10. BÖLÜM

40.4K 1.5K 531
                                        

Temsili (Vera)

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Temsili (Vera)

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Biraz gergindi, belli ediyordu anlatacağı şeyin ağırlığını...
Bana döndü ve gözlerimin içine bakarak ilk cümlesini kurdu.

"Vera... hiçbir şeyden habersiz ve çok masumsun," dedi, sesi yumuşak ama derin bir sarsıntıyla doluydu.

"Yaklaşık altı aydır seni tanıyorum."

Altı ay mı?
Yüzümdeki şaşkınlıkla karışık tepkiyi fark etmiş olmalıydı. Çünkü hemen devam etti:

"Buna takıntı diyeceksin ama değil."

Şaşkındım. Zihnimdeki sorular birer birer çoğalıyordu.

"Peki, nasıl altı aydır tanıyorsun beni? Kimsin sen?"

Bakışlarımı kaçırmadan, yavaşça cevap verdi.

"Kim olduğumu anlatacağım. Ama lütfen... beni dinle, olur mu?"

Başımı hafifçe salladım, gözlerim hâlâ onun gözlerinde asılıydı. Dinlemeye başladım... içimdeki fırtınaya rağmen.

"Baban... bundan altı ay önce, benim babama borçlandı. Ve borcunu ödeyemeyince... senin fotoğrafını gösterdi."
"Senin karşılığında borcunu kapatabileceğini söyledi."
"Fotoğrafını bana Cevat getirdi."

Birkaç saniye boyunca duyduklarım kulaklarımda çınladı. İçimde bir yumruk gibi oturdu söyledikleri. Babam... beni... satmış mıydı?

Sözünü kesmedim. Yutkunarak, sessizce devam etmesini bekledim. Kalbim çarpmıyor, adeta göğsümde çırpınıyordu.

"Ama babam... bu konularda gaddardır. Acımasızdır. Çünkü kadın pazarlama işlerinde bu camianın en bilinenlerinden biridir."

O an, her şey karardı içimde.
Yutkunamadım. Konuşamadım. Gözlerimden yaşlar döküldü kendiliğinden.
Babam... beni, o adamlara mı vermişti?
Bir baba... kızına bunu nasıl yapar?

Karan sustu. Gözlerime baktı, sonra yavaşça konuşmaya devam etti.

"Ben... ben sana kıyamadım Vera."
"Yüzündeki o masumiyeti babama harcatamazdım. Bunu sana yapmasına göz yumamazdım."
"O yüzden... seni burada tutmak zorundaydık."

Her cümlesinde yüreğime bir ağırlık daha bindi. Daha birkaç gün önce, ona "canavar" demiştim. "Zorba." "İğrenç."
Şimdi ise tüm o kelimeler içimde yankılanıyor, pişmanlıkla ellerime siniyordu.

"Benden önce babam adamlarını salmıştı. Seni bulmaları için."
"O gün onların eline düşseydin... inanki ben bile seni kurtaramazdım."
"Ertesi gün Cevat'ı gönderdim, seni bulup getirmesi için. Ama biz bile sana ulaşana kadar kırk takla attık."

Babamın Borcu (düzenleniyor)Where stories live. Discover now