iki;; sekiz

2.4K 256 42
                                    



öğrenci misa,

saatin sekize gelmesini heyecanla beklerken bir yandan da başımı masama koymuş sırıtıyorum.

tanrım, yüzün gözümün önüne gelince bile beni mutlu ediyorsun.

"öğretmenim."

önümde sallanan el sayesinde içinde bulunduğum hayal aleminden çıkıyorum. "ah, dersin bitti mi?" diye soruyorum kol saatime bakarken.

saat akşam sekizi gösterdiğinde gülümsüyorum. uğurlu sayım bu olmalı diyorum içimden. evet, kesinlikle sekiz olmalı.

öndeki koltuklardan birine oturduğunda ağır olduğunu düşündüğüm çantanı yere koyuyorsun ve sonra bana dönüyorsun.

"okul şimdiden yorucu oldu," diyorsun iç çekerken. "son sınıfları akşama kadar tutmaları biraz acımasızca."

gözlerim büzdüğün dudaklarına kayarken öksürerek kendime gelmeye çalışıyorum. "aslında son sınıfları bu saate kadar tutma fikri bana aitti."

duyduğun şey ile yanakların kızarıyor. "özür dilerim, öyle demek istememiştim." tatlı paniğine karşı sakin kalmaya çalışıyorum.

dayan seok jin, diyorum içimden. dayan, mezun olduğu zaman hislerini itiraf edeceksin.

"sorun değil," diyorum gülümserken. "hepinizin iyi bir üniversite kazanmasını isterim."

"çok düşüncelisiniz," diyorsun hayran kaldığım gülümsemeni yüzüne yerleştirdiğinde.

misa, lütfen daha fazla gülümseme.

çünkü her defasında sana daha fazla aşık oluyorum.

-rehber öğretmenin  seok jin.

hagsaeng;; seokjin ✅ Where stories live. Discover now