5. bölüm

378 9 0
                                    

"Tamam geçti uyan artık." Diye boğuk bir ses duydum.

Gözlerimi güçlükle araladığımda yattığım koltukta oturan Fırat' ı gördüm.

"Ben, şey.." Diyebildim sadece.

"Rüya görüyordun." Dedi tamamlayamadığım cümleyi söylerken içim titredi.

"Anamı gördüm ve... ve... Babam ona vurdu... Ben hiçbirşey yapama..." Sözümü bitiremeden gözyaşlarına boğulmuştum bile.

Fırat daha fazla dayanamadı ve beni kendine çekerek sarıldı. Verdiği güven içimi ısıtmıştı sanki. Kalbim fırlayacak gibi hissettim. Ve kızaran yanaklarım utandığımı gösteriyordu. Kendime geldiğimde ve sıcak gözyaşlarım durduğunda geri çekildim. Bir süre aramızda sessizlik oluştu.

"İstersen sana telefon alalım ve sende böylece ananı arayabilirsin." Dedi bu duruma çare bulmaya çalışarak.

"Güzel fikir." Dedim gülümseyip. Ama unuttuğum birşey vardı. Anamın telefonu yoktu.

"Ama şey anamın telefonu yok." Dedim sevincimin kursakta kaldığını düşünerek.

"Telefonu olan herhangi birini hatırlamaya çalış." Dedi üzüldüğümü görünce.

Evet vardı. Dayım köyün sayılı zenginlerindendi ve bir telefonu vardı.

"Alalım." Dedim sevincimi paylaşmasını beklerken.

Ama sanılanın aksine sadece gülümsemekle yetindi.

"İyi uykular." Dedi kapıya yönelerek.

Cevap vermemi bile beklemeden ışıkları kapattı. Zifiri karanlığın içinde gözlerimi yumdum.

Yüzüme vuran güneş ışığı ile gözlerimi açtım. Sabah olmuştu. Ayağa kalktım ve mutfağa ilerleyerek kahvaltı için birşeyler hazırlamaya başladım. İşim bittiğinde Fırat' ın gelmesini beklemeye başladım. Ama gelmemişti. Ona bakmak üzere odasına yöneldim. Kapıyı tıklayıp açtığımda Fırat odasında yoktu. Erken gitmişti. Yada ben geç uyanmıştım. Suçluluk duygusu ile odasından çıkıp oturma odasına yöneldim. Kenarda duran poşetime baktım. Kaç günden beri hep aynı kıyafetle durduğumu düşünerek üstümü çıkarmaya karar verdim. Poşeti açtım ve çiçekli bir elbise çıkardım. Onu üstüme hızlıca geçirdim. Sonra aniden anamın verdiği para aklıma geldi. Telefon için yeterli paramın olup olmadığını kontrol etmek amacıyla çıkardığım pantolonun cebini kurcaladım. Cebinden çıkardığım bezi araladım ve içindeki parayı saymaya başladım. Telefon için yeterli kadar para vardı. Vakit kaybetmeden hızlıca pabuçlarımı ayağıma geçirdim ve kapıyı açıp dışarı çıktım. Hızlıca ilerlemeye başladım ve çarşıya vardığımda ilk gördüğüm telefon satan yere girdim.

"Buyrun." Dedi orta yaşlarda bir adam.

"Ben telefon almak istiyordum." Dedim ne için geldiğini söyleyerek.

Eliyle cam kutuyu işaret etti. Camdan yapılmış kutuya yaklaştığımda içindeki telefonları inceledim.

"Bu olsun." Dedim karar vermekte güçlük yaşamamıştım.

Cam kutunun içinden istediğim telefonu çıkardı ve poşete yerleştirip bana uzattı. Uzattığı poşeti aldım ve parayı ödeyip geri çıktım. Hızlı adımlarla eve gitmeye başladım. Eve vardığımda kapıyı açtım ve içeri girdim. Elimdeki poşeti masaya bıraktım ve mutfağa yöneldim. Masanın üzerinde duran tabakları yerlerine yerleştirdim tam mutfaktan çıkıyordum ki kapının açıldığını duydum. Fırat gelmiş olmalıydı. Hızlıca oturma odasına gittim. Evet Fırat gelmişti.

"Hoş geldin." Dedim gülümseyerek.

"Hoş buldum. Sana hat aldım." Dedi lafı uzatmadan.

"Bende telefon aldım bugün." Dedim ve masanın üstünde duran poşeti işaret ettim.

Poşeti masanın üzerinden aldı ve içindeki telefonu çıkardı. Arkasındaki kapağı açtı ve aldığı küçük kartı içine yerleştirdi. Ardından bana döndü ve artık arayabilirsin dercesine bana uzattı. Ama hayır şimdi değildi. Babam evde olmalıydı. Arayamazdım.

"Film izleyelim mi?" Diye sordum az önce önerdiği fikrinin kötü olduğunu ima eder iken.

Olur dercesine kafasını aşağı yukarı salladı ve hemen ardından televizyonu açtı. Birkaç kanal geçtikten sonra çılgın aşıklar da kadar kıldı. Ardından yanıma oturdu ve televizyona odaklamaya başladık. Film iki gencin aşkını konu alıyordu. Adam tam kızı öpecekti ki sanki ben öpüyorlarmış gibi utanarak yüzümü elimle kapattım.

"Bitti." Dedi Fırat otuz iki dişimi göstererek.

Parmaklarımı araladım ve bittiğini gördüğümde tekrar televizyona odaklandım. Birkaç dakika sonra ağırlaşan gözlerimi açık tutmakta zorluk çekiyordum. Daha fazla dayanamayarak kendimi uykuya teslim ettim.

Gözlerimi açtığımda filmde emeğe geçen herkese teşekkürler yazısı geçti gitti. Biraz kımıldadıktan sonra başımın Fırat' ın omzunda olduğunu anladım. Nefesimi tutarak geri çekildim.

"Artık uyusak iyi olur." Dedi Fırat.

Evet dercesine başımı salladım. Ardından hemen kalktı ışığı kapattı ve uzaklaştı. Bende koltuğa uzanarak gözlerimi kapattım.

UMARIM HİKAYEMİ BEĞENMİŞSİNİZDİR. EĞER BEĞENDİYSENİZ EMEĞİMİN KARŞILIĞINI VERİP, VOTE ATARSANIZ SEVİNİRİM. EĞER Kİ BEĞENMEDİYSENİZ BEĞENMEDİĞİNİZ YERLERE YORUM YAPIP FİKİRLERİNİZİ SÖYLEYEBİLİRSİNİZ. YORUMLARINIZI TEKER TEKER OKUYUP DÜZELTMEYE VE DİKKAT ETMEYE ÇALIŞIRIM. GÖRÜŞÜRÜZ ÖPTÜM HEPİNİZİ..

Pâyidar Meyus (TAMAMLANDI)Donde viven las historias. Descúbrelo ahora