D&W - 2

6.5K 368 164
                                    

Hoseok sabahın erken saatlerinde okul için kalkmanın ne kadar zor olduğu hakkında yine düşünsel bir yola çıktığında birinci ders bitmişti ve saat henüz 9.10'du.

Uykusunu alamamıştı her zamanki gibi. Ne kadar erken yatarsa yatsın ya da ne kadar bilgisayar başında vakit geçirip uyumuyor olursa olsun durum aynıydı.

Sabah gözlerini açtığı zaman uykusu vardı ve bu değişmiyordu. Akşam 8'de uyusa bile. Ya da gece 3'te uyuyakalsa bile.

Zil sesi kulaklarına büyük bir işkence yaparken ve büyük bir gürültü öğrenciler tarafından farklı boyutlara taşınırken o sırasından kalkmamış hatta kafasını koyduğu hırkasından bir saniye bile ayrılmamıştı. Ve yanında oturan Taehyung'un ise sanki hiçbir ses yokmuş gibi test çözdüğüne emindi.

Geniş,altın rengi kenarları olan gözlüklerini takmış ellerini saçlarında gezdirirken sanki basit bir toplama işlemi yaparcasına o zor denklemleri çözdüğüne,sonucu bulunca sevinçle dikdörtgen şeklini alan dudakları eşliğinde geniş bir gülümseme sunduğuna ve sonra kendisine baktığına emindi. Hatta içinden 'bu yıl sınava gireceksin. Zahmet olacak ama ders çalış artık' diye geçirdiğine de emindi.

Çünkü iki yıldır yan yana oturuyorlardı ve tek muhabbetleri ders ve gündelik sorulardı. Birbirlerini tanımıyorlardı çünkü Taehyung gerçekten buradaki insanlarla vakit kaybetmek istemiyor olmalıydı.

Hoseok'ta onun zevkle çözdüğü o soruların arasına girmek ve onu boş boş konuşturmak istemiyordu. Oldukça anlayışlıydı,kendisine göre.

Şimdi ise yine o süregelen döngünün devam ettiğine Taehyung'un gülümseyerek kendisine bakıp sonra ona üzüldüğüne emindi. Onun aksine geleceğe dair planlara sahip değildi. Her ne kadar ailesi bu konuda ona baskı uygulasa ve artık bir yol çizmesi gerektiğini söylese bile durum buydu.

Gerçekten biraz bile olsun Taehyung'u imrenip çalışması gerekirdi en azından değil mi? Ama zerre imrenemiyordu.

Teneffüs bitiş zili çaldığında dakikalardır sınıfta bulunan o güzel sessizlik,gürültü ile birlikte yokluğa karışınca Hoseok uyumanın gerçekten zor olduğunu kabullenip kafasını kaldırdı. Bu hareketi birkaç saniyeliğine Taehyung'un kendisine bakmasına ve sonra önündeki fizik kitabına odaklanmasına sebep oldu.

Hoseok ise gözlerini ovuşturup hırkasını sıranın altına gelişigüzel sokuşturmayı başarınca çantasından dolaptan aldığı herhangi bir test kitabını sıranın üzerine bıraktı.

"Bu kitabı bir kere bile açmadın değil mi? Ama neredeyse her gün yanında" boğuk,kalın bir ses kulaklarına dolunca bakışlarını yanındaki bedene çevirdi. "Hayır,sana parayla satmamı ister misin? Sayfalarında elim bir kere bile gezinmedi." gülümseyerek onun ciddiyetle söylediği şeyi savuştururken Taehyung'ta ona ayak uydurup gülümsedi.

"Hayır. Senin çözmeni tercih ederim. Ben o kitabı bitirdim zaten." gerçekten Taehyung'taki o azime hayrandı. Ona bir süre ciddi mi anlamak adına sessizce baktığında Taehyung sanki bakışlarından rahatsız olmuşçasına boğazını temizledi ve önüne döndü. "Cidden bravo. Sendeki bu çalışma sevgisinin %1'ine sahip olsam cidden bende şuan çalışıyor olurdum. Ama o bile yok." kıkırdandığında Taehyung'ta tebessüm etti.

Hoseok merak ediyordu. Bu çocuk okuldaki gibi evde de saatlerce usanmadan,bıkmadan ders mi çalışıyordu? Ya da acaba tuvalete gittiğinde klozete oturup test çözüyor muydu? Çünkü bu izlenim sadece onda yoktu. Diğer sınıflarda olan arkadaşları yanına geldiğinde,onlarda Taehyung'a bakıyor ve kulağına fısıldıyordu. 'Bu çocuk hep böyle mi?','Sınıftan çıkmıyor mu?'

Haklılardı da. Herkeste böyle bir izlenim bırakıyordu. Bu,tabiki kötü bir şey değildi ama bu monotonluk onları bile sıkarken onun sıkılıp sıkılmadığını merak ediyorlardı. Belki sıkılıyordu ama kendisini bu durum için zorluyordu? Bilemezdi. Belki de evde yoğun bir baskı vardı onu bu duruma zorlayan? Belki de cidden seviyor ve gocunmuyordu bu durumdan. Test çözerken zevk alıyor,derdi varsa onları geri plana itiyor ve bu durumdan memnun kalıyordu. Birçok sebebi olabilirdi ama Hoseok onun bu durumdan memnun olduğuna emindi. Çünkü soruları çözebilince seviniyordu bir çocuk gibi. Onu,başka nelerin bu denli heyecanlandırdığını ya da mutlu ettiğini bir anlık merak etti.

"Okuldan sonra ne yapıyorsun?!" en sonunda dayanamayıp sormuştu. Taehyung yeniden ona döndü ve sorunun kendisine yöneltilip yöneltilmediğini anlamak adına işaret parmağı ile kendisini gösterdi. "Ben mi?" Hoseok kafası ile onu onaylayınca önündeki kitabı kapatıp kenara iteledi. "Eve giderim galiba. Neden?"

Hoseok hoca sınıfa adımını attığı esnada konuştu ve sonra önüne döndü. "Eğer ders çalışmayacaksan,bir kafeye gidelim mi?" iki senelik sıra arkadaşlığı kavramını sonunda belki bir arkadaşlık ya da kardeşlik gibi bir yöne çekmek için bir adım atan Hoseok olmuştu. "Tabi,sevinirim." Taehyung ise onayladı. Yüzünde kocaman bir gülümseme vardı.

Hoseok ile yakın olmayı hep istemiş ama o adımı bir türlü atamamıştı. Hoseok'un ona yaklaşma şekli arkadaşça olabilirdi ama Taehyung için iki yıldır geçerli olan şey onun aksine bu değildi.

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.

Kitapta Hoseok ve Taehyung

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.

Kitapta Hoseok ve Taehyung. Ek olarak Taehyung'un kendisinden ayrılamayan o güzel gözlükleri zhjdjdjd -Beyimiz miyop jdjdjd-

Kitapta,normal -text olmayan- bölümler daha yoğun olabilir ve bölümleri de uzun tutmaya çalışacağım. Umarım bu sizi sıkmaz.

Ayrıca şimdiden şu olaylar olabilir,şu olsa daha iyi olur,şu hatan var gibi şeyler yazarsanız da sevinirim. Önerilerinize açığım ve hatalarım karşısındaki uyarılarınız da o konuda dikkat etmemi sağlar hxjdjdj

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen. Özellikle yorum yapmanız beni mutlu eder dhhdhd

Şimdiden teşekkürler :*

Wild & Dope :: VHope - YoonKook ✔Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang