Ne yaptığını sanıyorsun?

601 66 107
                                    

vote 55 yorum 80 GUZEL CİCEKLER 😭😭🌺🌺
Yazim yanlislari varsa simdiden ozur dilerim :"3

★☆★☆★☆★☆★☆★☆★☆★☆★☆★☆★

Jiminle birlikte "Büyücüden" ayrılmıştık. Gerçekten saçma bir rüya yüzünden bununla mı uğraşacaktım?

"Sen benle taşşak mı geçiyorsun, Jimin?"

"Ya aşkım, bak şimdi. Cinsel rüya görmek hiçç normal değil. Hem benim falımda aksiyonlu bir şey yaşanacağı söylüyordu. Bak işte o şey buymuş. Tırnak bulucaz!"

"Adı üstünde senin falın, Jimin, benim değil. Hem sen falına nereden bakıyorsun? Lütfen şu kaçığın baktığını söyleme."

"Olur mu öyle şey canım. Hem kaçık nedir! Duymasın ikimizi de çarpar. Telve kullanıyorum ben."

"Ne?"

"Ne,ne?"

"Gerçekten o aptal uygulamalara mı inanıyorsun Jimin?"

"Aptal falan ayıp ama. Hem sen kendi durumuny düşün ne yapıp edip bulman gerek onları."

~~~~~~~~

"Jimin ne yapmamı bekliyorsun amına koduğum! Gidip büyü için tırnağın ve saçın mı lazım diyeyim."

"Yok deme de bul bir yolunu."

"Gerçekten bana gerekmiyor böyle şeyler hadi yol yakınken geri dönelim."

"Ben o falçıya ne kadar verdim haberin var mı senin! Götünü siksem o kadar etmez. Yap şu işi."

"Meşrebini sikeceğim Jimin! Ne dememi bekliyorsun amı sikik, bayıltıp tırnağını mı koparayım."

"Ya git bul bir şeyler, bırak amına koyayım ben yaparım." Ağzımı açmama izin vermeden Jimin yanımdan uzaklaşarak Jungkooka doğru gitmişti bile.

"Jimin!" Bağırman hiç bir işe yaramamıştı.

"AAA! Jungkookcuğum nasılsın?"

"Pardon?" Şu an yapa bileceğim tek şey onları duvarın arkasından izlemekti.

"Ay benim işte Jimin! Üst sınıflardan."

"Kim olduğunu biliyorum. Neden yanıma gelme gereği duydun?"

"Hiç canım öylesine."

"Git o zaman."

"Yok."

"Ne?"

"AA, Jungkookie bir elini versene bana."

"Elimi neden vereyim sana."

"Yav bi verişte."

"Jimin, siktir git başımdan uğraştırma beni."

"Siktir falan ayıp ama insan hyunguna siktir der mi. Sen hele bi ver elini." Dikkatli bir şekilde onları izliyordum. Jungkook bıkkınlıkla elini uzatmış, Jiminse ne zaman nereden çıktığı belli olmayan tırnak makasıyla hızlı bir şekilde tırnağını kesmişti. Onun bu haraketiyle Jungkook elini hızla geri çekmiş, Jiminse kestiği tırnağı tutmaya çalışıyordu.

"Yakaladım!"

"Ne sikim yapıyorsun sen lan dal taşşak!"

"Ay görüşürüz Jungkook!"

"Gel lan buraya!" Jimin hızla ordan koşarak uzaklaşmış köşeyi döndüğündeyse beni kolumdan çekmeye başlamıştı.

Topuklarımızı götümüze  vura-vura koşuyorduk. Eğer Jungkook bizi yakalarsa büyük ihtimalle sikilen ben olacaktım. Bu benim semelik gururuma girmez! Ama gerçekten yorulmuştum(k).

~~~~
En sonunda yangın merdivenlerine çıkıp orada saklanmıştık. Buranın aklına geleceğini sanmıyordum. Yani sanırım.

"Jimin babanı sikeyim senin! Gerçekten yaptığınaa bir bak tırnak kesip kaçmak nedir orospu çocuğu."

