(6)

1.2K 164 55
                                    

"Uzak duracaksın."

Selamlar^^

Sonunda geldikk. Sınavlar yüzünden pek vaktim olmadı. Şimdi ise yazmaya fırsat buldum.

İyi okumalar dilerim🌼

~~~

Jungkook sabahın ilk saatleri gözlerini yavaşça açtı. Güneş odasına vuruyordu. Buna memnunca gülümsedi. Dün olanlar aklına gelince utanmış, gülümsemişti istemsizce. Taehyung ile öpüşmüştü. İlk defa biriyle öpüşmüştü ve bu bir vampirdi. Hiç pişman değildi. Çok güzel hissetmişti. Belki bir vampire böyle hissetmek doğru değildi ama Jungkook'a doğru geliyordu tüm olanlar.

Taehyung'dan hoşlanıyordu.

O cidden de yakışıklı bir vampirdi. Herkesin isteyeceği türden biriydi. Kendisinden iki kat büyük kaslı vücudu, uzun boyu, esmerimsi teni, keskin bakışları, keskin çene hattı, kalın pembemsi dudakları ve siyah dalgalı saçları ile herkesi etkisi altına alabilirdi, almıştı da. Kokusu, toprak kokusu gibiydi. Kendisi ise vanilya kokuyordu.

Vanilya çilek karışımı feromonlar.

Yatağından doğruldu, yatağını güzelce topladı. Odadan çıkıp banyoya ilerledi ve gerekli işlerini halledip çıktı. Aşağıdan sesler geliyordu, annesi evde olmalıydı. Birazcık tedirgin olsa da aşağı indi. Annesi kahvaltıyı hazırlamıştı bile. "Günaydın anne."

Annesi sesini duyduğu gibi arkasını döndü. O sırada masada oturan babası ile göz göze geldi. Babası masayı işaret etti. Kısaca oturmasını emretti. Jungkook çekinerek oturdu, annesi de oturunca babası söze girdi. "Jungkook, bize açıklaman gereken bir şeyler var değil mi?" Babası biraz sinirle konuşmuştu. Koskoca vampirlerin lordu Kim Taehyung'a herkesin içinde sarılmıştı çünkü. Konseyden baya bir azar da işitmişti. Oğlunu o vampirden uzak tutacaktı.

"Baba, şey..."

"Jungkook onun kim olduğunu biliyorsun değil mi?" diye sözünü kesti babası. Jungkook başını eğip elleri ile oynamaya başladı. Geriliyordu. Bir an önce konuşma bitsin istiyordu. "Biliyorum."

"Bilmiyorsun. O koskoca vampirlerin lordu Kim Taehyung. Câni varlıklar onlar. Kan emiciler. Ya sana zarar verseydi? Demek ki önceden tanışıyormuşsunuz. Yoksa ne diye herkesin içinde sarılasın ki ona?" Babası hafif sinirli çıkan sesi ile konuşmaya devam etti. Aklı almıyordu. Oğlu nasıl böyle bir şey yapabilirdi?

"Baba o cidden iyi biri." Babası histerik bir şekilde güldü. Kim Taehyung mu iyi biriydi? Kahkaha atmamak için kendini zor tuttu. O adamdan nefret ediyordu. O adam, babasının katiliydi. Vampirlerden bildi bileli nefret ediyordu. "Bize her şeyi baştan anlat oğlum." Annesi bu sefer konuştu. Jungkook kafa sallayarak her şeyi anlattı. Ailesi şokla ona bakıyor ve dinliyordu.

"Vampirler kan emiciler, saniyede öldürürler bizi, seni Jungkook. Ve sen bir vampirin odağı hâline gelmişsin... O iyi biri dediğin adam babamın katili." Jungkook şokla gözlerini büyüttü. Ne demek dedesinin katili Kim Taehyung du? Aklı almıyordu. O Hannie'yi kurtarmıştı. İyi biri değil miydi? Kendini kötü hissetti. Onunla konuştuğu için yanlış hissediyordu şu an. Ama kendisine zararı hiç olmamıştı... Bilmiyordu.

"Uzak duracaksın. O zaten peşini bırakmaz. Seni ya kanın için istiyor ya da eşin olarak istiyor ve ben, asla buna izin vermeyeceğim. Bu yüzden..." diyerek düşünmeye koyuldu. Sonra aklına gelen fikir ile bir eşine baktı, sonra da oğluna döndü.

"Babaannenin yanına gideceksin ve orada kalacaksın... şimdilik. Yoksa seni bulur. İtiraz istemiyorum, bugün götüreceğim seni, hazırlan." Babası daha da bir şey demeden masadan kalkıp dışarı çıktı. Annesi üzüntü ile oğluna baktı. Oğlu çok büyük bir belaya bulaşmıştı.

Vampire and Omega Love | Taekook حيث تعيش القصص. اكتشف الآن