~Bölüm 5~

698 46 86
                                    

  Sıkıca duvara yasladı. Ağzımı eliyle kapattı.

O zaman anladım eve hırsız girdiğini siyahlara bürünmüş ve yüzünde bir maske olan adam çırpınmama bile izin vermiyordu.

En sonunda elini ısırdım ve elini çekmesiyle

İrem: İMD-!!

Olmadı lanet olsun ağzımı geri kapatmıştı.

~Marcus~

Kızlar kapıyı açmayınca Martinus ile odama geçtik.

Martinus odamdaki dolaptan votka çıkatırken bende telefonu kurcalıyordum.

Bardağı uzatmasıyla koridordan bir çığlık sesi geldi.

Martinus'a sus işareti yaparken yatağımın altındaki çakıyı çıkardım.

Kapımı araladım ve İrem'i tutan bir adam görünce kan beynime sıçradı.

Marcus: Benim terasımdan İrem'lerin terasına atla kızları oyala onlarda korkmasın.

Diye sert bir şekilde Martinus'a emir verdim.

Sonra kapıyı açtım. İrem'in beni görünce gözleri parladı sesiz ol işareti yaptım elimle.

Adamın arkası dönüktü yavaş yavaş yaklaştım ve üstüne atladım.

İrem: Ahhh kolum.

İrem'in kolundan kanlar aktığını görünce adamın elinde bıçak olduğunu gördüm lanet olsun daha dikkatli olmalıydım.

Adamın üstünden kalkıp İrem'e koştum. Hemen koluna baktım adam o sırada kaçmıştı bile. Umrumda değildi ama şuan önemli olan o değildi.

  İrem ağlamaya başlamıştı ve birden bana sarıldı şaşkınlıktan ilk karşılık vermesem de ona karşılık verdim sonra.

Sonra kucağıma alıp odama götürdüm bu tür şeyleri çok yaşardım bu yüzden sargı bezleri vb.  şeyler hep odamda olurdu.

Neyseki kesik derin değildi sıyırmıştı pansuman yapıp sardım.

Sonra gözlerinin içine baktım derin yeşil gözlerine ve pembe dudaklarına.

İç ses:Oğlum ne saçmalıyorsun sen sus bakıyım. Kardeşin o senin.

Ama üvey sonuçta hiçbir bağımız yok annemler evlenmedi bile.

İç ses: Ha yani sevebilirim aşık olabilirim diyorsun.

Ya pardonda sanane bundan.

İç ses: Ben senin iç sesinim.

Aşık falan değilim ben saçmalıyorsun bazen.

İç ses: O yüzden mi kızın içine düşüceksin cevap ver şimdi.

Hah Marcus cevap ver bakalım seviyor muyum ki ben o kızı.

İrem: Heyy sana diyorum.

Cidden hoş kız tamam ama ne biliyim sanki.

İç ses: Kem küm etme sevıyorum de konu kapansın.

İrem: Hey Marcus Gunnarsen.

Ya bilmiyorum ama ne yani..

İç ses: Onsuz olmaya dayanabilir misin yada şöyle diyim o giderse nasıl hissedersin.

Aman ya gitmesin ya aslında ne biliyim ilk geldiklerinde kalbimde bir şeyler oldu tuhaf bir hisse büründüm.

İrem: Sana diyorum!!!

Bu his tuhaftı garipti ve bambaşkaydı sanki tabikide ona aşık değildim ben o pembe ben siyahım herzaman için böyle olmuştu bu.

İMKANSIZ M&M//TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now