14. Bölüm
°Again - Again
Aradan bir buçuk hafta geçmişti ve okul nedensizce güzel gidiyordu. Medusa ile çok güzel bir arkadaşlık ilerletiyorduk.
Güzel gidiyordu ama aynı zamanda aşırı monotondu evde de hiçbir olay olmuyordu. Hayatım sakin ilerliyordu. Sakinliği seviyordum.
Medusa bana resmen tüm hayatını anlamıştı.
Çok zenginlerdi ve güzel bir hayatı vardı.Defne hala eski sevgilisini anlatıyordu.
Ben ise sadece sıradan şeylerden bahsediyordum. Asla gerçek hikayemi açmıyordum. Havva Su da bizim kattaydı ve kendi gibi itici olan arkadaşları ile sürekli yanımızdan geçip gidiyordu.
Yiğit ile birkaç kez sohbet etmiştik ama Ardıl'la konuşma fırsatım olmamıştı.
Aslan'ın abisi hakkında birçok şey öğrenmiştim. Ben sormadan Medusa ve Defne anlatmaya başlamışlardı.
Oldukça popüler bir grupta yer alıyordu. Kendisi okulun göz bebeğiydi. Peşinde kızlar eksik olmuyordu. Ama sanırım sevgilisi vardı. Bir kız sürekli onun kolundaydı ve dibinden ayrılmıyordu. Sevgilisi olsa gerek.
İsmini çok merak etmiştim ve duyunca hiç beklemediğim bir şey ile karşılaşmıştım.
Asır Sezgin...
Beden eğitimi dersimiz vardı. Üzerimde gri bir eşofman ve beyaz, vücudumu eşofmanın hizasına kadar saran dar bir bluz vardı.
Saçlarımı da tepeden at kuyruğu yapmıştım.
Medusa beni çekiştirip basket sahasına götürdü. Bu sıra herkes sıraya girmişti. Biz de girdik.
Yoklama aldıktan sonra bir şeyler gevelemeye başladı beden hocası. Benim de ismimi ve hangi okuldan neden geldiğimi sordu. Nedenine taşındığımızı söyleyip geçiştirdim. Sonra konu benden çıktı.
"Serbestsiniz." Deyip gitti hoca.
Bu sıra bizim sınıftan bir çocuk ve iki kızın bana bakarak konuştuklarını duydum.
Çocuk mırıldandı. "Tatlı aslında." Sonra yürümeye başladılar.
Başka sınıflar da vardı. Medusa'nın diğer sınıflardan arkadaşları vardı. Defne de dahil kızlı erkekli karışık bir grup yapıp daire şekilde voleybol oynamaya başladık ve son derece eğlenceliydi.
Top benim tarafımdan uzağa doğru atılınca arkamı dönüp topu almak için uzaklaştım.
Yine o grubu görünce irkildim. Top onların önüne düşmüştü.
Klasik lise olayı yaşanacak gibi hissediyordum. Gözlerimi devirerek yürümeye devam ettim.
Bakışları bana doğru döndü.
Kıvırcık saçlı ve küpeli bir çocuk topu eline alıp kolunun altına koydu. Ona yaklaştım.
Al işte.
"Topu verir misin?"
Asır'a bakmamaya çalıyordum.
"Gel ve al."
Ah, peki. Bunu çok iyi tanıyorum: zorbalık. Ona göz devirip arkamı döndüm ve yürüyordum ki sırtımda bir ağrı hissettim.
Benim acıyla inlemem ve gülüşme sesleri aynı anda kendini salıvermişti.
Özellikle Asır'ın kolundaki kızıl kız kahkaha atıyordu. Gerçekten hiç hoş bir şey değildi. Ve kızın gülmesi daha da kötü yapıyordu olayı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ABİLERİM Mİ?
Adventure17 yıllık hayatını geçirdiği ailesinin öz ailesi olmadığını öğrenen Umay'ın hikayesini anlatıyoruz. Klasik bir aile kitabı olabilir ama çok daha güzeli.