36. Bölüm

6.4K 315 33
                                    

Derin

Babamın omzunda ağlıyordum kriz geçirir bir halde o ise beni sakinleştirmeye çalışıyordu;

"Geçecek kızım"

"Geçmeyecek baba, o bensiz yapamaz çok küçük baba! Korkuyordur"

"Kızım o melek oldu. Deniz gibi"

"BABA O ÇOK KÜÇÜKTÜ!" Çığlıklarım artında hemşireyi çağırmaya başlamışlardı. İğne yapmak üzereydi ve istemiyordum çırpınmaya başlamıştım. Güçlükle beni tutuklarında iğne ile boşalmış içim yetmiyormuş gibi acımıda almışlardı.

"O çok küçü..." herşey gitmişti bomboştum, acımı herşeyimi yok etmişlerdi tüm hisslerim kaybolmuştu işte yoktu minik panda gibi acımda yoktu artık geriye sadece gözümden yavaşça süzülen yaştan başka birşey kalmamıştı.

***

Hastaneden çıktığımda ağır adımlarla yürüyordum öylece sanki o iğneden sonra herşey gitmişti benden ne ağlaya biliyordum ne de hareket edebiliyordum. İçimde derin bir sessizlik vardı öyle sessizdi ki ağlayamıyordum ama bir sızı vardı tanımlayamadığım. Arabaların önüne geldiğimde babam omzumu tutmuştu yavaşça dönmüştüm;

"Bizimle gel kızım"

"O" yutkunmuştum; "eve girmek istemiyorum baba" put gibiydim gerilmişti tüm bedenim; "onun yaşadığı ev benim ölümüm olur"

"Kızım yapma böyle annem"

"Anne lütfen zorlamayın beni! Ben evime gitmek istiyorum"

"Derin kendi evinde daha kötü olacaksın güzel kızım"

"Bundan daha kötüsü ne kaldı baba ölümemi"

"Allah gecinden versin Derin o nasıl söz"

"Merak etmeyin anne intihar etmem evlat acısını yeterince öğrendim sana yaşatmam!" Demiştim anneme donuk bir şekilde bakarken birbirimize sarıldığımızda Doğan beni eve bırakmak için arabaya geçmiş bekliyordu.

Babamlarla vedalaşıp arabaya bindiğimde gerçekten hazır mıydım onu bilmiyordum işte, o ev yaşanmışlıklar hepsi boğuyordu bir şekilde beni. Araba hareket ettiğinde kalbim hızla çarpmaya başlamıştı, kaçacak delik arıyordum bilmiyorum ama saklanmak bulunmamak istiyordum.

Evin önüne geldiğinde Doğan yavaşça kapıyı açmış ağır adımlarla evin önüne gelmeye çalışıyordum. Evin kapısına geldiğimde çantamdan anahtarı aramaya koyulduğumda bulamıyordum elim, ayağım titriyordu. Panikle arama şeklim Doğan'ı endişelendirmişe benziyordu elimden çantamı alıp, tek seferde anahtarı bulup çıkarmış ve kapıyı açmıştı. İçeri girdiğimde Doğan'a tek kelime etmeden ağır adımlarla odaya gitmeye başlamıştım ne oturmaya gücüm kalmıştı ne durmaya sadece yatmak istiyordum.

Yatak odama geldiğimde, üstündeki pikeyi açıp yerleşmiştim yerime ve üstümü sıkıca kapatmıştım. Tuhaf bir şekilde üşüyordum üstümdekileri bile çıkarmamıştım ve bu halde üşüyordum. Doğan yanıma uzandığını dahi fark etmemiştim kollarını karnımda hissettiğimde yanımda olduğunu anlamıştım bana sıkıca sarılmıştı ama bedenim titriyor ve çok üşüyordum. İkimizde tek kelime etmeden öylece yatıyorduk işte sanki hiç birşey olmamış gibi. Sadece susuyorduk, bazen susmak bile acı verebiliyordu işte biz susuyorduk ne konuşacak kelime kalmıştı içimde ne de ağlayacak kadar güç. Yenilmiştim, herşeyimle kaybetmiştim. Kendimi, ailemi, aşkımı ve bebeğimi geriye boşu boşuna atan kalbim kalmıştı ama o kalp kendiliğinden durmadan yaşamaya devam edecektim bir şekilde.

***

Günler günleri kovalamış ve bir şekilde geçmişti, çoğunluğu susarak geçmişti. Benim konuşmama Doğan'ı benden uzaklaştırmamış elinden geldiğince yanımda kalmıştı. Yaşamam için besinsel faaliyetimi o sürdürmüştü bazen benden konuşmaya çalışmıştı ama ağzımdan en ufak tek kelime dahi çıkmamıştı. En büyük attığım adım odamdan banyoya gitmekten başka birşey değildi, evin içerisinde dahi dolanmaya gücüm yoktu benim.

Aşkın kadife hali (Tamamlandı)Where stories live. Discover now