7. Bölüm

5.5K 206 139
                                    


Kız kardeş çalmaya başladı; anne ve baba, her biri bulunduğu yerden, dikkatle kızın ellerinin hareketini izlediler. Müziğe kapılan Gregor azıcık öne doğru çıkmaya cesaret etmiş, kafası neredeyse oturma odasındaydı. Son günlerde başkalarına karşı bu kadar az dikkatli davranmasına pek şaşırmıyordu; eskiden bu dikkatli tutumuyla gurur duyardı. Oysaki özellikle şimdi saklanmak için daha çok nedeni vardı, çünkü odasının dört bir yanını örten ve en ufak bir harekette havada uçuşan toz yüzünden kendisi de tamamen tozla kaplıydı; sırtında ve iki yanında iplikler, kıllar, yemek artıkları kendiyle birlikte sürükleniyordu; her şeye yönelik bu kayıtsızlığı, eskisi gibi günde birçok kez sırtüstü yatıp halının üzerinde temizlenemeyecek denli büyüktü. Ve bu haline rağmen, oturma odasının tertemiz döşemesi üzerinde hafifçe ileriye doğru çıkmaktan korkmuyordu.

Ona dikkat eden de yoktu gerçi. Aile kendini tümüyle keman dinlemeye vermişti; alt kiracı beyler ise, başlangıçta elleri pantolon ceplerinde, kız kardeşin nota sehpasının hemen arkasında, bütün notaları görecek ve kesinlikle kız kardeşin rahatsız olabileceği kadar da yakınında durmuşlardı; çok geçmeden de başları önlerinde yarı sesle konuşa konuşa pencerenin önüne geri çekilip burada, babanın endişeli bakışları altında, oyalandılar. Hallerinden, güzel ya da eğlendirici bir keman dinleyecekleri varsayımlarında hayal kırıklığına uğramış oldukları, gösteriden sıkıldıkları, rahatlarının bozulmasına sırf nezaket gereği ses etmedikleri gayet açıktı. Özellikle de içtikleri puroların dumanlarını burunlarından ve ağızlarından üfleyişleri, çok sinirli olduklarına işaret ediyordu. Üstelik de öyle güzel çalıyordu kız. Yüzü yana doğru eğilmişti, bakışları takip edercesine ve de hüzünle portenin üzerinde geziniyordu. 

Gregor biraz daha öne doğru süründü ve kız kardeşinin bakışlarıyla belki de rastlaşmak umuduyla başını iyice yere yapıştırdı. Müzik onu bu kadar etkilediğine göre, bir hayvan mıydı o? Dört gözle beklediği bilinmedik besine giden yolun kendini gösterdiğini hisseder gibi oldu Gregor. Kız kardeşinin yanma kadar sokulmaya, onu eteklerinden çekip, isterse kemanıyla birlikte odasına gelmesini, çünkü onun keman çalışının değerini burada bulunanlardan hiçbirinin kendisi kadar takdir edemediğini söylemeye kararlıydı. Onu artık asla odasından dışarıya göndermeyecekti, en azından kendisi yaşadığı sürece; korkunçluğu ilk kez işine yarasındı; odasının bütün kapılarında aynı anda gözükecek ve saldırganları geri püskürtecekti; kız kardeşiyse zorla değil, gönüllü kalacaktı; kanepede Gregor'un yanında oturacak, kulağını da ona yaklaştıracaktı; Gregor da ona, kendisini konservatuara gönderme konusunda son derece kararlı olduğunu ve araya bu talihsizlik girmeseymiş geçen Noel'de -Noel geçmişti herhalde, öyle değil mi?- bunu itirazlara aldırış etmeksizin herkese söylemeyi düşündüğü sırrını verecekti. Bu açıklamadan sonra kız kardeşi duygulanacak, gözyaşlarını tutamayacaktı, Gregor ise onun omuzlarına kadar yükselip -mağazaya gitmeye başladığından bu yana kurdele ve yaka takmadığı- boynundan öpecekti.

"Bay Samsa!" diye seslendi ortadaki adam babaya ve başka tek bir sözcük dahi söylemeksizin işaret parmağıyla yavaşça ileriye doğru hareket eden Gregor'u gösterdi. Keman sustu, ortanca kiracı ilkin başını iki yana sallayarak arkadaşlarına gülümsedi, sonra da tekrar Gregor'a baktı. Babası, Gregor'u kovmak yerine öncelikle alt kiracıları sakinleştirmenin daha gerekli olduğunu düşünüyordu görünüşte, oysa heyecanlanmamışlardı bile ve Gregor bunları keman gösterisinden daha fazla eğlendiriyordu sanki. Hızla adamların yanma gidip kollarını iki yana açarak onları odalarına sokmaya, bir yandan vücuduyla Gregor'u görmelerini engellemeye çalıştı. Bu kez gerçekten de biraz kızdılar, ancak babanın davranışına mı, yoksa Gregor gibi bir komşuya sahip olduklarını bilmediklerini şu anda öğrenmiş olmalarına mı kızdıkları pek belli değildi.

DönüşümHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin