7.Uygun donör

22.2K 1.2K 39
                                    

Rana yavaş yavaş gözlerini açtığında yatakta olduğumu farketti. Dün olanlar yüzünde aklını toparlayamıyordu. Oda'nın sağına gözlerini gezdirdiğinde Ece'yi gördü. Odadaki başka bir yatakta yatıyordu. Yatakta sola döndüğünde bir an boş bulunup sıçradı. Ömer koltukta uyuyordu. Rahatsız olmuştu Rana. Bu adamın burada ne işi var' diye mırıldandı.  Tamam Allah razı olsun kendisine yardım etmişti ama burada olması uygun değildi. Hem yanında ece vardı zaten. İki refakatçi'ye izin veriyorlar mıydı? Yataktan doğruldu Rana. Saate baktı. saat 2.06 olmuştu. Yataktan tekrar sağına döndü. Uymaya çalıştı.

Rana geceyi uyku ile uyanıklık arasında geçirdi. En son saate baktığında 5.20 idi. İmsak vakti'nin girdiğini görünce yataktan kalktı. Sabah ezanı'nın okumasına birkaç dakika vardı. 'Abdest alıp gelene kadar ezan okunur' diye mırıldanıp kalktı yataktan. İşlerini halledip odaya girdi. Bu hastanenin mescidi  bakımsız oldugu için kendi seccadesini yanında getiriyordu. Seccadesini alıp odadan çıkacağı sırada, telefonun alarmı çalmaya başladı. Rana hızla telefonu alıp alarmı kapattığı sırada, önerin kıpırdandığını gördü.

" alarm sesine mi uyandınız?"

"Evet"

"Kusura bakmayın sabah namazı için kurmuştum ama kapatmayı unutmuşum. "

"Sorun değil bende erken kalkmaya alışığım zaten."

"Anladım.. Allahtan ece uyanmadı" dedi Rana. Ömer bey hafif bir tebessüm ile...

"Korkma, ece top patlasa da uyanmaz."

Ömer beyin bu sözüne Rana da gülümsedi. Ömer'e döndüğünde onun kendine dikkatli bir şekilde baktığını görünce, bakışlarını kaçırdı.

"Nereye gidiyordun?"

"Sabah namazı için mescit'e gidecektim."

"Bende seninle geleyim."

"Gerek yok siz uyuyun lütfen. "

"İtiraz istemiyorum Rana daha tam olarak iyileşmedin."diyip kapıya yöneldi Ömer. Beraber mescidin önüne geldiklerinde, Rana içeri girerken, Ömer de koridordaki sandalyelerden birine oturdu. Bu durum biraz tuhaf olmuştu ama Ömer Rana'yı yalnız bırakmak istemiyordu.  Rana bir süre sonra mescitten çıkınca, beraber melek'in yanına gittiler. Genç kızın birkaç gün içinde bu kadar yıpranması ve adamın elinden bir şey gelmemesi canını sıkıyordu. Bir süre sonra beraber odaya döndüklerinde, Ömer Rana'ya dönüp,

"Biraz daha yat sen , kendini fazla yormamalısın."dedi.

"Yok ben yorgun değilim."dedi Rana tedirgince. Ömer'in karşısında uzanmak hoşuna gitmiyordu. Ömer bunu anlamış olacak ki gülümseyip,

"Rana uzan sen. Bende çıkacağım zaten. biraz işim var onu halledip dönerim. Ben yokken bir ihtiyacınız olursa beni mutlaka arayın tamam mı?"

"Tamam" dedi Rana mahcupca. Adama aa yük oluyorum dedi içinden. Ömer gidince Rana da uzandı.

Rana duyduğu tıkırtılarla gözlerini açtı. Karşısında elinde kahvaltı tepsisi ile ona gülümseyen ece vardı. Rana Ece'ye gülümseyip yattığı yerden doğruldu.

"Saat kaç "

"Saat on bire geliyor uykucu. "

"O kadar uyudummu ben?"dedi Rana şaşırmış bir ifadeyle.

"Evet uyuyordun ben de dokunmadım."

"Melek nasıl? "

"Hala aynı."

"Ben gidip bi bakayım."

"Önce bunların hepsi bitecek sonra beraber meleğin yanına gideriz. "

SABRIN SONU SELAMET Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin