.12. "Sen çok güzelsin Jennie"

2.1K 245 180
                                    


"Bay Min! Tamam yeter!"

Gülüşlerim arasında konuşurken o bana daha çok su atmaya başladı. Kahkahalarımız ormanı doldururken ona da su atmaya başladım.

"Jenduikee! Gözüme atıyorsun!"

Onun zayıflığından faydalanıp su'yu resmen onun üstüne boca ederken huysuzca ses çıkardığını duyabiliyordum.
Moonlight'ın kayalıklarda bizi kıskançlık ile izlediğini görebiliyordum. Durdum ve tamamen ıslak halime baktım, ah bu kesinlikle rahatsız ediciydi.

"Sizde az önce beni nerdeyse boğuyordunuz!"

Bay Min gülerken suyu bana doğru fırlattı.

"Bu fikri ortaya atan sendin Jenduike bende şuç bulma"

Onun bana attığından daha fazla suyu ona atarken eş zamanlı olarak konuştum.

"Bu kadar ileri gidiceğimizi tahmin etmemiştim! Her yerimiz ıslak"

Durdum o da benim gibi durarken ıslak saçlarımı ellerim ile taradım, karışmalarını istemiyordum. Sessizliğe bürünmüş olan Bay Min'e baktığımda parlayan gözleri ile bana baktığını gördüm, utanmama engel olamamıştım.

"Neden öyle bakıyorsunuz Bay Min?"

Yutkundu ve bana doğru yaklaşırken konuştu.

"Sen çok güzelsin Jennie"

"Sen çok güzelsin Jennie"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Ne?"

Bay Min gülerken bir elini belime koyarken beni kendine doğru çekerken eş zamanlı olarak diğer elinide yanağıma koyarak dudaklarını benim dudaklarımla kapattı. Şaşkınlık ile ona bakarken onun gözleri kapalıydı, dudaklarını hareket ettirirken belimde ki eli beni uyarırcasına sıktı. Dudaklarım benden izinsiz hareket ederken gülümseyerek beni öpmeye devam etti. Bunu şimdi durup dururken neden yapmıştı? Neden onun beni öpmesine izin veriyordum bilmiyordumda, sadece ona karşı koyamıyordum. Yumuşak dudaklarını sevmediğimi inkar edemezdim, öpüşü başımı döndürüyordu. Alt dudağım onun dudaklarının arasındayken arkadan duyduğum çığırış gülememi sağlamıştı.

"SIRF SU VAR DİYE ORAYA GELEMİYORUM AMA BU HER DAKKA OYNAŞACAĞINIZ ANLAMINA GELMİYOR! YOONGİ SENİ PARÇALARIM ONU ÖPMEKTEN VAZGEÇ!"

"Moonlight neden bağırıyorsun?"

Irene'nin sesi ile Bay Min'i iterek ondan ayrılırken Seulgi'nin kıkırdamasını duymak beni utandırmıştı. Umarım bizi o şekilde görmemişlerdir, ondan önce davranarak taşların olduğu yere doğru ilerlerken arkamdan Bay Min'in gülmesini duymuştum. Irene ve Seulgi'ye baktığımda bize gülerek baktıklarını görmüştüm, Tanrım kesin görmüşlerdi. Yanaklarım yanmaya başladı sonunda toparağa bastığımda Moonlight üstüme atlıyacak gibi duruyordu.

"Burda ne işiniz vardı Yoongi"

Irene ima dolu cümlesi yere daha çok gömülmemi sağlarken Yoongi ıslak saçlarını geriye atıp alayla konuştu.

Yoongi, Cat and Jennie'1Where stories live. Discover now