6-Ankara

18.9K 1K 638
                                    

Bölüme başlamadan önce oy verir misiniz lütfen? Oy oranım çok düşük çünkü.

Teşekkür ederim aşkımlar.

Ve bölümlerin ne zaman geleceğini hesabımda paylaşıyorum sohbet panomda sohbet de edebiliriz. Takip ederseniz sevinirim🌸

İyi okumalar...

6. Bölüm

Gece Can'ı reddedip tek başıma uyumaya gitmiştim. Üzülmüştüm bir an ama sonra bana yaptıkları aklıma gelince takmamıştım.

Eski okuluma gidecektim. Okul filan değiştirmeyecektim.

Üzerime her zamanki mavi Jean'imi giyip onun üzerine de kısa kollu beyaz bir lakos giydim.

Siyah sırt çantamı çantama takıp aynanın önüne geçtim. Uzun dalgalı saçlarıma bakım yağı sürüp patlattım.

Maskara, dudak kalemi kullanıp bir de dudaklarımın içini boyadım.

Kısa makyajımın ardından vücut spreyi sıktım.

Ayağımdaki terlikleri odamın kenarına indirip bilekli vanse'lerimi giydim.

Her zamanki gibi olmuştum.

Herkes odasında da ayakkabı ile dolaşıyordu ama ben odamda ayakkabı ile dolaşmak istemiyordum. Hem de hiç.

Bu evde yaşayacaksam o oda bana özel alandı ve ne istersem onu yapardım.

Aşağıya indiğimde etrafa göz gezdirdim. Saat sabahın altısıydı yine de enerji doluydum. Şaşırtıcı bir şekilde.

Salona doğru ilerlediğimde kahvaltı sofrasının hazırlandığını gördüm. Neredeyse herkes gelmişti ama yarısı uyku modundaydı.

Herkese günaydın deyip kahvaltımı yaptım. Kahvaltı faslı bittikten sonra hızla ayağa kalktım. Yoksa geç kalırdım.

"Umay? Nereye?"

"Okula."

"Ne ile gideceksin?"

"Ben hepsini düşündüm. Vapur ile gidersem-"

Adal şok olmuş gözlerle bana baktı. "Sen cidden böyle bir şeyi düşündün mü bir de? İnanamıyorum sana."

"Başka türlü geç kalırım geç."

Mustafa Bey konuştu. "Ben senin kaydını buradaki bir okula aldırdım." Şaşkınlıkla ona baktım.

"Ne demek kaydını aldım?"

Yüzümde nasıl bir ifade vardı bilmiyorum yine herkesi germiştim.

Beyza Hanım konuştu. "Anneciğim, senin iyiliğin için." Dişlerimi sıktım.

Tüm enerjim gitmişti. Kendilerini ne sanıyorlardı? Daha şimdiden bana müdahale etme hakkını kim veriyordu ki?

Sinirle arkamı dönüp dışarıya doğru adımladım. Bu sıra Poyraz'ı arkamda hissettim.

"İyiliğimi falan düşünmenize ihtiyacım yok, beni umursuyormuş gibi yapmayın."

"Anneciğim yapma böyle. Sen sonradan gelsen bile bizim kızımızsın. Hepte öyle kalacaksın. "

Poyraz bana yaklaştı.

"Umay?"

"Beni şu dedikleri okula bırakır mısın?"

"Umay?"

"Konuşmak istemiyorum."

"Peki, ama dersine daha çok var." Öyleydi.

 ABİLERİM Mİ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin