38

5.1K 557 254
                                    

16.02.2019

Umut

Evden ve okuldan sonra en sık uğradığım yer sahildi. Hüznüme ortak oluyormuş gibi hissediyordum. İşin aslı, Ali'ye söylediğimde şaka yoktu. Ben, gittiğim her yere ölüm getiriyordum. Gittiğim her evden kovulmam ve kapı kapı gezmem de bundandı.

gunhan.karakoc: Bence sen kalbinde çok büyük bir acıyı, omuzlarında çok ağır bir yükü, gözlerinde çok derin bir hüznü ve ardında çok kötü bir sorunu taşıyorsun, Umut.
13.32

Söyle bana, derdin ne?
13.32

Dalıp dalıp gittiğini biliyorum. Kafanı dağıtmak için başkalarının dertlerine kafa yorduğunu biliyorum. Yalnız hissettiğini biliyorum. Ama en önemlisi de tüm sorunlarını tek başına çözmemen gerektiğini, bunları hak etmediğini biliyorum.
13.33

dunkleslicht: Bilmiyorsun, Günhan.
13.34

Bak, şöyle yapalım. Sana her şeyi anlatayım ve tüm bunları aslında hak ettiğimi düşünüp düşünmediğini tekrar sorayım
13.34

Mesajım görüldüğü halde Günhan'dan cevap gelmedi. Saniyeler hızla geçerken Günhan'ın yazdığına dair bir emare de yoktu. Ardından aniden omuzlarıma doğru bir mont örtüldü ve Günhan yanıma oturdu.

Ona şok olmuş gözlerle bakarken o, bana sakince dönüp "Evet, Umut," dedi. "Bana her şeyi anlat."

İçimden üçe kadar sayarken sakince nefes almaya çalıştım ama nafileydi, hızlanan nefesimle göğsüm çoktan hızla inip kalkmaya başlamıştı.

"Nasıl mı öğrendim?" diye sordu. "Dil sınıfında Almancası en iyi olan senmişsin, o gün karakoldaki polislerin tarif ettiği de sendin. Bana ilk kez çarptığında şüphelerim vardı ama ikinci kez çarpacağın anda emin olmuştum. Sadece senin değil, Sinem'in davranışları da tuhaftı. En yakın arkadaşın o, değil mi? Perşembe günü okula gelmedin ve bil bakalım yirmi dört kişilik sınıfında listede yok yazılan tek isim neydi?" Uzanıp saçlarıma dokundu. "Umut Eroğlu."

Üzerime örtülen monta rağmen buz kestim, tüylerim diken diken olmuşken dudaklarım titredi. Eminim ki daha birçok ufak ipucunu birleştirmişti.

"Adının gerçekten de Umut olduğuna inanamıyorum, bunca zaman dibimdeydin... Ama şimdi konumuz bu değil. Söyle bana Valkyrie, seni üzen ne?"

İfşa olmanın verdiği şokla ne yerimden kıpırdayabiliyor ne de bir şey söyleyebiliyordum. Günhan da bunu fark etmiş olacak ki beni zorlamadı. Kulaklığının bir ucunu yavaşça sol kulağıma taktı, diğer ucunu da kendi sağ kulağına taktı. Tanıdık melodilerin ardından Erkin Koray'ın sesi duyuldu. Günhan, parçadaki tüm 'eylül'leri, ona mesaj attığım ay olan 'ocak' ile değiştirmişti ama şarkı aynı şarkıydı. Ben buna gülümserken o sadece beni izledi.

Bir ocak akşamı sen geldin bana
Bir ocak akşamı aşk verdin bana
Karanlıkta gördüm seni
Ne olur gitme ver elini

Senin ile beraberce
Çayırlarda yürüdükçe
Bakacağız falımıza
Neler olacağımıza

Bir ocak akşamı sen geldin bana
Bir ocak akşamı aşk verdin bana

Dökülmüş yapraklardan
Bir küçük buket
Sana sunuyorum
Bunu kabul et

Daha yakın olmak sana
Dünyaları verdi bana
Şimdi artık seviyorum
Yaşamak ne hoş diyorum

Bir ocak akşamı sen geldin bana
Bir ocak akşamı aşk verdin bana

Umut Seansları | TextingWhere stories live. Discover now