soulmate|fluffy|

4.4K 111 50
                                    

Not: Hikayenin orjinalinde bölümün yazılış stili bu, benden kaynaklı değil.

.

Garip işaretler, Luke düşünüyor.

Hiçbir yere dizimi çarptığımı hatırlamıyorum, Luke düşünüyor.

Bir ruh eşim var, Luke öğreniyor.

Luke ruh eşinin kim olduğunu anlamak için sahip olduğu her şeyi verirdi. Aslında Luke bile onun en kötü ruh haline yardım edebilirdi.

Luke 17 yaşındaydı, artık sadece şimdi annesinden ruh eşinin ne olduğunu öğreniyordu.

"Sana rastgele bir yara yada kesik kazanıldığı zaman, o senin ruh eşindir, acılar ve morluklar onlardandır. Mide bulandırıcı bir şey hissedince bu yanlış bir şey oluyor demektir, ruh eşin ile ilgili yanlış giden bir şey var demektir, henüz hiç renk göremezsin, sadece siyah ve beyaz, ama ruh eşini ilk öptüğün zaman, renkleri göreceksin ve ona ilk dokunduğun zaman işaretler gidecek." Luke'un annesi açıklıyor.

Daha neredeyse bir ay olmuşken ve Luke aniden kolları üstünde baskı hissettiğinde odasında uzanmış kitap okuyor.

Luke kollarında kızgın kırmızı çizgiler görünce korkuyor. Luke ne olduğunu biliyor ama durdurmanın hiçbir yolu yok.

Luke ağlamaya başlıyor. Ruh eşinin üzgün olduğunu biliyor.

Kesikler derin ve daha derin olurken Luke çığlık atıyor, ne dehşet oluyor.

"ANNE ANNE YARDIM ET LÜTFEN" Luke haykırıyor.

Luke'un annesi içeri dalınca her geçen saniye oğlunun kolunda ki kızgın kırmızı çizgileri görüyor, Luke hala çığlık atıyor, ama sonra hepsi duruyor.

Bir ay geçiyor ve Luke hala siyah beyaz görüyor, artık daha fazla işaretler yok, artık daha fazla mide bulandırıcı duygular yok, ama Luke bundan korkuyor. Ya eğer ruh eşine bir şey olduysa?

Michael hastanede, taburcu olmaya hazır, Michael'ın annesi başını sallıyor ve ona gözlerini deviriyor, Michael kendisi için yaptığından memnun.

Michael ruh eşleri hakkındakileri biliyor ama küçüklüğünden beri hiç iz olmamış birini düşünmüyor, ve herhangi bir içgüdüsel duygu yok. Ama onun dünyası hala siyah beyaz.

Michael annesi kağıtları imzalarken ve doktoruyla konuşurken arabada bekliyor.

Michael aşağı bileklerine bakıyor ve ağlamaya başlıyor, zihinsel olarak bunu yaptığı için kendini suçluyor.

Michael'ın annesi ona kızdı. Sorunun ne olduğunu Michael'a sormuyor, sadece Michael'ın hastane masraflarını ödeme konusunda endişeli.

Michael'ın annesi kapıyı çarparak kapatıyor ve sürmeye başlıyor.

Luke evde yemek masasında oturuyor, ailesiyle birlikte akşam yemeği yiyor, ama aç değil.

"Tatlım, endişelendiğini biliyorum, ama yemelisin." Luke'un annesi söylüyor.

Luke onun isteğini yok sayıyor ve masadan bir bahaneyle ayrılıyor, yürüyüşe gider gibi üstüne kazak ve ayakkabılarını geçiriyor.

Luke yakında ki bir parka yürüyor, güneş ufukta beliriyor ve gecenin karanlığı güzel berrak bir mavi gibi bastırıyor, ama Luke akla gelmeyeceği şekilde hepsini çok beğeniyor.

Luke bir salıncağa oturuyor ve bir çift el hissedene kadar kendine biraz alan vererek sallanmaya başlıyor.

Eller neredeyse boğucu bir şekilde Luke'un boynuna sıkıca sarınıyor.

muke imagines |fluff&smut|Where stories live. Discover now