Alev Aldı Buralar

2.4K 103 0
                                    




   Her insanın unutmak istediği şeyler vardır. Unutup asla hatırlamak istemediği bir şey..O anları beyninizden silmek için elimizden geleni yaparız..Ama biz ne yaparsak yapalım ,o ani beynimizde öyle bir yere kazımıştır ki ,istesende istemesende senin unutmanı engelle şuanda olduğu gibi.

-Beyler Holdingimizin müdür yardımcısı aynı zamanda da şirketimizde büyük bir hisse sahibi Mehmet başkan.Fatihin sesiyle kendime gelip kapıyı kapatıp masa ya kısa bir bakış atıp hafif bir baş selamıyla yerime oturdum.

Babam konuya girdiğinde önümdeki dosyaları açıp sessizce fatihin kulağına yanımda oturan kişiyi gösterip;

-Neyşi var bunun burada .

-Ne yapayım kuzen tutturdu bende İnşaat mühendisiyim diye.

-Her mühendisin bu toplantıda ne işi var kim aldı onu buraya.

-Kim ala bilir sence senin baban benimde amcam aldı işde. Fatihin cevabına bir of çekip önüme döndüm.Evet evet doğru anladınız yanım da Buse oturuyordu daha demin öldüreceğim kuzenim oturuyordu.

Şuanda tek düşündüğüm şey Busenin bu toplantıyı maf etmemesiydi.Babam sözünü yarıda kesip sözü bana verdiğinde buğazımı temizleyip konuya el attım.Aki beyle yapacağımız işin önemini vurguluyordum aynı zamanda da yanındaki rehber Aki beye anlattıklarımı Aki beyin anlayacağı dilde çevirip ona vurguluyordu.

Kapının çalınmasıyla duraklayıp kapıya baktım.Ayşe'den istediğim kahveler gelmişti masadan kalkıp Aki beye ''Türk kahvemizi denemenizi isterim'' deyip.Ayşe'ye kahveleri servis ede bilmesi için içeri buyur ettim.

-Ay ben ederim kahveleri servis ederim.

-Gerek yok buse sen otur deyip .Sert bakışlarımı ona yolladım her ne kadar gerilsem de Japon misafirlere dönüp tebessüm ettim.

-Olur mu Mehmet Abiciğim ben servis yapayım. Derin bir nefes alıp verdim gerçekten artık bu kız sinirimi bozuyordu.Sakin olmam lazım ki sakinliğimi korumam gerekiyordu.Babam Busenin yapması için bir şey söylerken kafamı çevirip ona baktım.

Nasıl buna müsaade ediyordu hala anlamıyordu yaş gittikçe bazı şeyleri göremiyomuydu bu insanlar. Buse elindeki kahveyi alıp önce Aki beyin yardımcısına uzattı.

-Hımm mis mis Turkish Cafe deyip tebessüm ederek bende sessiz bir şekilde.

-Sus da dağıt şu kahveyi sonra sesini kesip yerine otur diye tıslarken.Fatihte masanın altından ayağıma bakıyordu.Hayır bugün bu toplantıyı illa maf olacak mıydı yani.

Buse elindeki kahveyi Aki beye uzatırken bana sessiz şekilde hem laf yetiştiriyor hemde önüne bakmak yerine bana bakıyordu.Kafamı çevirip önümdeki dosyaları karıştırdım.

-Ayyyy çok pardon.Busenin sesiyle kafamı kaldırdım.Aki bey yanıyordu şuanda masadaki herkes sandalyelerinden ayağa kalkmış. Aki bey anlamadığım dilde bir şeyler diyordu.Elimi başıma vurup derin bir of çektim.

-Aki bey diyor ki ;Bu nasıl bir misafir karşılama bu nasıl bir terbiyesizlik siz daha doğru düzgün kahve ikramı yapamıyorsunuz biz sizinle nasıl iş yapıcaz.

Ha işde şimdi ben sıçmıştım hemde gerçektende sıçmıştım.Ben biliyordum olacakları hayır bilmesem bunun olmasına izin vermezdim hoş biliyordum da ne oldu ki dünyaca ünlü markanın genel müdürü ve genel müdür yardımcısının yanında kızı öldüremezdim ki.

-Bana bak Aki bey hata sende ne diye ayağını koyuyorsun oraya takıldık işde. Yerimden kalkıp rehberciye elimi kaldırdım.

-Sakin bunu çevirmiyorsun eyer en küçük ağzını oynattığını görürsem buradan sağ çıkamazsın.deyip busenin kolunu tutup onu Aki beyin yanından çektim hızlı şekilde.

Püsküllü BelamWhere stories live. Discover now