08

7.4K 708 80
                                    

"Ben iyiyim gelmene gerek yoktu Noona." Jungkook'un halsiz suratına karşılık gülümsüyorum. Bu gülümseme gözlerime ulaşmıyor, sadece yüzümde kalıyor.

"Seni görmek istemem suç mu?" Jungkook kafasını zorlukla iki yana sallayıp yutkunuyor. Gülümsemek istediğini biliyorum. Elimi saçlarına atıp okşuyorum.

O gözlerini kapatırken ben yavaşça saçlarını okşamaya devam ediyorum. Ellerimi geri çektiğimde avucuma gelen tutamlar yutkunmamı engelliyor. Elimdeki saçlarına bakarken gözlerimin dolmasını engelleyemiyorum. Saçlarını tekrar aynı yerine koyuyorum.

O çok sevdiği saçları dökülüyor.

Gözlerini açıp beni ağlarken görmesini istemediğim için yerimden kalkıyorum ve çıkışa doğru ilerliyorum.

"Nereye Noona?" Arkamı dönmeden ağzımı aralıyorum.

"Biraz hava alacağım." Odadan ve görüş açısından çıktığımda gözlerimdeki yaşları ve hıçkırıklarımı daha fazla içimde tutamıyorum. Oturduğum sandalyenin üzerinde ağlamaya devam ediyorum.

Onu böyle görmek beni mahvediyor.

Avuçlarımı yüzüme kapatarak kendimi susturmaya çalışıyorum ama olmuyor.

"Hee Young?" İsmimi söylemen ile gözlerimi siliyorum. Beni böyle görmekten sıkılmış olmalısın. Önüme çöküyorsun.

"Ne oldu?" Kafamı eğip sana bakmamaya çalışıyorum. Sadece gidip beni rahat bıraksan olmaz mı Yoongi?

"Böyle yaparak kendini mahvetmemelisin." Sana bağırmak istiyorum. Beni rahat bırakmanı söylemek istiyorum ama ağzımı açıp bunları dilime ulaştıramıyorum. Cebimde titreyip duran ama benim umursamadığım telefon artık sinirimi bozmaya başladığı için çıkarıp bakıyorum. Gözlerini ekranda hissedebiliyorum Yoongi.

Sabahtan beri arayan ve hiç vazgeçmeyen Joon Seo'nun telefonunu açıp kulağıma götürdüğümde kafanı farklı bir yöne çeviriyorsun.

"Hee Young! Neden telefonlarıma cevap vermiyorsun? Sabahtan beri kaç defa aradım farkında mısın? Meraktan ölmek üzereyim!" Kulağımdan uzaklaştırdığım telefonu tekrar kulağıma yakınlaştırıyorum.

"İşlerim vardı." Sesimin kırık çıkmasını engelleyemiyorum. Joon Seo olabilirmiş gibi daha fazla bağırmaya başlarken sen gözlerini etraftan çekip bana çeviriyorsun.

"Neyin var? Konuşmamız gerekiyor!" Ayağı kalktığımda benimle birlikte kalkıyorsun. Sana bir şey söylememi beklediğini biliyorum ama hiçbir şey söyleyecek durumda değilim.

Bir şey söylemeyerek yanından gittiğimde şaşırmış olabilirsin ama,

Benim nişanlı olduğunu öğrendiğim de şaşırdığım kadar değil.

BİR SHİPPER OLARAKTAN ONE SHOT YAZSAM OKUR MUSUNUZ Kİ?

doctor ❆ min yoongi✔Место, где живут истории. Откройте их для себя