Sekizinci Bölüm

3.5K 233 26
                                    

Size çok uzak görünen biri aslında en yakınınızda olabilir.

-Hayat Uluoğlu

Kısa sürede yazdığım yeni bölümle karşınızdayım. Kafası karışık genç bir kızın öyküsüne benimle beraber devam ettiğiniz içim sizi kocaman öpüyorum.

Yorumlarınızı eksik etmeyin👐🏻

Keyifle okumanız dileğiyle 👌🏻

~

"Babam ben doğduğumda çok heyecanlıymış." dedi Gülnur. Örgülü saçların savurup güldü. "Gelirken arabada ağlamış." dediğinde heyecanla gülümsedim.

"Nereye gelirken ?" dedim şaşkınca.

"Doğuma!"

"Babalar gelir mi ki?"

"Evet, gelir tabii ki!" dedi ve güldü.

"Benim babamda ağlamış." dedi bu sefer Canan.

"Babam ben doğduğumda yurt dışındaymış." dedi Ahsen. Bende aralarına katılmak için dikleşip konuştum.

"Ben babamla dört yaşında tanışmışım, ona ilk baba dediğimde beş yaşındaymışım." dedim hevesle. "Ağlamış babam." dediğimde herkesin gözleri bana döndü.

"Babanla dört yaşında nasıl tanışıyorsun, onlar sen doğmadan annenin yanında olurlar." dedi Gülnur. Kaşlarımı şaşkınca kaaldırdım.

"Hayır!" diye itiraz ettiğimde devam edemeden Ahsen girdi araya.

"O baban değil o zaman!" dedi ve güldü. "Babayla tanışmazsın!" sinirle kaşlarımı çattım.

"O benim babam!" dedim ve ellerimi çapraz bağladım.

"Baban değil o! Git annene sor." dedi Ahsen. Sinirle yerinden kalktım.

"Sizin babanız da değil o zaman!" dedim geri
çekildim. "O benim babam!" dedim ve oradan arkamı döndüm. 

"Babası yok!" diye güldü Gülnur. "Baban değil o!"

~

Acılarımı, acıyan yaralarımı bu zamana kadar görmemiştim. Onları şuan hissediyor görüyordum. Parçalandığımı hissediyordum. Ayağımdaki uyuşma artık tüm vücuduma bir virüs gibi yayılmıştı. Sarsıldı bedenim. Hiç bir emeği olmayan adam için sarsırldı düşüncelerim, bedenim. Ellerimi onun ağlayan yanaklarına değdirdiğimde içimdeki kıpırtı; korku ve heyecan arasında kalmış araftı sanki. Sabahları güneşin doğumu gecikmiş ya da ay o gece gökyüzünü terketmiş gibi boşluksal bir alandaydım.

"Sakin olun!" diye ağlayan Musa'yı sarstı Uğur. "Sakin olun efendim!"

Ellerimi onun ıslak yanaklarına sürüp kapalı gözlerini açmasını istedim. Ama hissetmemiş gibi ağlarken konuştum. "Aç gözlerini." dediğimde uykudan uyanmış gibi irkilip açtı gözlerini. Gözlerimiz onunla ilk defa bu denli sert bir şekikde kesişirken içimde hapsolmuş duygular benim yanağıma da dökülmeye başladı. "Ağlama!" dediğimde derin bir nefes aldı.

Hayat'ın YangınıWhere stories live. Discover now