Kutay: vardın mı eve hayatımYüksel: vardım
Kutay: ya hâlâ trip mi atıyorsun bana
Yüksel: yok canım ne münasebet
Yüksel: alt tarafı Kerem'lerin İtalya'dan gelişi iki gün erken oldu
Kutay: ya abim söylemişti aslında ne zaman geleceklerini ama yanlış hesaplamışım
Yüksel: yavrum sözelci olsan anlayacağım da
Yüksel: değilsin amk
Kutay: ya konu sen olunca beynimi kullanabiliyor muyum sanki
Kutay: gelmiş bana sözelci değilsin diyor
Kutay: seninle daha fazla zaman geçirmek istediğim için beynim öyle algılamış ben ne yapabilirim
Yüksel: ay seni yerim ben
Yüksel: cidden keşke yanında olsaydım da yeseydim hatta
Kutay: sus ya
Yüksel: niye yerken sesin çıkmıyordu
Yüksel: gerçi çıkıyordu ama adımı söylüyordun sadece
görüldü
Kutay çevrimdışıYüksel: KFHDJWKDHDJSBS
Yüksel: şu an yüzünün hâlini çok merak ediyorum
Yüksel: tamam hadi gel demeyeceğim hiçbir şey
Yüksel: söz veriyorum
Kutay çevrimiçi
Kutay: bilerek yapıyorsun değil mi
Kutay: pislik
Yüksel: ya benim ne suçum var
Yüksel: balayımız senin yüzünden iki gün erkenden bitti
Kutay: yahu neden benim yüzümden bitsin
Kutay: dedim sana zaten o zaman döneceklermiş diye
Yüksel: tamam yine senin suçun işte
Yüksel: ne güzel üç gün geçirmiştik
Yüksel: iki gün daha güzel güzel geçiririz derken Kerem'in uçağa biniyoruz bizi alacaksın değil mi unutma diye araması hiç hoş olmadı yani
Yüksel: hayır iyi ki aradı bu arada
Yüksel: aramasa direkt eve gelseler nasıl yakalanacağız kim bilir
Kutay: bak yine başladın
Kutay: gidiyorum ben
Yüksel: tamam ya sustum gitme
Yüksel: ne güzel atmıştın üstünden utangaçlığını
Kutay: hani susuyordun ya
Yüksel: tamam tamam
Kutay: dur Asım abi çağırdı bir dakika
Kutay çevrimdışı
Yüksel: tamam yavrum bekliyorum
Yüksel çevrimdışı
.
.
.
Kutay: Yüksel
Kutay: gelsene bir şey dicem sana
Yüksel çevrimiçi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yüzmeyi Gözlerinde Öğrendim
General Fiction"Gözlerin o kadar mavi ki ve bazen bana öyle derin bakıyorsun ki, yüzmeyi gözlerinde öğreniyorum..."