a monster

9.4K 516 424
                                    

merhabaaaa

1. canavar

"taehyung neredesin? seni bulamıyorum!" diye sızlandı jeongguk. taehyung ile saklanbaç oynuyorlardı ve taehyung bu işte gerçekten çok iyiydi. jeongguk onu bir türlü bulamıyordu.

minik ellerini gözlerine götürüp ovuşturdu. bunu hep yapardı, ağlamadan önce. yavaş yavaş gözleri dolmaya başlamıştı. ya taehyung'un başına bir şey geldiyse?

yere oturdu ve gözlerini ovuşturmaya devam etti. taehyung'dan hâlâ ses yoktu. jeongguk korkmaya başlamıştı. ya bir canavar gelip onu yediyse? o zaman ne yapacaktı?

birkaç dakika sonra annesi elinde iki kâse ile bahçeye girdi. "jeongguk ve taehyung," kâseleri masaya bıraktı. "pudinglerinizi getirdim. taehyung senin pudingin çilekli!"

jeongguk dolu gözlerini hızlıca sildi. sürekli eli orada olduğu için gözleri biraz tahriş olmuştu ama umursamadı. burnunu çekerek ayağa kalktı ve bahçedeki koltuğa oturdu.

"taehyung! bak annem puding getirmiş hadi gel!" diye seslendi. annesi birkaç saniye anlamayan gözlerle taehyung'a baksa da o da kafasını salladı. "evet tatlım hadi gel." dedi.

birkaç saniye sonra taehyung elinde minik bir kedi yavrusuyla yanlarına geldi. kediyi göğüs hizasında tutarak bayan jeon'a gösterdi.

"bayan jeon bakın! ne kadar tatlı ve minik bir kedi! gördünüz mü?" dedi heyecanla. bayan jeon bu hareketine güldü ve konuştu,

"evet. gerçekten de çok tatlı bir kedi. ona da puding getirmemi ister misin?" dedi gülerek. taehyung'da kediyi severken gülümsedi.

"bence ona bir kap süt getirmelisiniz. çok aç görünüyor. ben de o sırada pudingimi yerim- çilekli mi bu?!" diye bağırdı sevinçle.

bayan jeon kafasını sallayarak yanlarında uzaklaştı. taehyung kediyi yere bırakarak jeongguk'un yanına oturdu. birkaç saniye arkadaşının yüzüne baktı.

"jeongguk? neden ağladın?" dedi üzgünce. aslında burada kendisinin yanlış olduğunu biliyordu ama çaktırmadı. jeongguk cevap vermedi. sadece burnunu çekti.

"benim yüzümden mi ağladın?" dedi elini jeongguk'un yanağına koyarak. jeongguk yine cevap vermedi. kafasını salladı usulca.

taehyung arkadaşını bu hâle getirdiği için kendisine çok kızgındı. kendini asla affetmeyecekti. diğer elini de arkadaşının yanağına koydu ve gözyaşlarını minik parmaklarıyla sildi.

"özür dilerim jeongguk. ama baksana! çok şirin! senin gibi!" dedi. jeongguk ağlasa da gülümsedi. "beni affettin mi?" jeongguk kafasını olumsuz anlamda salladı.

taehyung ellerini nemli yanaklardan çekip ikisine de öpücük kondurdu. "şimdi?" jeongguk yine kafasını salladı. taehyung biraz düşündü. jeongguk'un ona en çok yapmayı sevdiği şeyi düşündü. tabii ya!

jeongguk sürekli onu dudağından öperdi. taehyung bunu nasıl hatırlamazdı! jeongguk'un elindeki kaşığı alıp tabağının içine koydu. jeongguk gözleri ile ne yaptığını takip ediyordu.

taehyung minik ama dolgun dudaklarını arkadaşının kiraz renkli ince dudaklarına bastırdı. birkaç saniye öylece bekledi ve sonra geri çekildi.

"affettin mi?" dedi yine. jeongguk heyecandan ne yapacağını şaşırdı. "evet." dedi sessizce. o kadar sessiz söylemişti ki, belki taehyung bile duymamıştı.

"anlamadım?" dedi taehyung gülerek. onunla oynuyordu. bu yapmayı en çok sevdiği şeydi. "affettim." dedi jeongguk sesini biraz yükselterek.

taehyung heyecanla ellerini çırptı. ardından biraz daha jeongguk'a yaklaştı. kâsesini kucağına aldı ve çilekli pudingini iştahla yemeye başladı. o sırada bayan jeon elinde süt kâsesi ile bahçeye geldi.

**

bebe taekook kurguma hoş geldiniz

cherry pie Where stories live. Discover now