6 -

1.7K 176 35
                                    

Agit istediğim zaman sarılmak istiyorum demişti ama ne zaman istemesi gerektiğini bilmiyordu. Akşamları yatmadan önce mi istemeliydi yoksa sabahları mı?

İşte tam da bu yüzden kahvaltı yapan adamı eli eli arasında parmaklarıyla oynarken izliyor, acaba şimdi mi dese diye düşünüyordu. İki gün önce Devran ona sarılmak istediğinde söyle demişti ama söylemek kolay mıydı?

Devran ise yanında oturan gencin garip gerginliğini durup durup kızarmasını anlamakta zorlanıyorum. Alışık değildi yanı başında masum bir güzellikle onu izleyen birilerine, kalbi taşlaşmış gibiydi, o taşın çatlaklarından sızmaya çalışan ışığı anlayamıyordu. En çokta sarılmayı istemek bu kadar önemliydi.

Derin bir soluk verip elindeki çatalı tepsiye bıraktı ve yanındaki Agit'e döndü. Ellerini kaldırdığında genç kıpırdanarak onun bir şey isteyeceğini düşünerek dikkatli izledi.

- Söylemek istediğin bir şey mi var? -

Agit korkarak ellerini iki yana salladı. Ani sorulunca korkmuştu.

- Hayır bir şey yok. Afiyet olsun diyecektim -

Devran bir süre çatık kaşlarla onu izledi, aslında bir şey söylemek istediğini düşünmüştü ama o yok dediyse zorlamak istemiyordu.

- Teşekkür ederim. Sen kahvaltı yaptın mı? -

Agit hızlı hızlı başını sallayarak - Sana hazırlarken yaptım biraz - dediğinde Devran sandalyesine yaslanarak hmladı ama şimdi onun söylemek istediği şeyler vardı. Ne tepki alacağını görmek istiyordu.

- Biliyorsun ben aşağı inmiyorum ve yemeklerimi burada tek başıma yiyorum -

Agit merakla yerinde daha da kıpırdanarak devam etmesi için başını salladı.

- Eğer sen de istersen bundan sonra yemekte bana katılır mısın? -

Bu istekle gözlerini kocaman açan Agit sevinçle yerinden fırlayıp "Tabi isterim" derken kollarını onun boynuna dolayıp sarıldı.

Bu ani atağı beklemeyen Devran ise ellerini birden havaya kaldırdı ve aynı hızla geri çekilen oğlanın kıpkırmızı olan yüzüne baktı. Agit'in eli ayağına dolanmış, sarılmak istiyorum demek isterken birden sarılmıştı ama çok azdı, tam istediği gibi de olmamıştı.

Devran başını eğen gencin yüzünü bakmak için hafif sağa doğru eğilip göz temasını yakalamayı başardığında ellerini hareket ettirdi.

- Ne anlattığımı görebilmen için benimle göz teması kurmalısın biliyorsun değil mi? -

Agit hemen kendisini savunmak için cevap verdi.

- Tabi ki biliyorum. Öğrendim ben. Ama. Ama. -

Devran ise devam etmesi için kaşlarını kaldırarak beklediğinde Agit alt dudağını ısırdı. Sonunda da

- Ama bazen çok dikkatli baktığın için utanıyorum -

diyebildi. Ki bunun Devran'ın çok hoşuna gittiğini bilmiyordu.

Devran konuyu değiştirmek için bu defa tepsiyi gösterip hareketlerine devam etti onu pür dikkat izleyen gencin bakışlarıyla.

- O zaman akşam yemeğinde burda olacak mısın? -

Agit heyecanla boş tepsiye uzanıp "Sana en sevdiğin yemeği yapcam, beraber yiycez" diyerek tepsiyi aldı ama daha fazla konuşamadan kaçar adım odanın kapısına yöneldi.

Onun gidişini hafif bir tebessümle izleyen Devran ise onun geldiği günden beri yüzüne yapışan o tebessüme şaşırarak kaşlarını çattı.

'Ne oluyor lan bana?' sorusu iki ayın sonunda kafasına dank etmişti.

Kal Benimle (bxb) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin