Harry, Tom ile konuştuktan sonra Büyük Salona gitmişti. Minerva'nın gelmesini bekliyordu. Kim olduklarını bilmediği kişiler tarafından gönderilen mektubu ona bahsedecekti. O zeki bir kızdı ve yazanları ondan daha kolay bulabilirdi. Bu süre zarfında Gryffindor Ortak Salonuna tereddüt ederek girecekti.
Arkadaşını sabırsızlıkla beklerken gözü sürekli kapıya doğru gidiyordu. Neden bu kadar geç kalmıştı?
O sırada kapıdan aceleyle Abraxas girmiş ve gözü Slytherin değil, direkt Gryffindor masasına kaymıştı. Koşarak geldiği saçlarından ve şişip, inen göğsünden belli oluyordu. Sarı saçlı çocuk sonunda aradığı kişiyi gördüğünde onun yanına yürümeye başladı.
Harry, Abraxas'ın ona yaklaşmaya başladığını gördüğünde hafif tereddüte kapılsa da ona gülümsedi. Bir Slytherin'in, Gryffindor masasında bulunması pek alışılmış bir olay değildi.
Harry'nin yanındaki boş yere oturup "Merhaba" dedi hızlı bir şekilde.
"Sana da merhaba. Şey neden aşırı acele ederek girdin içeriye?"
"Buraya koşarak gelmeden önce Tom başına gelen olayı anlattı. Moralinin bozuk olduğunu düşündüm ve olabildiğince hızlı gelmeye çalıştım. Şu an nasılsın?"
Harry onun bu düşünceli tavrı üzerine kocaman gülümsedi. Abraxas ise hep Harry'i izlerken yaptığı gibi elini çenesine koyup onu izlemeye başladı. "Gülümsemen konsantrasyonumu bozuyor ve konudan çıkmamı sağlıyor Harry."
Harry utandığını anladığında sahte bir biçimde öksürüp, önünde duran bardaktan bir yudum aldı. O konu hakkında Minerva dışında başkasıyla konuşmak istemiyordu. Ama Tom'a bile söylemişti öyle değil mi? Bu durumda Abraxas'a anlatma olasılığı daha yüksek oluyordu.
"Mektubu daha bir saat önce aldığım için pek iyi hissettiğimi söyleyemem ama kafaya çok takmamaya çalışıyorum. Ne de olsa hayatımda önüme daha büyük engeller çıkabilir. Küçük bir olayla yıkılamam."
Abraxas elini çenesinden çekip Harry'nin ellerini tuttu. Baş parmaklarıyla ellerinin hemen üstünü okşuyordu. "İşte benim güçlü erkeğim."
Harry dudaklarını birbirlerine bastırdı. Abraxas'ın üzerindeki büyük etkisi bazen çok hoşuna gitmiyordu. Abraxas'ın gözü Slytherin masasına kaydığında Tom'u görmüş ve konuşacakları bir mesele olduğundan istemeyerek Harry'nin yanından ayrılması gerekecekti. Tuttuğu Harry'nin ellerini birleştirip öptükten sonra "Sonra görüşürüz" diyerek masadan kalktı. Bazı Gryffindorların ve diğer binadakilerin gözlerini üzerinde hissedebiliyordu. Mektubu yazanlar da şu an ona nefretle bakıyor olabilirlerdi. O andan itibaren yönelimi sebebiyle üzüldüğünde Tom'un konuşmasını aklına getirecekti.
Gözlerini Tom'a çevirdiğinde onun hafif kambur, kafası eğik, kolları masanın üstünde birleşmiş gördü. Harry hiçbir zaman nasıl başardığını bilmediği gibi bu sefer de gözlerini çekmekte geç kalmış ve Tom onu yakalamıştı. Mavi gözlerini Harry'nin üzerinde tutarken dudaklarında küçük bir sırıtış belirdi. Abraxas'ın yanına oturup selam vermesiyle de o 5 saniyelik an bitiverdi. Harry iç geçirip Minerva'yı beklemeye devam etti.
***
Yemekten sonra Harry ve Minerva, Ravenclawlar ile olan Biçim Değiştirme dersi için Profesör Dumbledore'un sınıfına ilerlediler. Harry olayı Minerva'ya anlattığında etrafındaki bütün Gryffindorlara şeytani bakışlar atmaya başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
new kid ;; tomarry
Fanfictionharry potter hiçbir zaman görev için geçmişe gitmiyor. 1943 yılında yaşayan ve ilvermorny'den transfer gelmiş sıradan birisi. abraxas malfoy'un dikkatini çektikten sonra tom riddle'ın da hayatında kolaylıkla yer ediniyor.