55- " Yanındayım"

2.6K 333 76
                                    

" Biriniz lütfedip olayı anlatmayı düşünüyor mu artık?" Geçmeyi bilmeyen dakikaların sonucunda babam müdürün odasındaki sessizliği bozmuş ve gözlerini hepimizin üzerinde gezdirmişti.

Solumda Alper, sağımda da Emre ve Emir vardı. Hepimiz dörtlü koltuğa dizilmiş, öylece kaderimize boyun eğmiştik.

Hemen karşımızdaki dörtlü koltukta velilelerimiz vardı.

Çaprazımızdaki üçlü koltukda da yüzü gözü kanlar içerisinde bir adet Serhat ve hemen yanında yüzüne pansuman yapan annesi vardı.

Sahi bunlar niye hastanede değil de müdürün odasındaydılar?

" Kamera görüntülerine göre kavgayı başlatan taraf Alper gözüküyor."

Hepimiz aynı anda başımızı kaldırıp müdüre baktığımızda ben girmiştim lafa hızlıca.

" Ondan önce ortada büyük bir kışkırtma var ama. Serhat o dayağı sonuna kadar hak etti."

Serhat'ın annesi elindeki pamukla beraber hışımla bana dönmüştü. " Pişkin pişkin konuşuyor bir de! Ne demek hak etti?"

Gözlerimi devirmemek için zor durmuştum.

" Bize de anlat bakalım. Neymiş bu kışkırtma?" Müdürün ellerini masanın üzerinde birleştirerek bana merakla bakmasıyla birlikte dudaklarımı birbirine bastırmış ve göğüsünde birleştirdiği kollarıyla tek kaşını kaldırmış bana bakmakta olan babama dönmüştüm.

Bunu dersem babamın Serhat'ı bu evrenden silme ihtimali yüzde kaçtı?

Bakışlarımı babamdan çekip Alper'e çevirdiğimde diktiği bakışlarıyla Serhat'ı öldürecekmiş gibi baktığını görmüştüm.

Kafamı geri müdüre doğru çevirdim ve yutkunarak kararsızca ona baktım.

" Şimdi şöyle hocam. Alper ve Serhat'ın takımı maç öncesi iddiaya girmişler. Maçı kazananın bir isteği yerine getirilecekmiş."

Müdür kafasını salladığında dudaklarımı dişleyip anlatmaya devam ettim.

" Hakemin görmediği anlarda karşı takım sürekli kışkırtıcı sözlerde bulunup bizim takıma göz göre göre faul yaptılar. Hatta takımdan biri sakatlandı bile. Hal böyle olunca da karşı takım haksız bir şekilde kazanmış oldu."

Serhat konuşacağı sırada Emir nerden bulduğunu bilmediğim silgiyi Serhat'ın alnına doğru fırlatmıştı.

" Ağzını açayım deme şerefsiz. Herkes biliyor haksız yere kazandığınızı. Kameranın çektiği görüntüleri tüm okuldaki tahtalara bağlayıp herkese izletir, görene görmeyene rezil ederim seni."

Serhat yutkunduğunda yeniden bakışlar bana dönmüştü, devam etmemi beklercesine.

" Maç bitince biz de sahaya yanlarına indik. Serhat bana bakıp şey söyledi."

Devam edip etmeme konusunda tereddüte düşmüşken babam göğüsünde birleştirdiği kollarını indirip kaşlarını çatarak Serhat'a dönmüştü.

" Ne dedi sana?"

Önüme gelen saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdım gergince.

" Alper, ne istiyorsun diye sorunca Serhat da bana bakarak." Durdum ve gözlerimi babamdan kaçırarak devam ettim. " Sevgilini istiyorum, dedi."

Oda bir anda buz keserken kimseden çıt çıkmıyordu.

" Benim oğlum demez öyle şey! İftira atıyor." Serhat'ın annesinin hiddetle konuşmasıyla birlikte ben de eş zamanlı olarak kaşlarımı çatmıştım.

Babasının kızı / FİNAL/ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin