Hoşgeldiniz öncelikle iyi okumalar, medya da Ahsen varr..
Başlama saatinizi bırakmayı unutmayın..
Yardım mı demişti o, gerçekten kafayı yemiş olmalıydı hem çizim yaptığımı bile bilmiyordu ki.
"Ama ben-" diyebildim çünkü sözümü kesti.
"Hadi gel nasıl çiziyormuşsun bir bakalım, hem fikre ihtiyacım var" dedi soğuk bir ifadeyle. Sanki biri ona zorla yaptırıyormuş gibiydi. Daha fazla sorgulamadım ve çizim ekbiyle oturup fikirlerimizi karşılaştırdık. Yaklaşık 4 saat daha şirkette kaldıktan sonra evlere gitmek için erken ayrıldık.
Aras bey dinlenme için iki saatlik izin vermişti. Sağolsun! Çantamı almak için asansörle yukarı kata çıktım. Odama girip çantamı aldım çekmecemden de ağrıyan başım için ilaç alıp dışarı çıkacakken bir ses duydum dışarıdan. Kapının önünde elim Kapının kulpunda dışarıdan gelen sesi dinlemeye başladım.
"Abi bırak şimdi dudak patlamasını biliyorsun bu hiç" bu ses Aras beye aitti.
"Aras oğlum bak yeter uzak duracaktın hani ne oldu yine" bu ses de Zahir' e aitti. Neden bahsettiklerini anlamamıştım.
"Kafam karışık düşünemiyorum, kafamı dağıtıyor biliyorsun çocuk değilim artık" diye sitem etti Aras bey ve oradan uzaklaştılar. Bahsettikleri şey de neydi?
Daha fazla kapıda beklemeden kapıyı açtım ve kendimi asansöre attım. Asansörün kapıları açılınca otoparka doğru yürüdüm. Hava neredeyse kararacaktı çok bir şey kalmamıştı.
Hafif esen rüzgar dağılmış bir kaç saç tutamıma değere onları uçurdu. Arabama bindiğimde Ezgiyi aradım ve en yakın kafenin konumunu attım. Orada buluşup kız gecemizi yapacaktık. Yaklaşık bir sene önceye kadar üç kişi olan kız gecelerimiz şimdi iki kişilikti.
Evet bir arkadaşımız daha vardı. Sare.. Sare bir yıl önce ailesini trafik kazasında kaybedince toparlanamadı ve yurt dışına çıktı. Sare gizemliydi, hakkında bize söylediklerini bilirdik sadece. Buna birçok şey dâhil değildi. Soyadı gibi mesela..
Arabayı sürerken Sare ile olan anılarımızı düşündüm. Onu özlemiştim. Deli dolu bıcır bıcır bir kızdı. Acaba şimdi nasıldı? Ona yurt dışına çıktığından beri ulaşamamıştık hattını değiştirmiş bize ulaşmamıştı.
Sonunda kafeye geldiğimde benden hemen sonrada Ezgi nin girmesiyle kendimize denizi gören bir masa seçtik.
"Düşüncelisin Ahsen bir şey yok ya"
"Aklım Sare ye gitti yine, özledim sanırım onu" dememle biraz yüzü düştü çünkü Sare bizim neşemizin asıl kaynağı gibiydi.
"Bizi bulacaktır.. Ee iş günün nasıldı mesela Aras beyler nasıldı" dedi imayla karışık.
"Ay onu boşversene kendisi biraz garip biri" dedim ve bugün duyduklarımı anlattım. Bana geldiği gibi ona da garip ve anlaşılmaz gelmişti. Ama daha fazla onlardan konuşmadık ve güzel bir akşam geçirdik. Sonrasında kalkıp dükkanları gezmeye başladık buraya geleli çok olmamıştı ama her yeri ezberledim sayılırdı.
Araba kullanırken istemsiz ezberliyordunuz zaten. Ezgiye birkaç parça kıyafet aldıktan sonra annem sultana da güzel bir maraş dondurmacısı bulduk ve bir paket yaptırdık kendisi çok severdi.
Eve döndüğümüzde biraz da annemle oturmuş odalarımıza çekilmiştik. Yarın yine erkenden gideceğim için dinlenmeliydim.
Telefonuma gelen bildirim ile masama ilerledim ve elime aldım. Gördüğüm isimle birkaç saniyelik şokla mesaja girdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İçimdeki Yangın
Teen Fiction"Babacım ben geldim, nerdesin?" diyerek içeri girdim, yorgunluktan ayak bileklerim ağrıyordu. Gün boyu salına salına yürümenin de dezavantajları vardı değil mi ama. "Salondayım güzelim gel" sesinde huzur bulduğum babamın yanına ulaştığımda beni gülü...
