Mighty Fall | PJM ✓

Bölüm 22

Jimin'in Anlatımından

"Amına koyayım senin Yoongi."

Bodrum katındaki odalardan birindeydik. Ortada kocaman bir tenis masası vardı, Yoongi ona yaslanmıştı ve bize bakıyordu.

"Hayatımızda ilk defa dedikodu çıkarmışız gibi davranma Namjoon, abartma."

Hiç kimse bu kadar ileri gitmesini beklemediği için hepimiz şaşkındık. Hoseok hocalardan biri tarafından onuncu kere çağırıldığı için yanımızda değildi, Namjoon ve ben ise olayı konuşmadan geçemeyeceğimizi biliyorduk.

Kıza alalen orospu demişti amına koyayım, nasıl geçebilirdik?

"Bu kadarına gerek yoktu Yoongi, girdiğimiz iddianın kapsamında asla bu yoktu." dediğimde sırıttı ve omuz silkti. "Konunun seninle bir ilgisi yok, o kız bunu hak etti."

"Kız sana ne yapmış olabilir ki orospu çocuğu? Kızın peşine düşen bizdik!"

Sesim istemsizce yükseldiğinde Yoongi bulunduğu yerde duruşunu dikleştirdi. "Canım yapmak istedi ve yaptım, size ne oluyor lan? Ne çok abarttınız, okuldaki tek orospu bu kız mı?"

"Sorun da bu ya," Ellerimi iki yana açtım ve bıkkınlıkla devam ettim. "Kız tek orospu değil, hatta orospu bile değil. Ne anlamı vardı bunu yapmanın?"

"Kıza aşık mı oldun Jimin? Hayırdır nedir bu tavırlar?"

"Seni sikerim Yoongi," Sinirle ona doğru adım atacağım sırada Namjoon önüme geçti. "Tam bir piç gibi davranıyorsun ve yaptığın yanlışı söyleyince kıza aşık mı oluyorum?"

"Hay sikeyim ya, ne kızmış!" Yoongi de sonunda bağırmaya başladı. "Eğlenmek istedim ve yaptım, sikik tepkileriniz size kalsın. Sıktınız." Çıkışa doğru ilerleyeceği sırada kolundan tuttum ve durdurdum.

"Neden yaptın?" Gözlerimi asla gözlerinden çekmeyince, kaşlarını çatarak konuştu. "Sinirimi bozdu ve ağzıma sıçtı, bunun mutlaka bir karşılığı olacaktı Jimin."

"Rahat rahat konuşuyorsun bir de, gevşek herif."

"Jimin, bağırma artık." Namjoon olaya müdahale ederek, ikimize de baktı. "Olan oldu, tamam biraz abartmış ama sonuçta ilk adı çıkan kişi değil ya bu kız? Bir iki haftaya unutulur."

"Unutulup unutulmaması sorun değil, Yoongi yenilmeyi hazmedemediği için etrafa saldırıyor ve bunun acısını kızdan çıkarmasının hiçbir manası yok." Yoongi'ye dönerek devam ettim. "Bir kere de o lanet olası egon zedelense ölmezdin Yoongi."

Daha önce dedikodu çıkardığımız olmuştu, hayatını mahvedip okuldan gönderdiğimiz insanlarda vardı ama Yoongi'nin sebebi o kadar manasızdı ki kabul edemiyordum.

Her zaman yapıyorduk ama hiçbir suçu olmayan insanlara değil.

"Kıza ne oldu amına koyayım, ne oldu? Ne sen siktin ne ben, iki üç hafta gülüp eğleneceğiz işte ne abarttınız!"

Ona doğru adım atacağım sırada odanın kapısı hızla açıldı ve daha tepki bile veremeden, Jungkook hızlı adımlarla odanın içine yürüdü.

Yoongi'nin suratına sert bir yumruk geçirdi ve tek seferde onu yere serdi.

"Seni orospu çocuğu!" Onun üstüne eğildi, sinirden kuduracakmış gibi görünüyordu. Çok sinirlendiğinde teni beyazlardı, yüzü kireç gibiydi. "Senin hayatını sikerim Min Yoongi, seni bu okula gömerim!"

Tekrar ona yumruğu çaktığında, Namjoon hemen oraya doğru ilerledi ve Jungkook'un kollarından tutarak geri çekti. "Kızın adını nasıl çıkarırsın!? Konuşsana orospu çocuğu, nasıl ona iftira atarsın?"