Boncuğum

8.1K 556 201
                                    

İYİ GECELER. KEYİFLİ OKUMALAR HERKESE

İBRAHİM

Düştüğü boşlukta tutunacağı tüm dalları kopar mıydı insanın. Herkes aynı gerçeği vurur muydu yüzüne vuruyorlardı. Selimin sözleri aklı yetirince karışmışken Mihrali nin sözleri ile iyice içinden çıkılmaz hale gelmişti şimdi resmen kördüğüme dönmüştü tüm duyguları düşünceleri. Herkesin savunduğu gerçekti belki ama anlamadıkları anlayamadıkları tek bir nokta dışında..

Bir dava nedeniyle gelmiştim Antalya ya buradaki işlerimi tamamladıktan sonra dönecektim geriye ama hazır gelmişken küçük bir tatil daha iyi hissetmemi sağlayacak biraz yalnız kalmak daha sağlıklı düşünmemi sağlayacak düşüncesiyle birkaç gün daha kalmaya karar vermiştim..

Akşam yemeği için rahat bir şeyler giyip otelin restorantına indim. Tabağımı alıp boş masalardan birine oturup yemeğimi yedim bir yandan etrafı incelerken. Yemekten sonra biraz hava almak için sahile doğru yürümeye başladım. Kumlar ayakkabılarımın içine dolmaya başladığında eğilip bağcıklarımı çözüp ayakkabılarımı çıkarıp elime aldım. Kumların yumuşaklığı denizin mis kokusu içimi doldururken birazda olsa rahatlamamı sağlamıştı. Kenardaki şezlonglara doğru ilerleyip birinin üzerine oturdum ayakkabılarımı yere bırakıp uzandım boylu boyunca. Kolumu başımın altına alıp gökyüzünü incelemeye başladım ayın parlaklığı üzerime yansırken. Yıldızların parlaklığı ayın parlaklığı ile birleşince denizin üzerindeki görüntüleri muhteşem bir görsel şölen oluşturmuştu. Manzarayı hayranlıkla izlerken aklıma gelen küçük bir anı ile kahkaha atmıştım.

8-9 yaşlarında tüm mahallede denize gitmiş gece çadırları kurup orada kalmıştık. Mihrali ben ve Ahmet kumlara uzanıp ayı izlerken Ahmet biranda ayağa kalkıp bize dönüp bir elini beline koyup diğer elini sanki elinde kement varcasına döndürmeye başlamıştı

"Hani o kovboy var ya ileride onun gibi elime alıcam ipi sallayıp sallayıp fırlatıp ayı yakalıcam"

Ahmetin sözü üzerine bende Mihralide gülmüş. Mihrali Ahmetin kolundan çekip tekrar yanımıza oturtturup

"Fazla sallama Ahmet birazdan aya çıkıcan"

dediğinde hepimiz kahkahalarla gülmüştük.

Aklıma gelen anı ile gülümsemiş ve

"O zamanki hayallerimizle yaşasaydık belki de çıkardık aya be Ahmetim"

dedim kendi kendime. Derin bir nefes alıp tekrar izlemeye koyulduğumda yanımdan gelen sesle irkilmiştim

"Hayallerini küçümseme bence hala mümkün"

Sesin geldiği yöne döndüğümde yanımdaki şezlonga uzanıp bakışlarını gökyüzüne dikmiş kızı görmemle şaşırmıştım. Ne zamandır oradaydı ve ne kadar süredir beni dinliyordu. Şaşkınlığı bırakıp cevap verme gereği duymuştum

"Hayal kurmak için fazlaca büyüdük"

Kıza karşı imalı bir sesle söylediğim söz üzerine bana doğru bakışlarını çevirdi

"Hayal kurmayı unutan sadece ölülerdir herkesin iyi kötü bir hayali vardır bence. Bak mesela bende sende burada oturmuş aya karşı hayaller kuruyoruz"

Dediğinde cevap vermeden aynı görüntüyü izlemeye başladım. Ben hayal kurmayı bırakalı çok olmuştu çünkü ama onun asla vazgeçmeye niyeti yoktu

"Ekin ben"

diyip elini uzattığında once eline çevirdim bakışlarımı sonra yüzüne döndürdüm. Bu küçük ama sevimli kızın yüzündeki ifade gülümsememe sebep olmuştu

YÜREĞİNE SOR (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin