Çığlık atmamla babam ve Polat yüzünü ekşitmiş kulaklarını kaşıyorlardı. Tabi annem kardeşim karşıdaki diğer üç komşumuz tahminimce Polatın arkadaşları ve yanımızdaki evlerden bir kaç kişi çıkmıştı.Sanırım kötü bişey oldu diye hepsinde endişeyle bizim durduğumuz yere bakıyorlardı.Yanımızdaki komşular kötü bişey olmadığını anlayınca hepsi içeri geri girdiler ama annem kardeşim karşımızdaki üç komşumuzda hemen yanımıza gelmişlerdi.Annem endişeyle bana bakıp
"Ahh çok şükür sağsalim geldin kızım sana bişey oldu diye çok korktuk.Ne oldu niye çığlık attın."
Annemin sözlerini duymazdan gelip Polata öfkeli bakışlar atıyordum.
"Sen burda kalamazsın."dedim öfkemi kontrol etmeye çalışarak.O da kaşlarını çattarak
"Niyeymiş o"
"Niye mi.Hergün senin o beton suratı görmek istemiyorum.Git başka bir yere taşın ya.Şehirde ev mi kalmadı."
"Kusura bakmayın küçük hanım ben nereye istiyorsam orda kalacam ve ben burda oturmak istiyorsam burda otururum bu seni hiç ilgilendirmez."dedi gözleri sorgu odasındaki gibi alev almış bana bakıyordu
İşte şimdi tutmayın beni bu adamı öldürecem tam kurtuldum derken yine çıktı karşıma.
Ellerimi yumruk yapmış ona öfkeli öfkeli bakıyordum,aynı şekilde o da bana öyle bakıyordu.Tam ağzımı açmış konuşacaktım babam sağolsun yine araya girmişti.Resmen kedi köpek gibi kavga ediyorduk.
"Hilal çok ayıp sana ne kızım istedikleri yerde kalırlar çabuk özür dile Polattan."dedi
Demesiyle gözlerimi Polattan çekip babama baktım.Hayatımda kimseye kolay kolay özür dilemedim babam bunu bildiğine rağmen nasıl söyler.sinirle
"Nee bir de özür mü diliyecem bu beton duvarına.sanırım bugün olanları unuttun baba."
Tam babam konuşacaktı ki Polat araya girdi.
"Bir dakika bir dakika. Sen daha az önce affettim demedinmi.Yoksa babanla bana yalanmı söyledin.Çok ayıp"
Dönüp ona baktığımda şok olmuştum öfkesi gitmiş sırıtıyordu.İçimden bir ses bu adam kesin içinden zaferini kutluyordur.Resmen konuyu değiştirip bütün okları kendine çevirmişti.
"Kızım sen bana yalan mı söyledin."dedi babam. Kafamı çevirdiğimde biraz kızgın biraz üzgün bir ifadesi vardı.
"Hayır baba yalan söylemedim."diyerek Polata dönüp içimden ona aklınıza gelecek her küfrü ede ede
"Ö-ÖZÜR DİLERİM."
Pis sırıtışı fazla büyütüp inci dişlerini meydana çıkarmıştı.dudaklarını ısırarak gülmesini saklamaya çalışıyordu
"Tamam ya afettim ama bir daha duymayayım ayıp."demesiyle Polat dahil hepsi birden kahkaya atmıştı ben ise öfkemden kırmızı olmuştum.Babam diğer üç komşumuzu yeni fark etmiş gibi dönüp baktı.
"Polat bunlar kim."dedi.Polat gözlerini benden çekip babama baktı.Daha yeni gülen suratı gitmiş tekrar ifadersiz suratı koymuştu.Sağındaki sarışın ela gözlü sarı saçlı birazda Polatan kısa.eliyle onu göstererek
"Komutanım bu üsteğmen Ali ATEŞ." dedi
Sonra solundakini gösterdi o ise kumrardı siyah saçları mavi gözleri vardı.Ali ile aynı boydaydı"Komutanım bu arkadaşım ise astsubay Hakan ŞAŞMAZ"dedi.Hakanın yanındaki ise göstererek.o da Polat gibi esmer kahverengi gözleri Polatla aynı boydaydı ama Polat gibi çok da yakışıklı değildi
![](https://img.wattpad.com/cover/123807748-288-k154683.jpg)
ESTÁS LEYENDO
BORDO VE AşK
Ficción GeneralSevda nedir? Yarin dağlar,denizler araya girse bile beklemesi mi? Yoksa gittiğin yere götürdüğün vatan sevgisi mi?