9.Bölüm ~Lucifer Geri Döndü~

1.4K 113 308
                                    

Medya; SAVAŞ💚

➡➡SAVAŞ HAZAR'DAN ANLATIM⬅⬅

Sabah saat 9.30 Atatürk Hava Limanı

Hususi uçağımdan indiğimde, derin bir soluk çektim. Ülkemi özlemiştim, özellikle de beni güçle tanıştıran bu şehri...
Ülkeye girişi 1 hafta önce yapmıştım. 1 haftadır Mardin'deydim. Ama her şeyin başlangıcı olan İstanbul'a 5 yıldır uğramamıştım. Buradan gittiğimde 22 yaşında bitik bir gençtim. Şimdi ise toparlanmış, eski gücüme kavuşmuştum. Tabi bu toparlanmam benim açımdan gayet iyiyken rakiplerim için aynı şeyi söyleyemeyecektim. Eskiden öfkemin beni yönlendirmesine izin verirken, şimdi mantığımın dediklerine kulak asıyordum. Tabi öfkemden yine de pek bir şey kaybetmemiştim.

"Adamım harikasın. Özlettin kendini" ve üzerime abanan bir adet Barış. Bende nerede kaldı diye düşünmeye başlamıştım.

"Barış çek pençelerini artık üzerimden. 3 hafta önce yanımdaydın."

"Dostum Ülkemizde görüşmeyeli tam 5 yıl oldu. 5 yıldır hasretim sana"

"Her ülkeye göre ayrı özlem mi duyursun lan gereksiz"

Kız gibi omuz silkip dudak büzdü. Bazen düşünmeden edemiyorum. Bu çocuk kesin son anda Dilba teyzenin karnında dönmüştü.

Önümden itip sert adımlarla ilerlemeye başladım. Şuan dışarıdaydık ve ben biran önce bu kalabalıktan kurtulmak istiyordum. Yanıma gelen Barış'a dönüp başımı salladım.

"Ee programı anlat ne yapıyoruz?"

"İlk önce duş almak istersin diye sana da resimlerini attığım yeni evine geçiyoruz. Sonra da devir işlemleri için şirkete uğrayacağız. Daha sonra da bizim eve geçiyoruz"

"Sizin ev ne alaka?"

"Dilba hatunun kesin emri, orman gözlümü getir dedi. Tabi bende o ormanın içerisinde nasıl bir ayı yattığını anlatmaya çalıştım ama dinletemedim"

"O ayı seni... Bellesin kardeşim tamam mı bellesin. Tövbe tövbe ağzımı bozdurtuyor pezeveng! Yine bozdum Tövbe tövbe" yukarıya bakarak ben tövbe mi çekerken kahkaha sesleri işittim.

Barış karnını tuta tuta gülüyordu.
"Dos..ahhaha dostum sen bir ahhaa delisin ahahha"

Ensesine bir tane çarptıktan sonra sıkarak dik konuma getirdim. " Kes zevzekliği daha bir sürü işimiz var hadi"

Bir tek bu adamın yanında ruhuma giydirdiğim kalkanları indiriyordum. O benim aynı kandan olmayan kardeşimdi. Aynı gün de, aynı topraklarda nefes almaya başladığım 27 yıllık yoldaşımdı...

Arabaya binmiş, eve doğru yol almıştık. Neredeyse sadece camdan yapılmış, son derece modern dizayn edilmiş lüks bir evin önünde durup indik. 4 katlıydı. İlk bakıldığın da 3 katlı gözükse de, birde evin görünmeyen bir alt katı vardı.

 İlk bakıldığın da 3 katlı gözükse de, birde evin görünmeyen bir alt katı vardı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
HAYAT SAVAŞIWhere stories live. Discover now