It's a Long Story

İlkler...

3 Kasım 1628

Alec 14 Magnus 15 yaşında.

Magnus:

"Alec hadi bir ok daha gönder hedefe. Bu sefer büyümle oku durduracağım."

Demirci dükkanı iki günlüğüne kapalıydı ve Alec ile dışarıya çıkmıştık. O hedeflere oklar atarken ben de attığı okları büyüm ile durdurmaya çalışacaktım.

"Bu 10. denememiz."

"Yoruldun mu yoksa? Nerde o güç gösterisi yapan ufaklık."

"Senden uzunum ben!"

"Ama benden küçüksün." Demiştim sırıtarak. "Hadi bir ok yolla."

Oku yaya geçirdikten sonra bir hedefe döndü ve oku sakince bıraktı. Bu sefer ok hedefe varmadan oku havada durdurmuştum.

"Vay canına." Dedi bana hayran hayran bakarak. "Bunu cidden yaptın."

"Tabii ki yaptım." Deyip oku hedefe doğru büyümle gönderdim. "Beni hafife alma."

"Hadi bir daha yapalım." Deyip yaya bir ok daha yerleştirdi. "Hazır mısın?"

"Evet." Dediğinde oku bıraktı ve ben büyümle oku tekrar havada durdurdum.

"Etkileyici." Deyip ok ve yayını yana bıraktı Alec. "Oku havada durduruyorsun ama bakalım beni yakalayabilecek misin?"

Alec koşmaya başladığı zaman hızlıca onun peşinden koşmaya başlamıştım.

"Bu sefer cidden yakalayacağım." Deyip daha hızlı koşmaya çalıştım ama pek de hızlı sayılmazdım.

"Büyü kullanmak yasak." Deyip gülmeye başladı ve bir ağaçtan sağa döndü. Sonrasında peşinden ben de ağaçtan döndüm ve aniden öne atılıp onunla birlikte yere uçtum.

Yerde birkaç kez yuvarlandıktan sonra onun yanına savrulmuştum. Bunu fark edip ayaklanmaya çalıştığı esnada hızlıca onu yere yapıştırıp üstüne çıkmıştım.

"Yakaladım işte." Dedim bileklerinden onu yere yapıştırıp.

"Kesin büyü yaptın."

"Hayır yapmadım." Dedim omuz silkerek. "Yapsam fark ederdin."

"Neyse..." dedi beni süzerek. "Üstümden inebilirsin artık."

"Hayır." Deyip gülmeye başlamıştım. "Kolay kolay seni yakalayamıyorum. Bunu iyi değerlendirmem lazım."

Bir süre ona öylece bakmaya devam ettiğimde beni yavaşça süzmüştü.

"Amelia ile buluşacaktın sen benden sonra." Dedi imalı bir şekilde konuşarak. "Hadi git buluş onunla."

"Buluşmamı mı istiyorsun?" Dedim onun üstüne biraz eğilerek. "Amelia'dan nefret edersin sen."

"Evet, yılışık şey. Etrafında olan herkes o kadar yılışık ki..."

"Evet biraz yılışık. Beni öpmeye çalıştı geçen." dediğimde ağzı açık kalmıştı. Aslında böyle bir şey yoktu ama onu sinir etmeyi seviyordum.

"Sen ne yaptın? Öptün mü yani onu?"

"Hmm... hayır. Aklımda öpmeyi düşündüğüm başka birisi var. İlk öpücüğümü ona vermeyi düşünüyorum."

"Güzel." Dedi beni üstünden itmeye çalışarak. Ama onu engellemiştim. "Git öp onu hadi, kesin zaten o da istiyordur."

"İstiyor mu emin değilim."