106

1.9K 154 56
                                    

Telefonuma mesaj gelmesiyle tekrardan endişe kapladı içimi.

Evleneceğim Men: Aleyna ben özür dilerim ama yapamayacağım galiba

Evleneceğim Men: beni affetmeni beklemiyorum ama hakkını helal et

Evleneceğim Men: özür dilerim

Evleneceğim Men: seni seviyorum meleğim

Elim titremeye başladığınds gözlerim dolmaya başladı. Dilara yanıma geldi ilk önce elimdeki telefondaki mesajlara baktı ardından bana sarıldı. Şaka yaptım okurlarım ;).

Demir ortalıklarda yoktu. Parmağımdaki yüzükle oynuyordumoynuyordum

"Önemli birşey yoktur gelir birazdan stres yapma"

"Tamam"

"Şimdi ayağını kaldır" Elindeki kaleme baktığımda güldüm. Ne yapacağını anladığımda ayağımı kaldırdım. İsmini yazdıktan sonra geri çekildi. Birden kapı açıldığında ilk önce elinde büyük bir lale buketiyle Çağla ardından elinde yine bir buket kırmızı gül ile Kaan ve elinde beyaz papatya ile Oğuz girdi. Gözlerim Demiri ararken kapıdan girdi. Elindeki beyaz gülleri bana uzattı.

"Geciktim özür dilerim Yavrum" Ayağa kalkıp koluna bir tane yapıştırdım.

"Ödüm bokuma karıştı pislik herif diyorum bu adam nerde" Boş olan elini belime koyarak elindeki beyaz gülleri bana uzattı. Uzattığı buketi elime aldım.

"Siz koyun onları kenara sonra çıkın" Odadaki herkes çıkarken Dilara da çıkmıştı. Demir anlımı öptü sonra konuştu.

"Özür dilerim güzelim"

"Özrü boşver" Kapının tıklanmasıyla içeri Dilara girdi.

"Hadi sizi bekliyorlar" Odadan çıktımızda salonun giriş yerinin kapısındaydık. Demir'in askeriyeden çoğu asker ellerindeki sepet lerle bize bakıyorlardı. Hepsi siyah takımlarını giymiş fakat sırtlarında kelebek kanatları takılıydı. Hani şu küçük kız çocuklsrının taktığı. (Benim hiç olmadı ağağağ ağaç)
Bazıları omuz omuza binmişlerdir.

Dört kişi önümüzden sepet lerden çiçek yapraklsrını ve beraberinde küç0k şekerleri atuyorlardı. Şekerleri anlamamıştım. Ellerim Demirin ellerinde yürüyorduk. Kulaklsrıma dolan şarkı beni gülümsetti. Arkamızdanda omuz omuza binmiş askerlerde aynı şekilde sepetten çiçek yapraklsrını atıyorlardı.

En son pistin ortasına gelmiş dans etmeye başladık. Demir'e baktığımda yüzünde gülümseme vardı. Ben ise heyecandan öleceğimi hissediyordum.

"Sende heyecan yokmu kocacım"

"Sevdiğim kadınla evlenmek heyecan yaratıyor tabikide" Gülümsedim.

"Benim meleğime gülmek yakışıyor"

"Hmm öyle mi" Kulağıma eğildi.

"Hmm öyle" Şakağımı öptükten sonra tekrar eski haline geldi. İlk dansımızı bitirdiğimizde tekrar diğer çiftlerle dans etmeye başladık. E ben şimdiden yoruldum.

Sen şimdiden yorulduysan gece ne yapacaksın kız

İç sesime karşılık vermeden dans etmeye başladım. Demire baktığımda ayaklarına bakıyordu.

"Noldu"

"Rahay dans edebiliyor musun"

"Niye noldu ki"

"Gelinliğin ağır"

"He önemli değil"

"İstersen belinden biraz tsşımaya çalışayım"

"Yok ağır değil bebeğim"

"Peki ama söyle ağır gelirse" Dedi yüzündeki sırıtışla.

"Tamam"

"Sen niye sırıyıyorsun" Diyerek ekledim.

"Akşam gelinliği bizzat ben çıkaracağımda ondan" Ben galiba takılı kaldım.

Adamla sanki hiç sevişmedin amına koyayım

Sus gerizekalı onunla bu bir mi

"Kızardın güzelim"

"Utandım çünkü Demir"

"Hmm ismim ağzına yakışmış"

"Demir" Dedim uyarıcı ses tonunda.

"Tamam tamam" Annemle babamında dans ederek yanımıza geldiğinde babam  konuştu.

"Damat kızımı üzdüğün an silayı dayarım kafana haberin olsun"

"Yok üzmem kızınız babacığım"

Babacığım mı?

"Bende yardım ederim ona göre" Dedi annem babama ortak çıkarak.

"Kızınıza bir zararım dokunduğu an ben kendime dayarım zaten silahı merak etmeyin"

"İyi madem"

Dans etmeyi bitirdiğimizde oyun havası çalmaya başladı. Demirle deli gibi oynuyorduk. Ve diğerleri de aynı şekilde. Gözüm kısa süre sonra dilaraya denk geldi. Yanınıza gelip beni Demir'den ayırdı.

"Benim arkadaşım evleniyo ve benimle oynamayacak he ikinizede rahat vermem bu gece"

"Bende gideyim o zaman güzelim" Demirin kolundan oğuz çekiştirerek diğer askerlerin yanına gitti.

"Evlen kız arkandayım sonrada üreyeceksinix bende teyze olacağım"

"Üreriz biz merak etme seni teyze likten mahrum bırakmayacağım"

"İyi madem" Dilarayla oynamaya bsşladığımızda ikimizde içimizden geçtik. Her düğünde olduğu gibi kız ve erkekler daire yapıp oynamaya başladı. Dairenin ırtadında ben ve kaynanam vardı.

Düğün öyle böyle bitmişti. Demirle eve giderken arkamızda yine bir konvoy vardı.

"Düşündün mü güzelim"

"Neyi"

"Pozisyon"

"Saçmalama her yerim ağrıyor"

"Çok kıvırdın ayakkabılarını çıkart istersen" Ayakkabılarımı zor zoraki çıkattığımda geri yaslandım. Demirin evine geldiğimizde arkamızdaki konvoyda durmuştu. Demir arabadan inip benim kapımı açtı. Üzerimdeki gelinlikle zor zoraki çıkardım. Demirinde yardımlarıyla çıktım. Askeriyeden askerler yanımıza gelip Demir'e bakyorlardı. Ozan yanıma geldi ve elindeki anahtaeı bana uzattı.

"Yenge sen eve gir bizim komutanla işimiz var" Dedi sırıtarak. Ne olacağını anlaöıştım.

"Canını fazla yakmayın benimde işim var"

Eve girip ilk önce mutfağa girdim.

Demirden

"Şımarmayın lan" Dedim Aleynanın eve girmesiylr.

"Adettendir komutanım" Dedi kaan. Tam atkamı dönüp gidecekken iki omzumdan da tutup kendilerine çektiler. Vurmaya başladıklarında kaçmaya çalıştım.

"Lan! Bırakın!"

"Fırsatı bulduk demir komutanım bırakmayız" Dedi Ferhat.

"Lan siz beni dövmek için yer mi arıyonuz"

"Estağfurullah komutanım"

En son eve kaçıp kapıyı arkamdan kapttım.

Komutan mı? /Yarı Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin