BİZİ BİLMESİNLER [exo X blackpink] ✓

40. Bölüm |FİNAL|

*Geldik final bölümüneeee!  Çok şey yaşadılar, çok şey atlattılar. Sevindiler,üzüldüler, 30 saniyelik depresyonlar ve kalp krizleri de geçirdiler. Kaçırıldılar, dövüldüler, dövüştüler. Bağırdılar, kavga ettiler. Sevdiler, nefret ettiler, aşık oldular, sarıldılar ve öpüştüler. Bizi Bilmesinler karakterleri için her şey yeni de başlıyor olabilir, her şey bitiyor da olabilir... Tekrar söyleyelim, özel bölüm ve içinde veda konuşması, teşekkür vs. nin yer aldığı SONSÖZ'ü de yayınlayacağız. Bu yüzden finalden sonra bunları da okumayı unutmayın. Sizi Seviyoruz... <3*

Hayat bir sürprizler serisidir. Öyle olmasa ne yaşamaya değerdi, ne de korunmaya. -Emerson

"Tamam Kyungsoo hyung. Tamam. TAMAAAMM!"

"Neden bağırıyorsun şimdi Jongin? Bir şey mi dedim sanki?"

"Tamam diyorum. Yarım saattir aynı şeyi söylüyorsun. Tamam, çok dikkatli olacağım. Hiçbir yere çarpmadan yürüyeceğim. Ve yolumdan sapmayacağım."

"Evet. Unutma, o annemin en sevdiği vazosu. Eğer bir şekilde kırılırsa..."

"Anladım hyung. Sapasağlam bir şekilde vazoyu annene götüreceğim. Sen de sus ve dinlen artık!"

Kai telefonu hemen kapatarak cebine koydu. Kyungsoo'nun annesinin vazosunu annesine götürme görevi ona kalmıştı. Kendisi hasta olduğu için maalesef o götüremiyordu ve Kai yapacağı iyilik yüzünden pişman olmuştu.

Yeşil çimenlerle kaplı ve oldukça tenha olan bir parkın içine girdi. Haftalardır dans odasından çıkmıyordu ve biraz parkta yürümek ona iyi gelirdi. Toprak yoldan ilerlerken bir ses duydu. Yumuşak bir ses şarkı söylüyordu. Bu normal olabilirdi ama asıl dikkat çekici şey söylediği şarkıydı.

"Shimme shimme Ko Ko Bop , I think I like it."

Sesi takip ederek ilerledi ve bir ağacın altında oturan ses sahibini gördü. Arkası dönük olmasına rağmen onu tanımıştı. Ve gördüğü karşısında çok şaşırdı. Çünkü kendi şarkılarını söyleyen kişi hoşlandığı Jennie'ydi.

Evet, ondan hoşlanıyordu. 2 haftadır görüşmüyorlardı ve bu süre içerisinde bunu idrak etmişti. Ondan çok hoşlanıyordu. Ama aynı zamanda ondan nefret ediyordu. Yine de onu sinir etmek o kadar çok hoşuna gidiyordu ki. Ağacın arkasından Jennie'yi izlemeye başladı.

"Bu şarkı çok iyi gerçekten. Normalde EXO'nun diğer şarkılarını çok dinlemiyorum ama bu şarkı bağımlılık yaptı. "

"Kiminle konuşuyor bu?" dedi Kai kendi kendine.

"Hadi senle bir oyun oynayalım. Sana birisini anlatacağım ve kim olduğunu tahmin edeceksin. Pekala... Hazır ol."

Kai nedense hafifçe güldü. Bu kız kesinlikle yalnız olmamalıydı.

"Ben onu çok seviyorum. Böyle gözleri simsiyah ve müthiş bir gövdesi var. Aşırı tatlı. Bütün kızlar onun peşinde ama onun asıl sahibinin ben olduğumu biliyor. Ummm... Tahmin ettin mi bakalım?"

"Kim? Kim?" diye mırıldandı Kai.

"Evet! Tabii ki Kai."

"Ne!" Kai hayretle bağırınca Jennie arkasını döndü. Onu görünce hemen toparlanarak  köpeğini kucağından indirdi.

"Se-sen... Burada ne yapıyorsun?"

Kai, Jennie'nin ballandıra ballandıra anlattığı kişinin kendisi olduğunu duyunca nedense farklı hissetmeye başlamıştı. Yaşadığı şoku hissettirmemeye çalışarak gülümsedi.