Bekan öylesine zorlanmıştı ki; Rüya ve diğerlerine durumun vahametini anlatıp durmaktan. Ancak onu dinleyen yoktu. Sultanın efsunlu yılanı ile Maran diyarı sarayına girmişlerdi, Çarm'ın sarayı savunmak üzere geride bıraktığı askerlerin yanına emanet edileceklerdi. Evran yılanına bu doğrultuda emir vermişti. Ve efsunlu yılanın artık sahibine dönmesi gerekiyordu fakat o da Rüya'yı himayesinden çıkarmak istemiyordu aslında. Bekan hiddetlendi.
"Sizi oraya götüremem lütfen... Şu anda cehennemden farksız orası. Sultanımın yanına dönmemiz gerekiyor bizim."
Rüya inleyerek bir köşeye sindi, sırtındaki hançer delikleri büyük olmasa da fazlasıyla acı çektirecek derinlikte açılmıştı. Yüzünde, kollarında, bacaklarında da bir çok yerde sıyrıklar ve yara izleri mevcuttu. Oldukça yorgun ve aç, susuz kalmıştı. Yaşadığı korku ise cabası...
Yeğenini bitap düşmüş gören Adil yanına gelip diz çöktü ve saçlarını okşadı. Çaresiz gözleri, karşısında dikilen vezir kobra ve komutan Kara Mamba ya gidip gelirken Akdeniz ve Sema ya da uğruyordu. Bir insan için şu gördükleri ve yaşadıkları çok fazla iken Rüya'nın başına gelenler ve an itibariyle çektiği acılar kim bilir nasıldı? Yeğeni ellerinde büyümüş sayılırdı, keşke büyüyen acısına da merhem olabilseydi. Çocukken dizi dirseği yaralansa koşar gelirdi; ya teyzesine ya da her zaman samimi ve yakın bulduğu Adil dayısına. "Ah Rüya! Sen ne işler açtın başına böyle" diye içinden geçirirken "Yok bu böyle olmaz" ekledi ve yalvarırcasına sesini yükseltip yanında, Sema ve Akdeniz'i yanına çekerek Rüya'yı ikna etme çabası veren iki yılana döndü. Onlardan birinin vezir, birinin de komutan olduğu gerçeği ile hala kasılıp kavrulurken arada bir "daha neler" şaşkınlığı ile kuşatılıyordu. Bir nefeste içinden geçen ihtiyacı döktü heybetli yılanlara.
"Sayın vezir ve komutan, acaba oksijenli su ve gazlı bez falan var mı? Rüya'nın yaraları... Ahhh... Mikrop kapacak temizlemezsek."
Bekan ve Yabsu-Tag boyunlarını aynı anda Adil'e çevirdiler. İkisi de ziyadesiyle endişeliydi.
Yılanlar put gibi kalınca Adil kendine kızdı "Canım bilmiyorlardır belki oksijenli suyu gazlı bezi falan..." Kendi kendine söylendi. O sırada Rüya ayaklandı ve gülümsedi belki komik bulmuştu "kesin kahkahayı basacak şimdi 'ilahi dayı, yılan bunlar ne anlasın oksijenden gazlı bezden' diyecek" yüzü kızardı Adil'in. Ama neyse ki Rüya, sadece içten gülümseme ile yetindi.
"Ben iyiyim dayıcığım merak etme" dedi.
Akdeniz'in gözü Rüya'nın üstündeki paçavraya dönmüş çiçekli pijamaya kaydı ve başını eğip sağa sola salladı cıklayarak. Sema da aynı şekilde arkası yırtılmış pijamayı inceledi ve hemen ayaklandı. O sırada başka bir yılan yanlarında bitti. Bekan, Adil'in ne anlatmak istediğini anlayıp geç kaldığına kızarak yalnızca yılanların işitebileceği frekansta tıslamıştı çoktan. Yılan, kuyruğunun ucunu doladığı toprak bir çanağı gürültüyle sürükleyip gelmişti. İçinde tertemiz su vardı. Sema aceleyle bluzunun uzun kalan uçlarından yırtmaya teşebbüs edince; bir başka yılanın da bez parçaları ile geldiğini görüp vazgeçti. Minnet dolu gözlerle yılanlara bakıp Rüya'nın sırtındaki küçük delikleri temizledi önce. Sonra yüzünü, kollarını, ellerini ve bacaklarını. Efsunlu yılan ise bir an olsun ayrılmıyordu Rüya'nın etrafından özellikle yaralarına değen ıslak bezle inlediğinde sanki o da aynı acıyı hissediyor gibiydi.
Rüya biraz olsun rahatlayınca Bekan yine ısrarcı konuşmasına döndü. Her ne kadar saldırgan ve agresif olsa da Yabsu-Tag'ta sıcacık sesi ile vezirini onaylayıp onları ikna çabasına destek oluyordu. Üçü de çok inatçıydı fakat 'belki Adil onları caydırabilir, benden bile ne kadar korktu' diye düşünen Yabsu-Tag başını ona çevirdi. Adil durumu anlayıp Rüya'nın yanında diz çökmüş pozisyonunu bozdu ve hiç korkmadan ayağa kalkıp Yabsu-Tag'ın karşısında dikildi.

YOU ARE READING
ŞAHMARAN'IN SIRRI-YILAN HİKAYESİ
Fantasy"En büyük dağı görüyor musun? Orada çok büyük bir kayalık var. O kayalığın içinde ise bir mağara. İşte o mağarada bir insan bedeni kalınlığında upuzun bir yılan varmış. Bu yılan mağarada uyuyormuş, eğer adını üç kere üst üste söylersen uykusundan uy...