HYUCHI// GAARA

Bölüm 7

Arkadaşlar düşüncelerinizi belirttiğiniz için sağolun kendimden şüphe duymaya başlamıştım ve evet hikayeye  Gaara da katıldı.
İyi okumalar....

Gaara:
Akşamdan beri gözüme uyku girmedi kim böyle saçma bir şeye kalkışabilirdi. Hem de tek başına ... Gönderdiğim ninjalar çok güçlü olmasa da güçlü ninjalardı. Hah! O kıza dikkat etsem iyi olacak.!

................
Gaara:
Temari geldiniz mi?

Temari:
Evet , Gaara geldik..ve şu istediğin teslimatı da getirdik.

Gaara:
Peki nerede?

Temari:
Şu anda polis  merkezindedir. uyanmışsa sorguya başlamışlardır..

Gaara:
Tamam ama ben gelene kadar ellemesinler sorguyu bizzat ben yapacağım..

Anbu:
Tamam efendim hemen bildireceğim.
..........

Şuna bak iyi ki de ellemeyin demişim . Konuşacak hal kalmamış ama sonuçta o bir suçlu ve cezası neyse çekmeli. Onu ilk önce hastane inceleme bölümüne götürüp inceletmem gerek herhangi özel bir gücü ya da yeteneği varsa öğrenmeliyim ve ona göre bir mühür yaptırıp sonra cezasını vermeliyim.

......
Mei:

Konuşacak halim yoktu ve sanırım bunu içeri giren kızıl saçlı şahısta farketmişti. Yanındaki adamın kulağına eğilip bir şeyler dedi.
Ve o adamda yanıma gelip beni çakra ipiyle bağlayacaktı.

Gaara:
Ne yapıyorsun sen ! Çakrası zaten az zincirle bağla ben de size eşlik edeceğim zaten.

Ölmemi sanırım şu anlık istemiyordu ama tedbiri de elden bırakmıyordu.
Hastaneye kadar kafamda siyah bir torba ile zincirlere bağlı bir şekilde yürüyerek götürüldüm. Sanırım haber çabuk yayılmıştı.
Onları görmesemde duygularını bana taş atarakta hissettiriyorlardı.
En sonunda öyle bir taş geldi ki bayılmaması için zor tuttuğum bedenim yere yığıldı ve kalkamadı.

.........
Gözlerimi açtığımda hastanedeydim ve  etrafta anbular vardı. İlk neler olduğunu hatırlamasam da sonradan anılarım canlandı.
Yaralarıma şöyle bir baktım sadece birazı iyileştirilmişti.
Ama en azından artık acısı dayanılabilecek kadardı.

Anbulardan biri dışarı çıkıp yine o kızıl saçlı çocuğu çağırdılar. Bu neydi böyle sürekli gelip duruyordu. Derken onun içeri girmesiyle tüm anbular yok oldu.

O ise bana doğru yaklaştı ve arkasında taşıdığı su kabından çakrasını kullanarak yönettiği kumla kendine bir sandalye bir  yapıp oturdu.Sanırım gücü buydu  ...kum.. ne kadar ilginç köyünün ismini aldığı bu şeyi kullanabiliyordu.

Elindeki raporları biraz inceledi.
Sonra birden bana öyle bir baktı ki  ne yapmak ya da demek istediğini anlamaz bir şekilde ona baktım.

Gaara:
Anlat!

Bn:
Neyi?

Gaara:
Neden kum ninjalarını öldürdün hem de  benim kız kardeşimin korumaları.?!

Bn:
Bakın size gösterebilecek bir kanıtım yok ama yemin...

Gaara :
Bir kez daha soruyorum !
ANLAT!

Bn:
Ama ben yapmadım . Tamamen yanlış anlaşıldı lütfen, inanın bana ....

Ah demez olaydım. Bir anda etrafımı kumlar sardı ve beni öyle bir sıktı ki nefes bile alamadım. Biraz gevşedikten sonra ,

Gaara:
Umarım ne kadar ciddi olduğumu anlamışsımdır konuş şimdi..

Ağlamaya başlamıştım. Korkudan mı çaresizlikten mi bilmiyorum ama yaptım kendimi tutamadım . Sonrasında ise çok cılız acı dolu ve ağlamaklı bir sesle...

- Cevabım ... aynı ben değildim..
....( ağlıyordum ve yaralarım acıyordu.) Yemin ederim.... be... ben  ..... yapmadım ...

Tekrar sıkmaya başladı ama bu sefer daha sertti yalan söylediğime  %100 inanıyordu.

Tamam bu kadar galiba burada ölüyorum ....  Hemde sadece  eski kurnaz grubum ve bana inanmayan insanlar yüzünden şu an için tek endişem arkamdan beni hatırlayıp bana dua edecek birinin olmaması....