Su' yun Araf'ta kalması

14K 475 56
                                    

Medya: Araf ve Su

Arkadaşlar yanımızda olan gerek yorumlarıyla gerek voteleriyle gerekse okumalarıyla yanımızda olan herkese cidden çok teşekkür ederiz. İyi ki varsınız. Ayrıca Ramazan- ı şerifiniz mübarek geçmesi dileğiyle haydi yeni bölüme...

Keyifli okumalar:):):)))

Su'yun ağzından

Tufan amca vefat ettiğinden beri Rüzgar'ı ve annesini hiç yalnız bırakmamıştık. Ayaz her ne kadar Rüzgar'ı sevmese de -yani öyle bir görünüm verse de- o da Rüzgar'ın yanında olmuş bir abi gibi davranmıştı. Ama kimse bunu düşünecek durumda değildi.

Bu sürede Araf'la daha yakınlaşmış ama sevgili olmamıştık. Bu durum işi karmaşıklaştırıyordu. Rüzgar bu haldeyken ona yaklaşmak istemiyordum. Kardeşim cidden zor günler geçiriyordu ama Araf'sız bir hayat da düşünmek de istemiyordum. Arel Rüzgar'a ' Artık düşman değiliz ' dediğinden beri rahatlamıştım ama yine de ona tam güvenemiyordum. Sonuçta , sonuçtası yoktu işte. Güvenimi kırmıştı bir kere ne yapsa da yine de toparlanmıyordu bazı şeyler.

Nehir teyze bayıldığında hastaneye gitmiş ve hamile olduğunu öğrenmiştik. Rüzgar sürekli " Ya ben kardeş istiyorum böyle minik minik elleri ayakları olsun mis gibi koksun" diye söyler dururdu. Ama bu sevinci bile kursağında kalmıştı.

Şu an Rüzgar'ların evinde yedisi çıkmış Tufan amca için helvasını kavuruyorduk. Rüzgar sürekli ağladıktan sonra bayılıyordu. Bu durum Nehir teyzeyi de çok üzüyordu. O da en az Rüzgar kadar kötüydü. Nehir teyze on üç yaşındayen babası onu Tufan amcaya zorla vermiş para için. Evlendikten iki ay sonra da hamile kalmış ta on üç yaşında. On dört yaşında da doğmuştu. Nehir teyze yavaş yavaş aşık olmuş Rufan amcaya. Zaten artık Rüzgar vardı. Erkek bekliyorlarmış doktor erkek demiş ama Rüzgar kız doğunca ailemiz baya bir şaşırmış. Çünkü onlar erkek bekliyorlarmış. Rüzgar bunun bilinciyle hep bir eksik büyüdü. Şimdi ise ilk kahramanı yanında değil toprağın altındaydı. Bu gerçekten zor bir durumdu

Getirdiğimiz kadın Kur'an- ı Kerim okuyup helvayı da dağıttıktan sonra herkes dağılmış annem ve Gamze'nin annesi Nehir teyzeyle birlikte konuşup yükünü hafifletmeye çalışıyordu.

Merdivenlerden gelen ayak sesleriyle oraya baktım. Rüzgar siyah bir elbiseyle çok sade ve şık olmuştu.. Elbise kare yaka ve hemen dizin üstünde bitiyordu. Ayağındaki siyah platformla çok hoş olmuştu. Elinde pörtföy bir çanta ile biz bakıp ben çıkıyorum demesiyle şaşkınca birbirimize baktık. Bu zamanda nereye süslenmiş bir şekilde gidiyordu? Nehir teyze ağlamaktan kısılmış sesiyle

" Nereye kızım? Neden böyle giyindin?" dedi bizim de merak ettiğimiz şeyleri sorarak.

Rüzgar " Birkaç işim var anne sen de biraz uyu. Bak bebeğe zararlı üzüntü lütfen bari onu düşün " dedi ve annesini ve annemleri öpüp çıktı.

Tabi Gamze ve ben de peşinden.

Gamze" Rüzgar nereye böyle kıyafetle?" dediğinde derin bir nefes aldı ve

" Bakın kızlar şimdiye kadar sizden hiçbir şey saklamadım. Bundan sonra da saklamayacağım. Kaya ÇİSE bir davet veriyor. O davete gideceğim hiç ummadığı bir anda da fişini çekeceğim. Yavaş yavaş babamın intikamını alacağım" dediğinde kaşlarımı çatmış Rüzgar'a bakıyorduk.

Gamze " İyi de onun olduğunu nereden biliyorsun ki?" deyince

" Bilmiyorum ama sonuçta düşmanımız bu yüzden onun yapmış olma ihtimali de var" dediğinde kardeşimin canının nasıl yandığını daha ve daha iyi anlıyordum.

SEVGİLİ ÖĞRETMENİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin