-2- "Benimde etrafımda dolanan bir paparazi olacaktı"

366 18 14
                                    

Bu bölüm benim en yakınlarımdan biri olan Aybüke'ye gelsin! Hikayedeki Aybüke karakteri de onun adına. Aynı onun gibi sevecen ve zeki bir kız! Seni seviyorum Aybüş ♥ Birde yeni karakter Arın'ı unutmayalım :D O da benim 1. sınıftan arkadaşım olur :3 :dD

Multimedya: Alkım ve giydiği kıyafet

Gülüşler birçok şeyi saklar. Başta yalnızlık olmak üzere birçok şeyi...

"Lanet telefon şarj olsana!" Telefonu şarja takmıştım ama telefon bir türlü şarj olmuyordu. Görkem'in attığı mesaj başka bir zaman beni pek fazla ilgilendirmezdi ama mesajı yarısını okuyup geriisini okumak için heveslendiğim bir mesaj için her şeyi yapabilirdim. Tamam, bu biraz fazla oldu sanırım.

"Alkım? Sen mi geldin?" Annemin sesinin duyduğum ve ona cevap vermem gerektiğini bildiğim halde hiçbir şey yapmıyordum. Sadece şu aptal telefonun şarj olmasını istiyordum. Aslında bu bir akıllı telefonuda ama neyse siz anladınız zaten.

"Alkım sana seslendim."

"Evet anne ben geldim!" diye suçsuz olduğu halde sert bir şekilde bağırdım anneme.

"N'oldu sana? Elbiseni beğenmediler mi yoksa?" Annem bunu söylerken merdivenlerden yukarı çıkma sesini duyabiliyordum.

"Hayatta her şey elbise değildir anne..." dedim dramatik bir edayla. "Sadece telefonumun şarjı bitti."

"Bunu neden bu kadar önemsiyorsun?" Bu ses çok yakınımdan gelmişti. Kapıya baktığımda annem kapının kenarında duruyordu.

"Bir arkadaşımın mesajını okuyamadım." dedim biraz hüzünlü bir tavırla.

"Yani senin bir sürü arkadaşın var da biri sana mesaj göndermiş, sende onu okuyamadın değil mi?" Annem bunu söylerken bana bir şeyleri ima etmeye çalışıyordu.

"Bugün şaşırtıcı olarak üç tane arkadaş edindim. Cüneyt, Çisem ve Görkem." Egemen'le tam olarak tanışmadığım için onunla arkadaş sayılmazdık.

"Şimdi sen boş ver bunları, biraz seninle konuşalım. Bu şekilde zaman geçer ve telefonunda şarj olmuş olur. Telefonun şarj olduğunda da mesaja bakarsın." Annemin söylediği şey mantıklı geldiği için yatakta bağdaş kurdum ve annemin yanıma gelmesini bekledim. Annem tam karşıma bağdaş kurdu ve konuşmaya başladı.

"Geçenlerde çok güzel bir elbi-"

"Anne seninde işin gücün kıyafet! Bırak şimdi elbiseyi filan." Dediklerimde haklı olduğumu fazlasıyla düşünüyordum.

"Peki neyden konuşalım?" Bende ne hakkında konuşacağımızı bilmiyordum. Bu yüzden filmlerde, dizilerde izlediğim ve kitaplarda okuduğum kadarıyla yaşıtlarımın ne hakkında konuştuklarını hatırlamaya çalıştım.

"Erkeklerden konuşalım." Bunu anneme söylemek istemezdim ama filmlerde genelde böyle olurdu.

"Ne o? Yoksa kalbinin kapılarını mı açtın Alkım?"

"Öyle bir şey yok anne, ya da var, tam olarak bilemiyorum. Yani birini sevmediğimden eminim ama zamanla sevip sevmeyeceğimden emin değilim." Başım öne eğik bir şekilde söylemiştim bunları. Altımdaki eşofmanın ipleriyle oynuyordum.

"Benim kızım büyümüş de erkekleri düşünmeye başlamış!" Annem bunu sanki ben daha dün küçücük bebekmişim gibi davranarak söylüyordu. Kollarını benim boynuma sardı.

"Madem artık bunları düşünmeye başladın ve atık sosyalleştin, ya da sosyalleştin sayılır, neyse, bir erkeğin karşısına en güzel şekilde çıkmalısın, bu yüzden seninle sıkı bir alış-ve-"

Soru Cevap Oynayalım Mı? (ASKIDA)Where stories live. Discover now