\18 BÖLÜM/ Bar

9.7K 459 74
                                    


İyi okumalar🌜

🌚🌝

Kolumdan tutup beni evden dışarı çıkardı. Yüzüme bile bakmadan tam ireli gidiyordu. Birkaç kez kolumu ondan uzaklaştırdım ama ne fayda. Sanki kolumu Hulg tutmuş gibiydi. Marta da arkamızla geliyordu.

"Kolumu bırak. Gelmek istemiyorum" Diğer elimle kolumda olan elini tırnaklarımla çizmeye çalıştım.

Tekrar kendimi geri çektim. Kolumu ondan kurtarmaya çalıştım. O öne giderken ben geri kendimi çekiyordum. Ve sabrınla oynadığımın farkındaydım.

Kolumu sert şekilde çekip beni kendine çekti. Kendimi tutamayınca vücuduna çarptım. Yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Dişini sıkarak konuştu.

"No juegues con mi paciencia"
(Sabrımla oynama)

"Ne dediğini anlamıyorum. Telefonumu ver ki çevriyi kullanalım" Yine anlamadı. Tekrar önüne dönüp giderken benide kendisiyle çekiştirdi.

"Bırak gideyim n'olur. Annem beni şimdi nasıl merak etmiştir. Senin aileni seni merak etmedi mi hiç?" Boşuna nefesimi düketiyordum.

Büyük arabasının yanına gelip kapıyı açtı.

"Alberto, ven a buscar a Oğuz desde dentro."
(Alberto, Oğuz'u içeriden al gel)

Fernando ne söylemiştise sürücü koşarak eve gitti.

Elimi bırakıp arkaya geçerek oturdu. Şimdi kaç Işıltı. Hemen kaçacaktım ki Sebastian çıktı önüme. Sizde bitmediniz ya.

"Sanırım oturmak istedin?" Önümde durup kaçmamı engellemişti.

"İnan istemedim" Öfkeyle dişlerimi sıkıp dedim.

"Sen usluca otur. Merak etme bugün evine gideceksin" demesiyle göz bebeklerim büyüdü.

Kesin şaka yapıyor diye düşündüm.

"Ben sana inanmıyorum"

"Göreceksin" dedi eminlikle.

"Nasıl gideceğim?"

"Usluca bin arabaya, yolda anlatacağım" dediğinde durup öylece baktım. Bir taraftan ona inanmak istemiyordum. Sonuçta Fernando'nun adamı ya da arkadaşı her kimse. Beni kandıra bilirdi.

"Gidelim" diyerek içeri geçti. Fernando ve Sebastian cam kenarı karşı karşıya oturmuşlardı.

Acaba beni gerçekten bırakacaklar mı? Aslında bir denesek fena olmaz. Belki de gerçekten beni bırakmak isteyecekler. Buradan kurtulmak için ölüme bile giderdim.

Başımı aşağı eğerek kapıdan içeri geçtim. İki yer boştu. Bir Fernando'nun yanı diğeri Sebastian'ın. Bende Sebastian'ın yanını seçtim.

"Artık oturur musun? Ağaç oldum burada" Marta'nın sesiyle hemen Sebastian'ın yanına oturacakken Fernando'nun elleri buna izin vermedi.

Elindeki telefonundan gözünü çekmeyerek elini koluma attı. Kolumdan çekip beni yanında oturttu. Şaşkın şaşkın baktım. Zaten benim yapabileceğim max hareket bu, şaşkın şaşkın bakmak.

İSPANYA BEYEFENDİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin