15.Bölüm

2.6K 303 94
                                    

🍀

Herkese merhaba.

DUYURU: Bölüme geçmeden önce bir şey söylemek istiyorum. Sınır koyduğumu okuyan herkes tabi ki bilir. Oy sınırı kolayca geçerken yorum sınırı kolayca geçmiyor. Normalde bölüm günü var ama bundan sonra iki sınır da geçmediği sürece bölüm gelmeyecek.

İyi okumalar.

Bölüm oy sınırı: 150
Bölüm yorum sınırı: 40
(Tek harf, sayı, boş emoji ya da destek için atılan aynı yorum geçersizdir. Hakiki yorum yapın, aşkolarım)

🥝

1 gün sonra.

Derslerin bu kadar zor olduğunu yeni yeni fark ediyordum.

Matematik, fizik ya da kimya dersleri çok da zor değildi çünkü hepsi sayılarla falan alakalıydı. Ama diğer dersler hep Türkçe bir şekildeydi. Bazen anlamak için kendimi çok zorlamam gerekiyordu.

Öğle arasının habercisi olan zil çaldığında rahat bir nefes alıp vermiştim.

"Bugün ne yiyeceksin?" diye sordu Hicran.

Kitapları çantama koyarken, "Bilmiyorum, karar vermedim." dedim ve masadan kalktım. "Sen ne yiyeceksin?"

"Ben bir tost alacağım."

Onunla birlikte sınıftan çıktık. "Daha dün tost yedim bugün başka bir şey alırım diye düşünüyorum."

"Dürüm alabilirsin."

"Dora'yla karar veririz." dedim ve diğerlerinin arasında aşağıya inmeye çalıştım. Bir kat aşağıya inmeyi başardığımızda Dora'yı kenarda dururken gördüm. "Dora beni bekliyor, sonra konuşuruz olur mu?"

"Olur olur, görüşürüz."

Hicran diğerlerinin arasına karışırken Dora bana doğru gelmiştik. Gözleri kısa bir an yanımdan ayrılan Hicran'da gezinmişti ama tekrar bana döndü. Kolunu kaldırıp omzuma sardı. "Ee ne yiyoruz?"

"Aslında bakarsan ben de sana bunu soracaktım."

Merdivenleri inmeye devam ederken düşünceli bir hâl almıştı. "Dürüm mü yesek?"

Omuz silktim. "Olur, benim için fark etmez."

"O zaman dürüm yiyoruz." Zar zor kantine indiğimizde kolunu omzumdan çekti. "Hadi yer tut geliyorum."

"Tamam." Yanından ayrıldım ve yine tuhaf bir şekilde dünkü yeri kapmayı başardım. Dora'yı beklerken telefonumu çıkardım ve açıp TikTok'a girdim.

Yine binlerce yorum, takipçi ve beğeni gelmişti.

Dün attığım videoyu açtım ve yorumlarını okumaya başladım. Çoğu önemsiz olsa bile video attığım için sevinmişti, bazıları olayı merak etmişti vs vs.

"TikTok mu kullanıyorsun?"

Hiç beklemediğim için irkilmiştim. Başımı çevirdim ve arkamda duran Utku'yu gördüm. "Ne diye sinsi sinsi yaklaşıyorsun? Ödümü kopardın." dedim elimi kalbime koyarken.

"Kusura bakma korkutmak istemedim." dedi ve yine izinsiz bir şekilde karşıma oturdu.

"Otur dediğimi hatırlamıyorum."

Güldü. "Kalkacağım birazdan." dedi ve ellerini masada birleştirdi. "Telefon yasak biliyorsun değil mi?"

Buna şaşırmıştım. "Yasak mı?"

VALERİYA / GERÇEK AİLEM -AŞİRET- Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin