9.Bölüm: Düğüm düğüm

98 38 13
                                    

    Yunus Komiser, dernekten aldıkları adama ters ters bakarak: "Adın ne?"
Genç adam sol elini yumruk yaparak: "SOLHUK'un yegane neferiyim!"
Yunus, elini kaldırarak: "Şimdi solaklamasına bi çakarım nefer mefer kalmaz! Adın ne lannn!"

Birden bağıran Yunus, adamı korkutmuştu. Kekeleyerek: "Çaçaçağdaş, Çağdaş Sevin!"
"Yaran var mı?"
"Yyok.. Kokokomiserim! Yaram yok,biraz boynum acıyor, o kadar!"
"Onun çaresine bakarız!"

Sinem, yine arıyordu. Adamın saçma sapan konuşması ile deliye dönen Yunus, aynı şekilde: "NEEE! GELİYORUZ DEDİM BAK!"
Sinem de, aynı tepkiyle çıkıştı: "BAĞIRMA BANA; BABAN UŞAĞI YOK KARŞINDA! AMİRİMİN KARISI VE ÇOCUĞUN ÖLÜMÜNÜN OTOPSİ RAPORU ÇIKTI!"

Yunus, merak ettiği için geri yaparak, sesinin tonunu düşürdü: "Ha, öyle mi! Neymiş?"
"GELİNCE ÖĞRENİRSİN!"
Yunus'un yüzüne kapatan Sinem'i tekrar arayacağı esnada, adamın sırıttığını farketti:
"Ne gülüyorsun lan?"
"Hhhiç amirim, aklıma bir şaka geldi."
"Sana bir şaka yaparım, ömür boyu şakalardan nefret edersin!!"

      Adamcağız yutkunarak, merkeze kadar konuşmadı. Bunun üzerine Yunus, Sinem'i aradı: "Tamam, özür dilerim bak zaten yanımda adam var, aramız açılmasın, Lütfen! Silah kiminmiş?"
Sinem de sakinleşti: "Emir Amir'in!"
"Hass..binallah, nasıl olur bu?"
"Emir Başkomiser'im, genelde iki silah taşırmış ama çocukları olmadığı gün, bir silah dolapta saklı tutarmış!"
"Kim söyledi ya bunları?"
"Hastanede Ebru'ya anlatmış."
"Neyse​ geldik"
"İyi tamam!"

  Çağdaş'ı, resmilere teslim etti: "Şunu revire götürün. Karnı açsa doyurun sonra, doğru sorgu odasına alın!"
25 yaşlarındaki deri ceketli genç adam, Yunus'a dönerek: "Ama bir dakka komserim ben ne yaptım şimdi?"
"Biraz konuşacağız, sonra gideceksin güzel kardeşim!"
Büroya giren Yunus: "N'oldu şimdi, Sinem?
Sinem, bilgiç bir bakışla: "Şöyle anlatayım:
1.olay, çocuk kendini asıyor (çocuğun parmak izini bulduk, ipte); sonra kadın görüyor çocuğunu, kafasına eşinin silahıyla sıkıyor (Barut izide anneden çıktı)"
"Yani %100 intihar, ha!"
Yunus, kirli sakalını sıvazladı. İç çekerek:
"Düşünmesi bile kötü.. ya 2.Olay?.."
"2.Olay, Eda Altın cinayeti. Cenaze teslim edildi ancak.."
Yunus, sabırsızlıkla Sinem'in cevabını bekliyordu: "Ancak ne Sinem? Ancak ne?
"Eda, hamileymiş. Bir aylık!.."
"Çağrı'dan mı?"
"Şimdilik görünen o. Kesin anlaşılması için ikinci kez numune istenebilir!"

Yunus,aceleci ve bağırarak: "Bir yakalarsam şu herifi! Hepsini isteriz. Sorguya gideyim artık.."
Sinem, gülümseyerek: "Tamam, kolay gelsin"
Bu kez Rıza'ya: "İzledin mi, kasedi?"
Rıza neşeli neşeli: "Katil bulunmadı ama Cingöz çetesinden, biri kiralanmış. Ama Çağrı'yı öldürmek için! Hayri'nin söyledikleri var ancak şeridin renkleri cinayetin hızını oluşturuyor! Ya da başka bir anlam var."

Yunus, acele ettiği için boş boş ekrana ve Rıza'ya bakıyordu: "Ne diyorsun, hiç bişey anlamadım?"
Rıza, videoyu açtı. Videoda Eda ile Hayri konuşuyordu: "Kırmızı, mavi, siyah seç birini avukat!"
"Neden?"
"Hangini seçersen o hızda adam görevlendireceğim size.."
"Bu, ne işe yarayacak ki?"
"Bizde racon budur!"
"Peki mavi olsun, Buz mavisi!"
"Ölüm sessiz sedasız olacak ki mesaj iletenlerin bile altında kanıt bulunmayacak!Mavi şerit ceset başında kalacak!"
"Ben müsaade istiyorum o zaman, bugün mesaj iletilsin!"

BUZ MAVİSİ (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin