KARŞILAŞMA

259 79 38
                                    

"Hadi ama kızlar çok uyuşuksunuz!" diye sitem ettim. Bir mağazada bu kadar oyalanılmaz ki ama. İçlerinden en yakın arkadaşım olan Elizabeth bana dönüp masumca gülümsedi. Onun bu gülümsemesini hiç sevmiyorum çünkü her seferinde istediğini yaptırıyor.

"Yapma böyle Rosalie 40 yılın başı bir alış veriş yapıyoruz huysuz nineler gibi davranma ve gelip eğlenmene bak. Sana yakışacak çok güzel elbiseler var. Sende ki fizik bende olsa bu mağazayı almıştım. Elizabeth abartmayı her zaman çok severdi. Ona ayak uydurmak neredeyse imkansız. Gözlerimi devirip sen haklısın anlamında bakışlarımı gönderdim. Oda bunu anlamış olacak ki öpücük atıp önüne döndü. Bu kız beni bir gün delirtecek ya. Ama bu bana bir ders olsun bir daha bu çatlaklarla alış verişe gelmem. Şöyle bir etrafıma baktım. Anna ve Emma her zamanki gibi tartışıyorlardı. Onları görünce iyi ki bir ikizim yok diye şükrediyorum. Aynı kıyafeti beğenmiş önce ben gördüm kavgası yapıyorlardı. Hunharca gülüp yanlarına gittim.

"Aaa kızlar bu kavgaya gerek yok." deyip kıyafeti ellerinden aldım ve koşarak kabine girdim. İkisi de arkamdan Rosalie diye bağırıyorlardı. Gülmeye devam edip elbiseye baktım. Yine hoş bir şey beğenmişlerdi. Önü kısa arkası uzun modeller her zaman hoşuma gider ve buda tam benlik. Kıyafetlerimi çıkarıp elbiseyi üzerime geçirdim. Beyaz üst kısmı dantel işlemeli alt kısmı ise tül olan elbise üzerimde çok güzel durmuştu.

 Beyaz üst kısmı dantel işlemeli alt kısmı ise tül olan elbise üzerimde çok güzel durmuştu

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.

Tam benlik bir elbise. Saçlarımı düzeltip son kez aynaya baktım ve kabinden çıktım. Kızlarda zaten dört gözle çıkmamı bekliyorlardı. Gözleriyle resmen beni taciz ederlerken kıkırdadım. Zoe uzun bir ıslık çalıp diğerleri de başlarıyla onayladılar. Kabinin yanındaki boy aynaya doğru gidip tekrar kendimi süzdüm. Gerçekten güzel görünüyorum. Aslında kendini beğenen bir tip değilim ama bu elbise ayrı bir hava katmış bana. Elbiseden gözlerimi çekip yüzüme baktım. Kahve gözlerim her zaman farklıydı. Kızıl kahve mi desem bilmiyorum ama dalgalı kahve saçlarımla çok uyumlu oldukları söyleyebilirim. Bu elbise beni hem tatlı hem olgun göstermişti.

Arkamda ki hareketlilik dikkatimi çekince aynadan o tarafa doğru baktım. Dönüp dik dik bakacak değilim ya. Ona bakmamla gözlerimiz kesişti. Yüzünde alay ifadesiyle sırıtan çocuk beni izliyordu. Hah! Bu ne terbiyesizlik. Birde pişkin pişkin sırıtıyor.

" Umarım bu baloda sap olmaktan kurtuluruz kızlar." Diyen Emma'ya döndüm. Evet grupça sap dolaşırdık. Şu ana kadar şikayetçi değildik ama arada farklılık istiyorduk.

"Ahh Emma erkeklerin hepsi salak seviyemize uygun birini bulursak düşünürüz." Dememle pişkin bakışlı çocuk birden kahkaha atmaya başladı. Onun kahkahasıyla yerimden sıçradım. Hayvan o nasıl gülüş öyle ödümü kopardın. Tam ağzımı açıp laf atacakken Eizabeth beni durdurdu.

"Kızım taş gibi çocuk sakın yerin dibine sokmaya çalışma."

"Hah bu mu taş bundan olsa olsa kum olur. Güldürme beni Elizabeth." Hayvan gibi anıran çocuğa döndüğümde kaşları çatık bana bakıyordu. Çokta umrumda!

BİR TUTAM ESARETTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang