Final 2

4.7K 149 10
                                    

"Senin karnın çok mu hızlı büyüyor?"

2 aylık hamileydim fakat görseniz, 4 aylık hamile dersiniz.

"Öyle oluyor galiba. Ya da çok yediğimden çocuğum içerde kocaman oldu."

"İkiz olmasınlar sakın?"

Rana'nın söylediği söz ile Eray ve Aray'a dönüp bakmıştım. Abilerime bakacak olursak eğer ikiz genini taşıdığım kesindi. Yani %60 olasılıkla bu mümkündü. Çünkü benim de tanımadığım bir ikizim vardı zamanında.

"Olabilir." Dedim karnımı tutup. Lütfen ikiz olmasınlar. Aksi takdirde bakabileceğimi düşünmüyordum.

"Kesin ikiz bak içime öyle doğdu."

Yaprak, Rana'nın eline küçük bir şaplak atıp göz ucuyla beni gösterdiğin de Rana susmuştu. Korktuğum o kadar belli oluyor muydu ya?

"Doktor öyle bir şey demedi ama."

"Demediyse değildir canım sen sıkma canını."

Yaprak'ın beni sakinleştirmek için söylediği sözlerle biraz daha rahatlasam da Rana haklıydı. Benim bile içime ikiz oldukları doğmuştu. Yaprak'ın da buna inandığına adım kadar emindim. Sadece her zamanki gibi ağlayıp zırlamayayım diye böyle yapıyordu.

Açlıktan artık ölecek duruma gelmiştim fakat yemeklerin kokusunu da midem kaldıramadığı için mutfağa giripte bir şeyler yapamıyordum. Sağolsun Eflin telefonda konuşurken gelip yapabileceğini söylemiş ve geldiği gibi de yemeğe koyulmuştu. Daha sonra Yaprak nasıl olduğumu sormak için arayınca onu da çağırmış, sonrası da ip söküğü gibi gelmişti. Zaten erkekler yaptıkları ortaklık için bir araya geleceklerdi biz kızlar da ek olmuştuk.

Arel'in bildiğiniz gibi büyük bir oto galerisi vardı. Mete ise makina mühendisiydi, Eray ve Aray'ın zincirli tasarım şirketi, Güney'in avukatlık bürosu, Emir'in yani ağabeyimin lojistik firması vardı.

Geçen oturmuş herkesin mesleğinin ne kadar verimli olduğunu düşünürken, Arel'in aklına bir fikir gelmiş ve kendi arabasını çıkartabileceğini söylemişti.
1 aydır da bunun üzerine odaklanmış, Güney sayesin de böyle bir işe kalkışıp kalkışamayacaklarını araştırıyorlardı. Eğer olursa, Arabanın tasarımı Aray, Eray ikilisinden, lojistiği Emir'den, makina kısmı Mete'den, Resmi prosedürler Güney'den, Muhasebe, mali işler de Arel'den olacaktı. Doğukan ve Baran'da işe alakadar olmak isteseler de onların şirketleri pek bu dala yönelik değildi. Doğukan'ın büyük bir restoran zinciri varken , Baran'ın da İnşaat ile alakası vardı. Ama yine de onları dolaylı yoldan da olsa işe dahil etmiş, eğer şirket kurmaya kalkışırlarsa binanın inşaatı Baran'dan, yemek faslı da Doğukan'ın şirketinden olacaktı.

"Yemekler tamamdır." Dedi Eflin kapıdan seke seke çıkarken, arkasından da Derin büyük bir sakinlikle çıktığın da gülmeden edemedim. Derin, Eflin'den sonra mutfağa girmiş olsa da enerjisi tükenmiş gibiydi, fakat Eflin saatlerdir orada olmasına rağmen hala aynı enerji ile geri gelmişti. Bazen bu kızın bitmeyen enerjisini kıskanıyordum. Tamam Arel'den önce ben de biraz böyleydim fakat Arel'den sonra kendimi gerçek bir kadın gibi hissetmeye başlamış ve evliliğin ağırlığını almıştım. Hoş bazı istisnalarım hala vardı fakat bu da karakteristik özelliklerimden kaynaklanıyordu.

"Hadi sofrayı kuralım o zaman."

Masada çalışan erkekleri kaldırmak için ayaklandığım sırada yerime geri oturtulmuş, "Sen otur biz yaparız." Diyen Rana ve Yaprak'a bön bön bakmıştım. Gören de doğurdum doğurucam sanar.

"Abartmayın ya, zor bir şey yapmayacağım hoş. Hem biraz haraket etmek bana da iyi gelecektir."

"Tamam ama yorulunca otur olur mu?"

Sen Kal Bu GeceWhere stories live. Discover now