burn it all 燃 tom m. riddle

Chapter 3: Hoggy Warty Hogwarts

Devasa büyüklükteki meşe kapı 50 kadar 1. sınıf öğrencisini karşılamaktaydı. Özenle değerli taşlarla işlendiği belli olan demir menteşeler gıcırdayarak açılırken Taiga Kaç yıllık kim bilir? diye düşündü. Zahmet edip yağlamamışlar bile.

Kapı sonunda açıldığında ardındaki kişiyi görmeleri biraz zor oldu. Uzun değildi ve Taiga önündeki başlardan kimin konuştuğunu göremiyordu.

"1. sınıflar Hogwarts'a hoş geldiniz!" dedi ince bir ses. "Ben Esme Abbot, Bu yıl Karanlık Sanatlara Karşı Savunma Profesörünüz olacağım."

"Lütfen beni takip edin."

Sonunda içeri adım attıklarında Taiga giriş salonunun büyüklüğü karşısında az daha küçük dilini yutacaktı. Burada isteseler Mr. Salamander'ı rahatça ağırlayabilirlerdi.

Profesör Abbot'u ilk defa merdivenlerden çıkarlarken görebildiler. Boyuna okul ve binalar hakkında çene çalan bu kadının bir cücecinle akrabılığı falan olmalıydı. Yeşil renkli bir döpiyes giymiş, büyük sarı kısa saçlarını büyük bukleler halinde omzuna salmıştı. Onun üstünde de döpiyesiyle uyumlu aynı tonda yeşil ve sivri bir cadı şapkası vardı. Belki bir cücecinle değil de pigme bir ifrit halkıyla da akrabalığı olabilirdi.

Kadının görünüşüne dudak büzen Taiga, yanında duran Tom'a yönelip "Aklı başında kimse fıstık yeşili giyinmez." dedi. Sesli bir cevap alamadı ama çocuğun hımmladığını duyar gibi oldu.

Kayıklarda yeterince midem bulanmıştı, bunu gördüm tam oldu.

Yemek salonuna giden yolda Profesör Abbot'u sessizce takip ettiler.

"Büyük Salona girdiğinizde Seçim Seremonisi başlayacak." dedi Profesör Abbot, onlara daha büyük bir kapıyı göstererek. "Ben hazırlıkları tamamlayınca geri dönüp sizi alacağım."

Öğrencilerden Profesör gittiğinden beri ses çıkmıyordu. Taiga McGonagall'ın ve ufak tefek bir çocuğun bina seçimleri hakkında konuştuklarını duydu. (Aslında Taiga'nın bulunduğu yerden oldukça uzakta, fısıltıyla konuşuyorlardı ama bilirsiniz, ejder kulakları çok keskindir.)

"Ablam Georgia bana seçim için binaların maskot hayvanlarını getirdiklerini söyledi." diye fısıldadı çocuk, cübbesinin şapkasını düzeltirken.

"Aptal olma Filius." diye mırıldandı Minerva. "Seçmen Şapka adlı bir şapka kullandıklarını okumuştum. Hogwarts: Bir Tarih'te."

Taiga yanı başında dıran Tom'a baktı. Oldukça ciddi bir biçimde saçını düzeltmeye koyulmuştu. (Trenden inmeden hemen önce cebinden çıkardığı ahşap bir tarakla saçlarını yandan taramıştı, ki Taiga bunu düşündükçe kendini gülmekten alamıyordu.)

"Sence hangi binada olacaksın?" diye sordu Taiga, çocuk şimdi de kravatıyla uğraşıyordu.

"Bilmem." dedi Tom. İçten içe kızla aynı binada olmamayı diliyor ve bugünden sonra da onunla konuşmayı düşünmüyordu.

Taiga iç çekti, Tom'un saçları eskisinden daha berbat duruyordu şu anda. Düzeltmek için yeltendi, çocuk bakışlarıyla ne yapıyorsun diye baktıysa da onun kömür karası saçlarını bir kuaför edasıyla düzeltti Taiga. Belki de Tom saçlarıma dokunursan seni öldürürüm demek istemişti ama Taiga'nın içindeki moda polisi bu duruma izin vermeyecekti.

"Böyle daha iyi oldu." dedi tebessüm ederek. Tom ifadesiz bir biçimde teşekkür etti ama eli hala düzeltmek için saçına gidiyordu.

Taiga bir soluk koyuverdi, bu çocukla da hiç uğraşılmıyordu doğrusu.