"Kan..."

157 9 19
                                    

•Pars•

Pamir daha yeni yeni uyanırken ben ona kahvaltı almaya gitmiştim.

"Selam."

"Merhaba deniz. Daha iyi misin."

"Evet. Sana birşey sormak istiyorum. Müsaitsen sorabilir miyim."

Garipsesem de bir ya dan Pamir için birşeyler alırken bir yandan da başımla onayladım.

"Pamirin... Haraketlerinde veya vücudunda hiç garip birşey gördün mü?"

Kaşlarımı çatarak ona baktım. Neyi ima ediyordu bu?

"Ne ima etmek istiyorsun?'

"Merak ettim..."

"Etme. Onun vücudu seni ilgilendirmez.  Başka sorun yoksa gideyim ben. Pamir beni bekler."

Arkamda beni izleyen gözleri umursamadan pamirin yanına gittim.

...

"Şimdi o deniz isimli şahıs benim 'bedenimde' bir değişiklik olup olmadığını mı merak etmiş?"

Pamirin ağzına biraz da peynir verirken kafamı salladım.

Sinirle olunca ayrı tatlılaşan yüzü ile peyniri hızlı hızlı çiğneyip yuttu ve konuşmasına devam etti.

"Benim bedenim hakkında nasıl konuşabilir neden hm niye."

Sütü elime alıp ağzına götürdüm. Minik ağzı ile sütü içmeye başladı.

Bir yandan da çipil çipil gözleri ile bana bakıyordu.

Aniden elini benim elimin üstüne koyup sütü daha yukarı kaldırıp içmeye devam etti.

"Kıyamam sana. Çok mu sevdin sen. Hm. Süt mu seviyormuş benim miniğim."

Sütün hepsini içince bardağı tepsiye koydum yeniden.

"Güzelmiş. Beğendim."

O tombik yanaklarından öpesim var minik-

Ne?

Hayır hayır böyle bir şey niye dedim ki şimdi.

"Pars. Burda mısın."

"Hm hm evet evet. Neyse biz en son bir karar falan almıştık."

Ayağa kalkıp ortalığı az çok toparlarken pamirin garip bakışlarına maruz kalmıştım.

"Evet... Şu yatağı çekip başlayabiliriz."

"Pekala."

Pamir yataktan kalkıp dolabına doğru yönelirken ben yatağı iyice kenara çekip alan açılmasını sağladım.

"Pijamayla mı kalsam."

Üstüne şöyle bir göz gezdirdim.

Çok güzel...

"Hm hm.'

"Pars. İyi misin? Gerçekten kötüysen sonra yapabiliriz."

"Hayır hayır. Hadi başlayalım."

Pamir karşıma geçmişti. Ben elime bir bıçak alıp bileğime  doğrukttum.

"Çok kesme olur mu. Acımasın."

Minik kalbine tekrardan hayran kalırken şak diye bileğimi kestim.

"Pars!'

"İyiyim iyiyim! Sen kendini kontrol et."

Biraz derin kestim sanırım. Avuç avuç kan akıyor."

"Pars..."

Hafif hafif terlemeye başlayan pamire dikkatle baktım.

Bana doğru yaklaşmaya başladı.

"Pamir. Noluyor?"

Gözleri yavaşça kırmızıya dönmeye başladı.

En son tam dibimde durdu.

"Pamir. Gözlerin..."

"Git."

"Hayır."

"Git!'

Pamir başını ellerinin arasına alarak yere çömeldi.

"Pamir. Bak bana. Bak kan yok."

Bileğimi arkaya saklayıp pamirin yanına çöktüm.

"İstiyorum... Kan."

Pamir bir anda benim üstüme atlayınca ikimizde yere düştük.

Bittiğ

Pamire noluyor sizce?

Birdee sıkıcı mı ilerliyor? Ne olsa daha çok seversiniz.

Sizleri seviyorum byee 💗💓💞

Kaybolmuş Where stories live. Discover now