🌼22.bölüm🌼

12.4K 376 21
                                    

Onu düşünürken uyumuştum eskiden olsa annem ile babamı düşünürken uyuya kalırdım şimdi ise kalbimin iplerini koparmaya zorlayan birini düşünüyorken uyuya kalıyordum aşık olmak istiyor muydum ? Belki de haklıydı o ben coktan kalbimin iplerini onun eline vermiştim.
Benim kalbim vardı ya onun var mıydı ? O hep magazinlerde kızlarla boy gösteriyordu hemde her gün yani bunu duymuştum kendi gözümde şahit olmuştu ama onun kalbi vardı o da sevebilirdi..

Bugün günlerden pazartesiydi okula gidecektim saate baktım saat 07.00 geliyordu hemen yataktan firlayip banyoya koştum duş alıp rutin işlerimi hallettim kurulayıp iç çamaşırlarımı ve formamı giydim saçlarımın nemini alip kuruttum daha sonra tarayıp kendi haline bıraktım saçlarımın kendi hali düzdü ama ben fön ve duzlestiriyordum arada daha düzgün olması için şuan da düzgündü gerek yoktu ayakkabılarımı giyip çantamı aldım ve otobüs durağına yürümeye başladım eskiden hep otobüs durağına yürümeye başladım otobüs geldiğinde hemen bindim ve direk okulun yolunu tuttum.

Okula geldiğimde selinin yanına oturdum. Sohbet ettik yavaş yavaş sınıf dolmaya başlıyordu pelin ve sürtük arkadaşları, Ateş 'in çetesi ve diğer sınıf arkadaşlarımız gelmişti hoca içeri girdiğinde birkaç kişi ayağa kalktı ders anlatmaya başladığında kapı aniden açıldı gelen Ateş ' ti hocanın şaşkın bakışları ve sinirini saklı tutmaya çalışan bir hali vardı hoca sakın tutmaya çalışan siniri edasıyla konuştu

"Ateş 'cim kapı çalma adetin yokmu yavrum senin "yok hocam o evdede böyle demek istesemde sustum

"Yok hocam "

"Burası senin babanın çiftliği değil "

"Burası babamin çiftliği olmayabilir ama okulu olduğu kesin "deyip göz kırptı üstelik hoca bayandı hocaya baktığımda etkilendiğini gördüm yuh sende mı hocam !

"Geç yerine Ates çabuk "dediğinde göz ucuyla bana bakıp yerine oturdu kızlar ondan gözünü bir an birl kırpmadan izliyorlardı tabi bende....

Ders anlatmaya başladığında hoca dinlemeye başladım ve sonu mutluluk veren ses zil çalmıştı oley !!!

Selin bana bakıp konuşmaya başladı

"Papatya ben bir kütüphaneye gidicem gelmek istermisin "

Ateş 'e göz ucuyla baktığımda sırasında oturuyordu ve yanında kızlar vardı kazılar onunla muhabbet etmeye çalışırken ateş telefonunla ilgileniyordu pis sürtükler (!)

"Papatya ? "Seline baktığımda 2 dakikadır benden cevap beklediğini anladım

"Yok ben iyiyim böyle sen git"
dediğimde tebessüm ederek sınıftan çıktı.

Defterimi karalayarak kafa dağıtırken yanıma kumral tatlı bir çocuk oturdu ve konuşmaya başladı.

"Selam tanışmamıştık " dediğinde bundan cok iyi kanka olur dedim kendi kendime

"Evet , fırsat olmamıştır "dedim gülümseyerek

"O fırsatları belki de biz elde etmeliyiz beklememeliyiz "

Elde etmeliyiz what ? Kafamı olumlu anlamda salladım

"Ben bu arada Fırat "

"Bende Papatya ,memnun oldum"

"Emin ol , Ben daha çok "
dedi elimi sıkarak yanımıza ateş geldiğinde ateş bana kötü kötü bakıyordu ne yaptım ben şimdi

"Oo sende mı bu sınıftaydın Ateş Acar"

Dedi tek seferde Ateş " he bende burdayım "

Fırat gülerek "sevindim "dedi ne oluyor burada

Ateş bilgimden tutarak "yürü "dedi

Sınıfın önüne geldiğimizde "noluyor" dedim

"Birşey olduğu yok ondan uzak dur "

"Neden ki "

"Nedenleri sorgulamayı sevmedigim gibi sorgulamayı da sevmem kafa yorma uzak dur diyosam uzak dur"

Kafamı olumlu anlamda salladigimda sınıfa girdim bu Fırat 'tan neden uzak durmami istiyordu aman sonra düşünücem bunu.

Koridorda yürüyorum, arkamdan biri dürtünce baktım dürten bizim sürtük pelinsu

"Ben sana Ates'in nerde olduğunu sorduğumda okulun oradaki cafede dedin gittim oraya ve yoktu onu geçiyorum orada kaydım ve pasta yüzüme gözüme bulaştı "

"Ne yapabilirim gitmeseydin " dedim ateşe baktığımda bana imayla bakıyordu

" Bana yalan söyledin" dedi

"Sen öyle bil "dedim yüzümü buruşturarak

"Tatlım biliyor musun sen çok ineksin yani di mii"dedi yapmacık bir şekilde

"Sende şunu biliyor musun"

dediğimde söyleyeceğim şeye konsantre oldu

"Çok sürtüksun"

dedim alaycı bir şekilde ve ateşe bakmadan yanlarından ayrıldım.

Sınıfa gittiğimde hemen çantamı alıp sınıftan çıktım okuldan gizli gizli kaçmayı becerdigimde

" zafer benimdir"diye tısladım şuan yürüyorum nereye gidiyorum bilmiyorum ama sadece yürümek ve kafamdaki soru işaretlerini boşaltmak istiyordum ya da yürüyünce onlar gidecek sanıyordum arkadan biri korne çalıp ıslık ötürdüğünde arkama bakmadan adımlarımı hizlandirdim bu sefer konuşmaya başladı

"Heytt analar neler doğuruyor "elime bir taş alıp tam atacaktım ki onu diyen kişinin Ateş olduğunu gördüm

"Sen miydin "

"Evet korktun mu ,hadi atla "

"Yok , yürümek istiyorum sağol"

"Pelin'i kafaya takıyorsan bos-"

"Pelin' i kafaya takmıyorum tabikide "

Ateş arabadan inip yanıma geldi ve
"O zaman yürüyelim " dedi elini elime kenetleyerek

"Magazinciler"dediğimde

"Umrumda değil "dedi.

Ateş'le el ele göz göze yürüyorduk cimenliklere uzandığımizda bugün babamla geçen telefon diyaloğumu anlattım gözlerim dolmuştu alnıma bir Buse kondurup geri çekildi.

Pamuk şekerci geçince gözlerim kocaman açıldı pamuk seker alıp yedik tabi ateş yemek istemedi ama ben zorla yedirdim.

Bir süre daha vakit geçirdikten sonra eve geldik.

"Herşey icin teşekkür ederim "

"Ne için "dedi

"Işte biliyorsunn" dedim ve bir anlık sarılma isteğiyle sarıldım ellerimi boynuna sardım o da ellerini belime doladı daha sonra odalarımıza ayrıldık bugün çok güzeldi, bugün benim en güzel günümdü en güzel !

❤💖❤💖❤💖❤💖❤💖❤💖❤💖❤

Sevgiler ❤🍒

🔥Üvey Abim🌼 Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt