Turning

Bölüm 32

***

"Memleketini özlüyor musun Yuder?"

Kishiar her zamanki gibi nazik bir gülümseme takındı.

Yuder soruya pek önem vermedi. Ancak yanında oturan Gakane'nin ifadeleri sürekli değişiyordu.

Komutanın Yuder'i dolaylı olarak azarladığına inanıyor gibiydi.

'Kishiar bunu yapacak tipte değil. Gerçekten biraz eksantrik ama...'

Ah, gereksiz bir düşünce daha. Yuder başını salladı ve kısaca "Hayır" diye yanıtladı.

"Dediğiniz gibi, ailem yok ve kalıcı bir pişmanlığım yok, bu yüzden özlemiyorum. Sadece bir gün ortalığı toparlamak için geri dönmem gerektiğini hissediyorum çünkü bunu yapmadan, Süvari'ye kabul edileceğimi bilmeden ayrıldım."

"Bu geçerli bir nokta. Bunu düşünmemiştim. Bu görev başarıyla tamamladıktan sonra herkese birkaç gün izin vermem gerekecek."

Kishiar'ın yumuşak tepkisi üzerine Gakane'nin gözleri şaşkınlıkla irileşti.

Yuder'in sadece yüksek asil bir unvana sahip olan komutanla bu kadar rahat bir şekilde konuşma cesaret değil, aynı zamanda Kishiar'ın rahat doğası da şok ediciydi. Küstahlığından dolayı Yuder'ı
azarlamadı ve hatta gelişigüzel gelecek planlarından bahsetti.

"Hm... Komutan, sorun olmaz mı?"

"Ne demek istiyorsun?"

Gakane ihtiyatlı bir şekilde kendini toparladı ve soruyu sordu.

"Herkes için ani bir izin gibi bir şeye karar vermek..."

"Elbette sorun değil. Bu tür kararlar verme konusunda yetkiye sahibim. Fikrimi değiştirmeyeceğim, bu yüzden Gakane, sen de ileriyi planlamaya başlamalısın."

Kishiar hafifçe göz kırptı. Gakane, Kishiar'ı her zaman büyük onurlu bor kişi olarak düşünmüştü; davranışları imparatorluk soyuna uygundu. Ancak Kishiar'ın sıradan tavrını gören Gakane'nin zihnindeki tüm düşünceler şok nedeniyle yok oldu.

"Ben... gidip biraz su alacağım."

Yuder, Gakane'nn titreyerek kalkışını ve ortadan kaybolmasını izledi ve onun ne tür bir şok hissettiğini tahmin etti.

Kishiar'ı dış görünüşüne göre yargılayanlar, onun gerçek karakteriyle olan tutarsızlık karşısında şok olacaklardı.

Yuder da bir zamanlar aynıydı.

Görünüşte Kishiar, ilahi soyunu yansıtan yakışıklı bir yüze sahip ağırbaşlı bir komutan gibi görünebilirdi ancak Kishiar La Orr'un sahip olduğu tek şey bu değildi.

Hiç evlenmemiş ve ölümüne kadar önemsiz bir asol unvanını koruyan imparatorluk ailesi üyesiydi. O, sayısız kişiyle ayrım gözetmeksizin skandal tohumları eken bir kadın avcısıydı.

Artık yeni kurulan Süvari Birliğinin disiplin oluşturması gerekiyordu, bu yüzden dışarıda sakin bir tavır sergiliyordu. Ancak maskesinin bir katını çıkardığında astlarına kayıtsızca göz kırptı. Kishiar'ın başka bir yanı da buydu.

Süvari üyelerinin muhtemelen onun bu yönüne alışması gerekecekti.

'Bir düşününce... Artık Gakane gittiğine göre, Kishiar'la özel olarak konuşabileceğim tek zaman bu mu?'

Konuşmanın bitmesine rağmen Kishiar, Yuder'in yanında oturmaya devam etti. Bir an tereddüt ettikten sonra Yuder ağzını açtı.

"Size bir şey sorabilir miyim?"