We Don't Belong Here | snsd

Mişyın Kompleytıd

Öncelikle,
yazdığım bölümleri okudum ve ne kadar saçma şeyler yazdığımın farkına vardım ama banane
yani ne diyor bu mal diye düşünürseniz yalnız değilsiniz ldmsnrmsjfmcn

Sooyoung derin bir nefes alıp gördüğü ilk insanın yanına ilerledi.

"Merhabalar efendim."

"Sanada."

"Bir anket yapıyoruz da saç yağınızı ölçmek için."

"Saçım yağlı değil."

"Yağlı demedim zaten."

"Saç yağımı ölçmen için saçımın yağlı olması gerek, öyle değil mi?"

"Vuv, bu çok mantıklıydı. Ama seni küçük şey, burada sadece ben mantıklı konuşabilirim. Şimdi sus ve bana saçlarından bir tutam ver."

"Vermiyorum ayol bir git yahu."

"ANKET YAPIYORUZ DEDİM. SENİ DUYARSIZ VELET!"

"Peki... Neresinden verecekmişim?"

"Uçlarından."

"Yalan söyleyeceksin madem, güzel bir yalan bul da getir. Yağ saçlarımın ucunda olmaz."

"Vuuv, bu daha da mantıklıydı. Her ne kadar bu mantığın sinir bozsa da bana bak mantıklı küçük, uzatma da ver işte."

"Git başımdan."

"Seni lanet pis ergen."

Sooyoung, Kız tam gidecekken saçını tutup bir tutam kesti.

"Eheheheh, salak."

Uzun bacaklı koşarak kızların yanına geldi.

"Dıtdırıdııı! Zafer!"

"Tebriks, tebriks!"

"Hadi Yoona! Hızlı ol artık sıkıldım uyumak istiyorum."

Tiffany, söylenen Taeyeon'a gözlerini devirdi.

"Kusura bakma Taeyeon, biz senin kadar acımasız değiliz."

"Katliam yapmıyoruz Fany."

O sırada Yoona da bunalmış olacak ki söylene söylene bir insan buldu.

"Merhaba."

"Merhaba."

"İsminiz ne acaba?"

"Ben Yağız. Siz?"

"Yağız, Ne yapacağız?"

Kendi yaptığı espriye hayvan gibi gülen bu sefer Yoona oldu. Gerçekten ne garip bir yerdi burası...

"Her neyse, Yoona ben de. Konuya girmek gerekirse saçlarınızdan azıcık verir misin?"

"Neden? Saçlarım bana lazım."

"Bana da lazım. Ne tesadüf ama!"

Yoona yine kendini komik sanıp gülmekten bir hal olurken adam iğrenen gözlerle Yoona'yı kesiyordu.

"Güzel kafanızı da alıp gider misiniz?"

"Kafamın güzel olduğunu kabul ediyorum, taş gibi kızım yani nazar değmesin ama ikinci sözüne uyamayacağım sanırım. Önce bana saçlarını ver."

"Hayır."

"Yahu erkek adamsın, kökü zaten sende hemen uzar. Daha ne itiraz ediyorsun?"

"Gözünü seveyim kes de git. Uğraşmak istemiyorum seninle."