"Hangisini? Hem ben nereden bileyim küçücük şeyi abartıp deve yapacağını!"

"Sus, Allah aşkına sus."

"Naptım ki ne." Söylediği cevapla gözlerimi devirmiştim. Gerçekten!

"Şey Taetae, bizim hâlâ küçücük bir, hatta iki sorunumuz var."

"Neymiş."

"Birincisi Jungkookun saçını bulmalıyız. İkicisiyse Jungkook bize doğru koşuyor." Hızla kafamı çevirdiğimde Jungkookun kızgım boğa gibi koştuğunu gördüm. Amına koyayım sadece bir(1) tırnak ne abarttın.

~~~~~
Jungkookun bizi bulmasının üstünden yarım saat geçmişti. Nasıl oldu bilmiyorum ama şuan birlikte kahva içiyorduk. Jimin ona Edward'ın ne kadar gavat olduğunu, Jungkooksa M.J'nin tam kaşar olduğunu söylüyordu. Dayanamayıp sohbete atıldım.

"Bikere kitapta Bella o kadsr da kötü değildi tamam mı!"

"Yav hehehe, Jacob'un da koynunda uyuyan babamdı zaten."

'"Hem M.J Belladan daha beter değil mi Jungkook?" Jungkook kahvesini yuttukdan sonraa konuşmaya başladı.

"Gerçekten de öyle. Ne sikim sanıyor kendini? Fingirdeşmediği bir ben kaldım zaten. Hanry, Peter şu Astronot hepsiyle fingirdeşti amına koyayım. Bu yüzden en iyisi Gwen. Keşke ölmeseydi! Yeni bir 'TASM' filmine ihtiyacım var!"

"Haha gerçekten de öyle." Bu filmle kafayı bozmuş.

~~~~~
Pekala. Bu saatden sonraa işler bi' tuhaf hal almıştı. Jimin bizi evine davet etmişti. Amacı neydi anlaya biliyordum. Gelirken de bir süre içki almış, poşetleriyse bana taşıttırmıştı.

"Tek başına mı Yaşıyorsun Jimin?"

"Ah şey evet. Ailem Busanda."

"Busan mı? Bende busanlıyım." Al işte iki tane Busan horozu.

"Ben daha önce doğdum."

"Hayır, ben daha fazla Busanlıyım!" Elimdeki ağır üç poşetle bu salakları dinlemek zorunda değildim.

"Ya kapıyı açarsınız ya da bu şişeleri teker teker size sokarım."

~~~

Bir saat geçmişti. Jiminle Jungkook sarhoş olmaya başlamıştı bile. Bense ne kadar içsem de pek etki ettiği söylenemezdi.

Doğruyu söylemek gerekirse ben Jungkookun sağlam içici olduğunu düşünüyordum ama öyle değilmiş. Üçüncü bardaktan kendini kaybetmiş saçma sapan şeyler konuşmaya başlamıştı.

"Jungkookie~ Eğer götünü açık artırmaya koysaydın en düşük fiyat kaç olurdu." Jimin'in bu saçma sorusuyla gözlerimi devirmiş Jungkooka bakmıştım. Ama o gerçekten de bu soruyu düşünüyor ve cevap vermeye hazırlanıyordu.

"Düşünüyorummm kii, 500bin dolardan başlar."

"Yuh ebesinin amı! Elmas mı bu!"

"Elmas tabii! Ne sandın sen benim yavrumu."

~~~
İki saat geçmişti. Şu an emin olduğum bir şey barsa kesinlikle sıçtığımdı. Jimin sızmış durumdaydı. Jungkookaysa ne kadar dur desemde durmuyor içmeye devam ediyordu.

"Jungkook, hadi yeter ama." Yine beni dinlememiş şişeyi elimden almıştı. Daha fazla direnmemin anlamı olmadığı için, koltukta köşeye sinip uyuma kararı almıştım.

Yani ben öyle düşünüyordum.

Belki de Jungkook kucağıma çıkmasaydı hâlâ öyle düşünmeye devam edecektim.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 15 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Maybe? TAEKOOKWhere stories live. Discover now