Ep.53 "İçimdeki kız çocuğu elinde elma şekeri, uçurtma uçuruyordu sanki"

2.5K 108 31
                                    


Üç gün sonra

Bahar'dan

Sabahtan beri heyecanla hazırlanıyordum. Bugün Yavuz'un babasıyla tanışacaktım. Hastanedeki karşılaşmamızı saymazsak ilk kez görüşecektik. O yüzden fazlasıyla heyecanlıydım. Ne de olsa kayınpederimdi benim. Benim hakkımda her şeyi bildiğini söylemişti Yavuz gerilmeyeyim diye ama pek faydası olmamıştı. Uzaktan ne kadar tanıyabilirdi ki beni? İlk defa birlikte vakit geçirecektik ve ben beni sevmezse, benden hoşlanmazsa diye çok gergindim.

Yavuz, operasyonun başarıyla sonuçlandığını ve artık korkacak bir durum kalmadığını söylemişti. Bizi kaçıran adam ve beraberindekiler yakalanmıştı. En azından, Hamit babanın peşinde olan adam tarafından bir tehdit kalmamıştı. O yüzden Hamit baba artık benimle tanışmak istemişti. Sanıyorum gizli görevi yüzünden tekrar uzaklara gitmek zorundaydı ve gitmeden önce beni de görmek istemişti. Ben de heyecanla bekliyordum. Yavuz'un babasını, babamı..



Yavuz'dan

Üç gündür yapılan başarılı operasyonlarla Medusa denen şerefsizin dışardaki bilinen bütün adamları yakalanmıştı. Bütün bağlantıları ifşa olmuş, bütün planları bertaraf edilmişti. Babamla ilgili de bildiği bir şey yokmuş zaten şerefsizin. Sorguda babamı karşısında görünce dumur olmuş, Yiğit öyle söyledi. Hala tam anlamıyla toplanmış sayılamazdı adamları. Çok fazla adamla iş birliği yapmış, çok fazla kişiyle çalışmıştı. Bilinen tüm adamlar yakalanmıştı ama hala yeni yeni bilgiler geliyor, operasyonlar devam ediyordu. Ama artık sona yaklaşmıştık. Herhangi bir tehlikeli durum kalmamıştı. Adamlar teker teker kıskıvrak yakalanıyordu.

Artık onun tarafından bize gelebilecek bir tehdit kalmadığından babam ve Yıldırım amca çok rahatlamıştı. İkisi de başka bir görev için birkaç gün sonra Karabayır'dan gideceklerdi. Yıldırım amca gitmeden Bahar'la konuşup her şeyi anlatmak istiyordu, babam da geliniyle tanışmak. Bana da onları buluşturmak düşüyordu.

Bahar'a babamı onunla tanıştıracağımı söylediğimde çok heyecanlanmıştı. Kıyamam, yeni gelin gibi etekleri tutuşmuştu. Gerçi yeni gelin sayılırdı. Babamla ilk defa karşılaşacaktı, tabi o hastanedeki olayı saymazsak.

Bahar babamla tanışacağı için heyecanlıydı ama bugün aslında onun için çok daha özel olacaktı. Çünkü kendi babasıyla da tanışacaktı. Yıllardır uzak kaldığı, nefret ettiği babası hakkında gerçekleri öğrenecekti. Artık onun da yaralarını sarmasını, babasına olan kırgınlığını giderip mutlu olmasını istiyordum.



Babamla Yıldırım amca gelip arabaya oturdular. İkisi de çok heyecanlıydı ama Yıldırım amca bir de gergindi. Dönüp baktım bu heyecanlı iki adama. Hafifçe gülünce onlar da bana döndüler.

"Biraz sakin olun ihtiyarlar, tansiyonunuz falan çıkmasın şimdi."

Babam yanıma oturmuştu, Yıldırım amca da arka koltuktaydı. Babam dediğime bozulup dudak büktü.

"Kimmiş ihtiyar? Ben hepinize taş çıkarırım bir kere? Ama bu arkadaki ihtiyarı bilemem. Ayrıca benim gelinim doktor, bakar bana."

Babam gülünce ben de güldüm. Yıldırım amcadan ses çıkmayınca babam arkaya döndü.

"Hayırdır ihtiyar, sesin çıkmıyor?"

Yıldırım amca tedirgince kıpırdandı oturduğu yerde.

"Gerginim ihtiyar, çok gerginim. Bahar ne diyecek, nasıl tepki verecek, beni affedecek mi bilmiyorum."

Yıldırım amcanın sıkıntılı haline iç geçirdim.

Mavinin SiyahıWhere stories live. Discover now