Bölüm 42

173 25 1
                                    

"Raven!"
Birisi kapıyı kırarcasına tekmeliyordu. Kalkıp saate baktığımda yataktan fırladığım gibi kapıyı açtım. Başım dönmüştü.
"Raven. Hemen hazırlanıp aşağıya gelmen lazım."
Zar zor gören gözlerimle James'i seçebiliyordum. Kapıyı kapatıp gözlüğümü almak için yatağa doğrulduğumda bir süre daha kendimi attım. Zorlu bir gün beni bekliyordu. Aslında zorlu olan gün değil, bu geceden sonra beni bekleyen yeni hayatımdı.

Üstüme güzel bir şeyler geçirmem gerekiyordu. Sonuçta artık resmi olarak kampın son günüydü ve bir organizatör olduğumun anlaşılması gerekiyordu. Planların çoğu büyük ihtimalle Bayan Carla tarafından halledilmiştir umuduyla kapıdan çıktığımda, güzel görünüyordum.

Lobiye indiğimde henüz erken olduğu için kimsenin odasından çıkmadığını gördüm. Birden aklıma diğer insanlar geldi. Acaba onlarda benim gibi eski sevgililerini görme, sanatçı arkadaş edinme ve tüm bu hayat olaylarına benzer şeyler yaşamışalrmıydı? Herkesin birşeyler yaşadığı kesin fakat merak etmiştim. Benim için bu kadar tuhaf olan dönemler boyunca çevremde dolaşan insanların ne yaşadıklarını merak etmiştim.

"Ah tatlım tam zamanında geldin. İşlerin çoğunu hallettik. Yapılan çalışmalar yerleştirildi, yemek organizasyonu tamam. Dans yarışması akşam düzenlenecek ve onun için meşalelerle bir alan hazırladık. Müzik organizasyonundan sen sorumlusun biliyosun. Şimdi gidip ayarlamaları yapman gerekiyor."

Müzik organizasyonu. Aklıma hiçbir şey gelmiyordu. Son anda ünlü birini veya bir Dj'i tutamazdım. Ama kuru kuru müzik çalmasınıda istemiyordum. Keşke şarkı söyleyebilme yeteneğim olsaydı.

James o sırada yanımda durmuş benim düşüncelerimi okuyormuş gibi yüzüme bakıyordu.
"Sen söyleyebilirsin?"
Birden odaklandığım yerden gözümü alıp James'e döndüm.
"Şaka yapıyor olmalısın. Ben müzisyen değilim!"
"Şarkı söyleyebilmek için müzisyen olmana gerek yok Raven. Hem hatırlasana o gün sesine bayılmışlardı."

Birden durup düşündüm. Aslında kötü bir fikir değildi. Ama tüm bu planların içinde hep kendimi öne atmak istemiyordum. Bir an Piper aklıma geldi. Acaba o bunu yapmamı ister miydi?
Ben söyleyecektim. Kararımı verdikten sonra söleyeceğim şarkıları ayarlamak için bilgisayarımı almaya gittim.

Tüm organizasyon halledildikten sonra artık resmi olarak güne hazırdık. Yavaş yavaş öğrenciler aşağı inmeye başlamışlardı. Biraz gidip insanlarla konuşmaya karar verdim. Okuldaki kokoş popüler kızımız Hayley arkadaşlarına ojelerini sunmakla meşguldü.
"Nasılsınız bakalım?"
Hepsi yüzüme baktılar. Kamp başında göz göze geldiğimizde kaçınan insanlar, beni baştan aşağı süzüp gülümsediler.
"Demek Raven Parker. Konuşabildiğimize sevindim canım. "
"Sizin gibi bir hanımefendiyle asıl ben konuşabildiğim için memnun oldum canım"
Gülmeye başladık. O yılışık kimliğinin altında eğlenceli bir kişilik yatıyordu.
"Ressamlık diyorsun. Çıkardığın işleri merak ediyorum. Ayrıca kıyafetlerine bayıldım bebeğim. Yıkacaksın ortalığı"
"İnan kesinlikle benden daha kusursuz görünüyorsun. Bu gecenin kamp kraliçesi seçimlerine katılman gerek."
"Şu bahsettiğin dans yarışması işiyse, çoktan yerimi kaptım tatlım. Orada görüşürüz"

Sonra grubuyla beraber uzaklaşmaya başladılar. Biraz yürüyüp diğer insanlara baktım. Tam konuşmak için birinin yanına gidiyordumki sırtıma birinin dokunduğunu hissettim.
"Selam"
Döndüğümde bu kişinin Autumn olduğunu gördüm. Bu kızı her gördüğümde ilkokul anılarım canlanıyordu.
"Selam. Hazırlıkları hallettik sayılır. Eserlerimizide dizmişler. Acaba başka kimlerin tablolarını göreceğiz?"
"Kamptan resimle uğraşan bitek bizi gördüm sanırım. Annem seni görmek istediğini söyledi bu arada"

Yalnız BaşınaWhere stories live. Discover now