TİRMÜZİ,YUNÜS EMRE,ÜSTÜVANİ,ŞAFİİ,ŞEMS-İ TEBRİZİ(HAZRETLERİ)

99 2 2
                                        

TİRMÜZİ: Muhammed bin İsa, hadis âlimlerindendir. Buhara'nın cenubunda, Ceyhun nehri kenarında Tirmüz kasabasında 824 [h. 209] de doğup, 892 [h. 279] de Boğ şehrinde vefat etti. Sahihi Tirmizi ve Şemaili şerife kitapları çok kıymetlidir. Şemail kitabını Hüsameddini Nakşibendi 1832 de türkceye çevirmiş, tekrar tekrar basılmıştır. Süneni Tirmizi adındaki sahihinin, Hindistan'da, Diyobend şehrindeki Dar-ül-ulum müderrislerinden Muhammed Enver şah Keşmiri tarafından arabi şerhi yapılmış, Mearif-üs-sünenadı verilerek 1963 senesinde, Muhammed Yusüf Benuri tarafından Pakistan'da basılmıştır. Altı cilttir. Enver şah, burada İbni Teymiyyeyi mezhep imamları derecesine çıkararak, onun sapık fikirlerine de yer vermiş, hatta birinci cildde, ruhun madde olduğunu söyleyerek, İmam-ı Gazalinin madde değildir demesini felsefeye kaymakla itham etmiştir. Halbuki, çok övdüğü Şah Veliyyullah-ı Dehlevi, İzale-tül-hafa kitabının ikinci cildinde, Gazalinin fıkıh âlimi olduğunu, beşinci yüzyılın müceddidi olduğunu bildirmekte, onu çok övmektedir. Yusüf-i Benuri, altıncı cildin yüzkırkdokuzuncu sayfasında, İbni Teymiyye'nin, kendi mezhep imamı olan Ahmed bin Hanbelden ayrılarak, Davudi Zahiri mezhebini tuttuğunu ve İbni Teymiyye, birçok üsul ve füru meselesinde Ehl-i sünnet âlimlerinden ayrılmış, asrının âlimleri ve sonra gelenler, onu red etmişlerdir diyerek, Mearif-üs-sünen kitabının kıymet kazanmasını sağlamıştır.  

YUNÜS EMRE: Tasavvuf ehli ve halk şairidir. Boluludur. Porsuk çayının Sakaryaya karıştığı mahalde türbesi vardır. Tapdık Emreden feyiz aldı. 1439 da vefat etti. İlahileri zevkle okunmaktadır.


ÜSTÜVANİ: Muhammed bin Ahmed, Hanefi âlimlerindendir. Şam'da doğup 1662 de orada vefat etti. Ayasofya camiinde yıllarca vaz etti. Fıkıhta Üstüvani risalesi meşhurdur.

ŞAFİİ: İmam-ı Ebu Abdullah Muhammed bin İdris'in dedesinin dedesi Şafi, Kureyş kabilesinden ve Eshab-ı kiramdan olduğu için, Şafii adı ile meşhur olmuştur. Şafiin dedesinin dedesi de Haşim bin Abdi Menafdır. Büyük müctehid ve mezhep reisidir. Hicri 150. senesinde Gazze'de doğup, 204 [m. 820] de Mısır'da vefat etti. Kurafe kabristanındadır. İki yaşında Medine'ye götürüldü. İmam-ı Malikten okudu. Yedi yaşında hafız oldu. Hadis, fıkıh, lügat ve edebiyatta çok yükseldi. Vera, takva ve salahda eşi yok idi. İmam-ı Ahmedin hocasıdır. [195] de Bağdat'a, [197] de Mekke'ye, [199] da Mısır'a geldi. Üsuli fıkıh ilmini ilk yazandır. Hadisde Sünen ve Müsnedi, fıkıhda Kitab-ül-ümmü çok kıymetlidir.  

ŞEMS-İ TEBRİZİ: Mevlana Muhammed bin Ali, ilk mektebe giderken Resulullahın aşkından, yemez, içmez olmuştu. Ebu Bekri Kermaniden ve Baba Kemali Cündiden de feyiz aldı. Baba Kemalin yanında şeyh Fahreddini Iraki de yetişmekte idi. Şeyh Fahreddin, her keşif ve halini, şiirler halinde, Baba Kemale bildirirdi. Baba Kemal, Şemseddine, Sana bu esrardan ve hakikatlerden bir şey hasıl olmuyor mu? Neden hiç söylemiyorsun? dedi. Ondan daha çok oluyor. Fakat, ben onun gibi şiir söyleyemiyorum dedi. Baba Kemal buyurdu ki, Allahü teâlâ, sana öyle bir arkadaş ihsan eder ki, o senin adına her marifet ve hakikatleri söyler buyurdu.

1244 de Konya'ya geldi. Şekerrizan hanına yerleşti. Celaleddini Rumi talebesi ile geçerken karşılaştılar. Celaleddine Resulullah ile Bayezidin derecelerini sordu. Aldığı cevaplardan bayıldı. Bir gün, Mevlana havz kenarında idi. Yanında kitaplar vardı. Şemseddin gelip, kitapları sordu. Sen bunları anlamazsın dedi. Şemseddin kitapları suya attı. Mevlana, ah babamın bulunmaz yazıları gitti, diyerek çok üzüldü. Şemseddin elini uzatıp herbirini aldı. Hiçbiri ıslanmamış görüldü. Mevlana Bu nasıl iştir? dedi. Bu zevk ve haldir. Sen anlamazsın buyurdu. Bir kâfir, Allah nerede, kendisi ve bulunduğu yer bilinmeyen şey yok demektir. O halde Allah yoktur dedi. Şeyh hazretleri, elindeki kerpiçi kâfirin başına attı. Başı çok acıdı. Seni mahkemeye vereceğim dedi. Ağrıyı ve başının neresinde olduğunu göster, sana hak vereyim buyurdu. Kâfir bunları gösteremeyince, Allah'ın var olduğuna inandım deyip, Müslüman oldu. 1247 de, bir gece Mevlana ile otururken, yedi kişi gelip dışarı çağırdılar ve şehit ettiler.   ....

NOT: MÜZİKLİ YAYIN ZORUNLULUĞUNDAN ATTIĞIM BELGESELLEF MALESEF AZDA OLSA MÜZİK BARINDIRIYOR. :(

Huzur-u KalbWhere stories live. Discover now