Bu kadar alçak olmasını beklemiyordum. Cidden. Beni o durumda öylece bırakıp alay edip gitmesini aklıma dahi getirmemiştim. Ben iddiayı daha masum yollarla kazanır diye düşünmüştüm. Ama o,beni resmen yarı çıplak ve aciz bir şekilde yatakta bırakıp gitmişti.
Aslında fotoğrafımı çekip Twitter’a atmasını falan da beklemiştim. Çünkü bunu yapabilecek kadar alçak biri,tabi ki onu da yapabilirdi.
“Scar evde misin?” Harry’nin sesiyle kendime geldim ve odamın kapısına yürüyüp açtım. Harry telaşla içeri göz gezdirdi sonra da rahatlamış gibi derin bir nefes aldı.
“Zayn hemen eve gitmemi söyledi bende başına bir şey geldiğini sandım. Evden nasıl çıktığımı hatırlamıyorum.” Dediğinde içimden ‘gerizekalı’ diye haykırdım. Ama dışımdan yaptığım tek şey ise Harry’nin yüzüne anlayışlı olduğunu umduğum bir şekilde gülmekti.
“Merak edilecek bir şey yok. Ben iyiyim.” Dediğimde elini kapının kenarına koydu ve zümrüt gibi parıldayan gözleriyle bakmaya başladı. Bu grup yüzünden kendi gözlerimden soğudum biliyor musunuz? Birisinin mavi diğerinin yeşil diğerinin ela. Benimkiler ise sadece kahverengi.
“Film falan izlemek ister misin?” dediğinde tekrar ona odaklandım.
“Tamam sen aşağı in ben hemen geliyorum.” Dediğimde gamzelerini göstererek güldü sonra da hızla aşağı indi. Mikrodalganın sesini duyduğumda kapıyı kapatıp üstümdeki aşırı bol tişörtü çıkarıp askılı bir tane geçirdim. Saçlarımı tepeden sıkıca topladıktan sonra da aşağı indim. Harry elindeki mısır kasesiyle koltuğa yayılmış beni bekliyordu.
“Ne izliyoruz?” dedim ve kendimi yanına attım. Kumandadan başla düğmesine bakarken bana mısır kasesini uzattı.
“Harry Potter.” Dediğinde onayladım.
“Hangi filmi?” dediğimde yanında duran şeye uzanıp bana gösterdi.
“Bütün filmler.”
****--****
“Ben uykudan ölüyorum sanırım.” Diye olduğum yerde kıvrandığımda Harry omzumda ki kolunu daha sıkı dolayıp kafamı göğsüne yaslamamı sağladı. Gözlerimi kapadığım sırada çalan kapıyla rahatsızca homurdandım.
“Sen bekle ben açarım.” Diye ayakladığında kafamla onaylayıp koltuğa uzandım. Kapının açılma sesiyle birlikte Harry’nin şaşırmış sesini duydum. Kısa bir konuşmadan sonra içeriye patırtı ve gürültüyle bir sürü ayak girdi.
“Harry kıza ne yaptın?” diye kızgın bir ses duyunca tek gözümü açarak başımda çığıran kişiye baktım. Louis hızla üzerime doğru eğildi ve yavaşça yanağıma vurdu.
“Scar iyi misin?” dediğinde kaşlarımı çatarak doğruldum. Grubun 4 üyesi bana şaşkın şaşkın bakıyordu. Kaşlarımı çatarak hepsine teker teker baktım.
“Sizin derdiniz ne? Ben iyiyim. Sadece uykum var.” Dediğimde hepsi rahat bir nefes aldılar.
“Zayn bizi buraya öyle bir yolladı ki sana bir şey oldu sandık.” Dediğinde şaşırsam da bunu belli etmemeye çalıştım. “Benim bir şeyim yok. Gördüğünüz gibi gayet sağlıklıyım.” Dediğimde Niall kendini yanıma atarak elini saçlarının arasından geçirdi.
“Eee napıyoruz?” dediğinde diğerleri de koltuklara oturup devam eden filme odaklandılar. Bende bundan yararlanarak oturduğum yerden kalkıp odama çıktım. Telefonumu elime aldığımda 4 tane mesaj vardı. Açıp baktığımda ise gözlerim neredeyse yerinden çıkıyordu.
“Sana yaptığım şey yüzünden çok özür dilerim Scar. Cidden kafam iyiydi. Beni affet ve bunu unutalım.-Zayn”
“Scar orda mısın? –Zayn”
