22.Bölüm: ''Savaş Başlasın.''

663 84 131
                                    

Önceliklee yeni kapağımız nasııl? Değiştirmek istiyordum,sonunda beğendiim.

Sizce nasıl olmuş,kapağımız? Yorumlarınızı bekliyoruuum.^^

Bu bölüm biraz heyecanlı oldu.İşler daha da çok karıştı.Neyse,bir hatırlatma yapacağım hehehe ^.^ Wattys2015 yaklaştığı için oylarınıza ihtiyacım var.Acaba oylarınızı yıldıza basıp verebilir misiniz? Teşekkürler.

Bu bölüm hakkındaki uzun yorumlarınızı istiyorum.Lütfen sessiz okuyucularım canlanın artık! ^.^

Neyse,çok konuştum.İyi okumalar,yıldız tozları.^^

Hatırlatma:

''Bir varmış,bir yokmuş....''

Bu ses bana çok tanıdık geliyordu.Sesin sahibi konuşmaya devam etti.

''Bir kız varmış.Bu kız kardeşini pek de severmiş.''

Sesin geldiği yere doğru yürüdüm.

''Bu kız pek de güçlüymüş''

Bir kapının önüne gelmiştim.Evet,ses buradan geliyordu.Heyecanlanmıştım.Kapıyı hafifçe aralayıp içeriye baktım.İçeride bir sürü çocuk vardı.Aralarında dolaşan bir çocuk vardı.Arkası dönüktü.Masalı anlatmaya devam ediyordu.

''Onun tek bir zayıflığı varmış.Zayıflığı da kardeşiymiş.''

Çocuk başını birden benim olduğum tarafa doğru çevirince nefesimi kestim.

''Alp?''

**

Alp'in yüzü beni görünce tuhaf oldu.Yüzü kıpkırmızı oldu.Onu görmeyeli baya olmuştu.Artık küçük Alp'im büyümüştü.Saçları uzamış,dalgalanmıştı.Boyu benden kısaydı ama uzamıştı.Elindeki kalemi sınıf tahtasının önündeki masaya koyup yanıma doğru yürümeye başladı.

Kalbim hızlı atmaya başlamıştı.Gömdüğüm kardeşimin ölmediğine inanamıyordum.O ölmemişti.Karşımda duruyordu.

''Abla,'' diye mırıldandı Alp.Gözleri dolmuştu.Kollarımı açarak ona sarıldım.Çenemi boynunun girintisine koyup kokusunu içime çektim.

''Seni çok özledim,Alp.Seninle konuşamadık bir türlü.'' Geri çekilip kardeşimin koluna girdim.

''Abla,bahçeye gidelim.Orada konuşalım.'' Alp yürümeye başlayınca ben de yürümeye başladım.Yürürken hep Alp'i inceledim.Onu görmeye görmeye yüz hatlarını unutmuştum.Alp yürümeyi bırakınca ben de bıraktım.Geldiğim yere hayranlıkta baktım.

Bahçe rengarenk çiçeklerle süslenmişti.Yıldız bekçileri ise ışıklarıyla çiçekleri aydınlatıyordu.Ara sıra burnuma çiçeklerin karışmış kokusu geliyordu.Yıldız bekçileri dolaşınca çiçekler daha çok parlıyor,hafif hareket ediyordu.Bu bahçenin kendine has bir güzelliği vardı.Dünya'da böyle bir bahçe görmemiştim.

''Alp...Burası gerçekten çok güzel.'' Dudaklarım hafiften kıvrıldı.Çiçeklerin kokusu ciğerlerime kadar çektim.

Alp bahçesinin ortasına doğru yürümeye başlayınca ben de onu takip etmeye başladım.Ortama hakim olan sessizliği bozmak için konuşmaya başladım.

''Neden buradasın?''

Alp,gözlerini bana doğru devirdi.Dudakları hafiften kıvrıldı.

''Senin için,abla.Bu zamana kadar hep seni korumak için bir şeyler yaptım.''

''Yaşın çok büyük olmamasına rağmen her şeyi benden daha çok biliyorsun.Bu kadar şeyi nerden öğrendin,Alp?'' Kaşlarımı çatıp Alp'e baktım.Alp hafifçe tebessüm etti.Ellerini birleştirdi.

GALAKSİNİN RUHLARI (KİTAP OLDU)حيث تعيش القصص. اكتشف الآن